Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Evrim ve din (2 Kullanıcı)

  • Konuyu başlatan hado77
  • Başlangıç tarihi
H

hado77

Selamün aleyküm ve rahmetullahi ve berakatühü

Evrim teorisi ile din arasındaki yakınlık. Canlı organizmaların cansız organizmalardan türemesine yaratılışın bir yarısında müdahele edilmesi. Taş’ın balığın maymun olması.
Darvin kelamullahı okumuş muydu?

Yaratılışın bir evresinde insan süzme balçıktan yaratılmış ve değişik merhalelerle bugün bildiğimiz insan halkolmuştur. Yaratılışının başındaki özü topraktır ve taşın temel maddesini oluşturur. Peki ne olur da bu taş insan olmak yerine balık olmayı tercih eder.

Balıklar insanların rızkı için yaratılmış varlıklardır. Herşeyi sudan yaratan ALLAH(cc) yaratılışının bir yerinde insana müdahele etmiş de onun hilkatini mi değiştirmiştir. Bizim ilmimiz onun bir insan suretinde olduğu ve evrime değil hilm ile değişime uğradığı ve hal ve ahval değiştirdiği yönündedir. İnsan mükerrem bir varlıktır ve aziz bir kuldur.

Yaşamının bir evresinde insanların rızık kaynağı olarak ihata edebildiği ancak yaşayamadığı bir dünya ile karşılaşır. Deniz onun evi değildir. Balıklar da ihataya da yaşamaya da uygun olmayan bu dünyaya yabancıdır. Lisanları ve rızıkları farklıdır. Benzetim olarak gözün önünde duran gaybi bir alemdir. Görse bilse bile halini idrak edemeyeceği bir canlı türüdür. Anlaşmak ve değişmek için aynı lisana değil aynı duyguya sahip olunması gerekir. Ama bizler o balık türü ile ancak Kelamullahın bildirdiği canlı türleri çerçevesinde ilişki kurabiliriz. Yunus suresindeki o büyük hut yunus veya balina tarzı bir balığı işaret eder onun dışındaki deniz canlıları paylaşıma da açık değildir.

Bu yönüyle balıklar anlamlı ve bir binek olmakla darvinin kelam eksenli yaklaşıma yakın durduğu görülür. Balık bir insanı karaya karnında taşıyarak çıkarır. Oraya bırakır ve o hut içinde la ilahe illa ente subhaneke inni kuntü minezzalimin duası olur. Nefsime zulmettim tam da evrim teaorisi gibi. Mükerrem zat maymundan geldi demek kadar zulüm.

Bu yönüyle 2 li bir ayrımla kelama bakıp teori oluşturulduğu düşünülürse darvin ya hakkı ararken bu teoriyi türetti ya da gerçekten kelamı tanımış bir insandı. Kelamullah yahudilerin bir kısmı için sebt günü balık avladıklarından hakir maymunlar olun dedik der.

Yakalanan balıktır ve insanlar maymuna çevrilir. Yapılan geçiş kelama uygundur ancak nakıstır. Eksik olan yön bakımından darvinin evrimi mi yoksa kendisine inananlar bakımından yaratılışın kelam eksenli olduğunu mu söylemektedir. Konunun çarpıtıldığı bir akım mesnetsiz delillerle desteklendiği bilinmekle birlikte esas olan bu taştan kim fayda sağlayacak sorusu olunca cevap daha bir netleşir.

Kelamullah yakıtı taşlar ve insanlar olan der. Peki bu taş kim ve neden insanla anılır olmuştur. Taşlar rızka rızıklar maymuna çevrilir. Kalpler katılaşır ve taş olan kalpler rızık peşine düşerken yapmadıkları cehl kalmazsa teori hakikat olur. Peki teorinin hak olmayıp yaratılış teorisine dönmesi gerekirse ne olacak. İşte o zaman iradesini yasaklara riayet etmeye adayan insanların varlığı gerekir. İsyan olmamalı ve bu isyan asla bir meta karşılığında olmamalı.rızık isyana sebep olmamalı. İsyanın sebebi bakımında rızık adaleti iktiza eder bunda adil olan bu akibetle karşılaşmaz inşaallah.

Bu bakımdan her türlü kötü niyetli yaklaşım da dahil olmak üzere evrim esasında yaratılış teorisinin açıklamalı bir uygulamasıdır ve kelamullahtaki insanın yaratılışına ve merhaleler bakımından balığın karnındaki yolculuğundan hakir maymunlara kadar bir yol izler. İzlenen yol bakımından evrim eksik halkasını kelamullah ile tamamlar.

ALLAH(cc) bizlerden razı olsun.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt