Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Kafirun suresi (1 Kullanıcı)

_ZÜMRA_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
9,962
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
45

Sizin dininiz size, benim dinim bana

Sual: Kâfirun suresindeki, (Sizin dininiz size, benim dinim bana) ifadesine göre, kâfirlerin dinine karışmamak mı gerekiyor?


CEVAP
Müşrikler, Resulullaha haber gönderip, (Bir yıl, o bizim ilâhımıza ibadet etsin. Bir yıl da, biz onun Allah’ına ibadet edelim) şeklinde teklifte bulundular. Bunun üzerine Kâfirun suresi indi. (Sizin dininiz size, benim dinim bana) denmesi, savaş emri gelmeden önceydi. Savaşı emreden âyetle, bu kısım nesh edilmiştir. Surenin hepsinin nesh olduğu söylendiği gibi, (Haber mahiyetinde olduğu için, nesh olmamıştır) da, denildi. (Kurtubi tefsiri)

İmam-ı Muhammed hazretleri de buyuruyor ki:
Cihad emri yavaş yavaş geldi. Şöyle ki:

1- İlk olarak, İslamiyet’in başlangıcında müşriklerle karşılaşmamak ve onlara yumuşak davranmak emredildi.

2- İkinci emir geldi. (Kâfirlere yumuşak ve güzel sözlerle İslamiyet’i bildir!) denildi.

3- Üçüncü emir geldi. İhtiyaç halinde savaşmaya izin verildi.

4- Dördüncü emir geldi. (Kâfirler size eziyet verirse, onlarla savaşın) denildi.

5- Beşinci emir geldi. Medine’de İslam devleti teşekkül edince, (Haram olan dört ayın haricinde her zaman savaşabilirsiniz) dendi.

6- Altıncı emir geldi. (Devlet, düşman olan kâfirlerle her zaman savaşabilir) dendi. Böylece, cihad etmek, farz-ı kifaye oldu. (Siyer-i kebir)


dinimizislam.com dan alıntıdır
 

ayşe-rana

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Tem 2008
Mesajlar
1,732
Tepki puanı
46
Puanları
48
Yaş
50
Allah razı olsun canım
 
H

hado77

selamün aleyküm ve rahmetullahi ve berakatühü

hz. salih(as) ile efendimiz(SAS) arasındaki benzerlikler bakımından kafirun suresi.
hz. salih(AS) ve efendimiz(SAS)'in karşısına çıkan güruhun ortak yönleri bakımından;
şehirde 9 kişilik çete ile karşılaşılaşan hz. salih(AS) ile 10 kabilenin iyi savaşçılarından müteşekkil bir orduyla karşılaşan efendimiz(SAS)'in ortak yönü bir kişiye, birden fazla adamı karşısına çıkarmak ve sayısal üstünlükle başarı sağlamak amacının varlığı önem arzeder .

1 yıl sizin ilahınız 1 yıl bizim ilahımız teklifiyle, o devenin su içme hakkına/sırasına uyun bir o bir siz için ayetiyle uyum içinde olan iki peygamber(AS) kafirun suresinde ALLAH(cc) küfre bakışını açıklar. bir hırka gibi dikilen kumaşın en iyisi takva elbisesi olan kelam, örgü örgü küfrün değişik hallerini değişik şekillerde hayatın kendisi olarak açıklar.
hz. salih (AS) ve efendimiz(SAS) manen kardeştir ve tek başına ümmet ekolünün hz. ibrahim(AS) 'ın en mükemmel 2 temsilcisi gibi dururlar.

bu bakımdan kafirun suresi esasen kelamın tamamına şamil iman/küfür muvazenesinde ince bir yaklaşımla tavrını belli eder. onlar tuttular ALLAH(cc) ten başka ilahlar edindi derken kelam onları aşağılamaz ve ALLAH(cc) kendi sıfatı olan ilah sıfatını nazara verir. ama bire 9 la bire 10 la karşılık vereni de deve mucizesiyle karşılar. ve kafirun suresi efendimiz(SAS)kardeşi olan hz. salih(AS) gibi ordaki o mucizevi deveyi nazara verir ve manen bir siz su için bir o diye onların elinden gelen hayrı da reddeder say eder sadaka almaz.

ALLAH(cc) bizlerden razı olsun.
 

_ZÜMRA_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
9,962
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
45
Allah razı olsun canım

selamün aleyküm ve rahmetullahi ve berakatühü

hz. salih(as) ile efendimiz(SAS) arasındaki benzerlikler bakımından kafirun suresi.
hz. salih(AS) ve efendimiz(SAS)'in karşısına çıkan güruhun ortak yönleri bakımından;
şehirde 9 kişilik çete ile karşılaşılaşan hz. salih(AS) ile 10 kabilenin iyi savaşçılarından müteşekkil bir orduyla karşılaşan efendimiz(SAS)'in ortak yönü bir kişiye, birden fazla adamı karşısına çıkarmak ve sayısal üstünlükle başarı sağlamak amacının varlığı önem arzeder .

1 yıl sizin ilahınız 1 yıl bizim ilahımız teklifiyle, o devenin su içme hakkına/sırasına uyun bir o bir siz için ayetiyle uyum içinde olan iki peygamber(AS) kafirun suresinde ALLAH(cc) küfre bakışını açıklar. bir hırka gibi dikilen kumaşın en iyisi takva elbisesi olan kelam, örgü örgü küfrün değişik hallerini değişik şekillerde hayatın kendisi olarak açıklar.
hz. salih (AS) ve efendimiz(SAS) manen kardeştir ve tek başına ümmet ekolünün hz. ibrahim(AS) 'ın en mükemmel 2 temsilcisi gibi dururlar.

bu bakımdan kafirun suresi esasen kelamın tamamına şamil iman/küfür muvazenesinde ince bir yaklaşımla tavrını belli eder. onlar tuttular ALLAH(cc) ten başka ilahlar edindi derken kelam onları aşağılamaz ve ALLAH(cc) kendi sıfatı olan ilah sıfatını nazara verir. ama bire 9 la bire 10 la karşılık vereni de deve mucizesiyle karşılar. ve kafirun suresi efendimiz(SAS)kardeşi olan hz. salih(AS) gibi ordaki o mucizevi deveyi nazara verir ve manen bir siz su için bir o diye onların elinden gelen hayrı da reddeder say eder sadaka almaz.

ALLAH(cc) bizlerden razı olsun.

amin arkadaşlar cümlemizden de inşallah. Allahım cümlemizi de doğru yoldan ayırmasın.
 

Çeşm-i Bülbül

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2009
Mesajlar
13,384
Tepki puanı
6
Puanları
0
ALLAH CELLE CELALÜHÜ Razı olsun sıla ablacığım...
Öğrenmiş oldum.:T
 

kardelele

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Ocak 2009
Mesajlar
15,425
Tepki puanı
27
Puanları
0
Yaş
54
Konum
istanbul
Emeğinize sağlık.allah razı olsun.selametle kalın.
 
H

hado77

selamun aleykum ve rahmetullahi ve berakatuhu

attıkları iftira yüzünden neredeyse gök yarılacaktı.
ALLAH teala hazretlerinin kulları arasındaki hükümleri arasındaki en müthiş, sarsırsıcı ve beyinleri yer ile yeksan eden yaklaşımı belki de zinaya açık kapı bırakan her hale karşı kainattaki hükümlerin açıklanması halleridir. onlar hal lisanı ile yapılan iftiradan nemalanmak isteği ile hem dem olmuş gönül sahiplerini taru mar eden gönül erlerinden olmakla peygamber aleyhisselamlar ve onların tabiyitendeki kimseler bu fille yakın durana bir cinnet müjdelediler.

göğü yaracak ALLAH teala hazretleri gönülleri yardı ve içinden şerha şerha eski haletine dönmek isteyen mürtedler ordusunun görüntülerini ele verdi. ALLAH teala en büyük dönüş denen mümminin ifsadının müşahhaslaşmış hali olan hayasızlığın her türlüsünü reddedecek bunu için her halinde eskisi gibi kendine hevasını ilah edinmek isteyenin de kalbini yaracaktı. efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem görmediğinizi görür duymadığınızı duyarım diyor ve içlerinden irtidata meyilli her kulu, haline uygun halden her geri dönüşü bir şükürsüzlükten çok öte olarak, irtidat niyetinin hayasızlık frekanslı olduğu ve özelinde zina boyutlu isyan olduğunu nazara veriyordu.

kamet ve kıymet bir kişiyi anlamaksa iki çizgi arası bir hayat efendimiz sallallahu ve sellemi anlatmaya yetmeyecekti.

irtidat denen geri dönüş hali, kulun eski hevasına bir geçit olmak bakımından kafirun suresindeki son halin başlangıçtaki talebi olarak göze çarpmaktaydı. bu bakımdan ALLAH teala ve tekaddes hazretleri o kulların hepsinin kalbini yarmış da efendimiz aleyhisselama arz etmişti. tabiblik makamının çok ötesinde kalbindeki yarılmaya şehadet eden her kulun diğer kul nazarındaki sarhoşluğu denen sekarat hali ölümden önceki haller bakımından nefsin ölümü ancak gerideki bakıyesinin anlamı bakımından korkunç bir hayat birikintisi olarak gözükmekte idi.

nefsi öldüren ALLAH teala bunun ölüm sebebi olan her hali nazara verirken gökte çatlak göremeyen kul irtidat vari her hamlesi kalbindeki yarılmanın etkisiyle yaşamadığı bir hayatı ele veriyor ve elinin altına serilmiş nimetleri inkar etmeye ve bunu yaparken de cinnete yakın haller sergilemeye başlıyordu.

efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem ve onun peşinden giden zatların esasen ele verdiği sapkın itikad denen her halde ehl-i sünnet dışındaki her hal bir irtidat olmakla kişisel cinnetlerin başlangıcı ve nefsin geri getirilmesi çalışmasının başlangıcı olarak görülmekte ve önünün tıkanması ve bastırılması gereken bir iç isyan olarak değerlendirilmekte idi.

ALLAH celle celalahu iftira adı altında atılan özelde azgınlığın had safhasından tutun da her türlü nimetin inkarı denen halde kişinin göğsünü yarmış ancak çatlak bırakmadığı kainatta yaşamasına izin vermişti. dünyevi cehennem denen zilletle düşük ve hakir bakışın tamamı olan hased kin adavet düşmanlık hislerinin tamamını ortaya çıkaran bu hal, mümminlik sıfatlarının varlığı halinde irtidata şayet bu sıfatlar yok ise cehennemin aslına yol alacak bir hayat başlangıcı olacaktı.

şükrün ifası adına yapılan her türlü ameliye HZ.ALİ radıyallahu anhumun itabı ile sonuçlanan halden uzak tutar ki eylemin sahibi de bundan zarar veya fayda görecek her kul da kalbi bir mutmainlik duygusuyla hem dem olarak ameliyeler yapar. rivayet gereği efendimiz aleyhisselam HZ.ALİ radıyallahu anhı iman ettiğini söyleyen bir müşriki öldürdüğünü söylediğinde kalbini mi yardın diye itap eder. söze itimat etseydin der.

bunun çok verasında ALLAH teala sorgu makamının rabbi olarak bunu iftira atanın itirafı olarak yazınca kafirun sueresindeki irtidat etmiş yan çizmiş kalbin imani vetireleri görülmeye başlanır. ama ile başlayıp körlükle neticelenecek bir iman anlayışıdır. inanıyoruz deyip inacın bir kısmından fayda sağlamaya yönelik kapma bölme ifsad etme çalışmaları olarak gözükecektir.

devletler genelindeki isevi yahudi ve islami her çıkışın ardındaki kendi dinine bile sahip çıkmayan her irtidatta bir gasp eylemi gözükecek ve ALLAH teala hazretleri orda gönülleri ve kalpleri yaracaktı. özündeki esas hayasızlığı da onların asıllarını kendi yanına alarak gizleyecek ve kullarına itap makamı değil hamd makamıyım bana hamd edin artırayım diyecekti.

ALLAH teala ve tekaddes hazretleri bizlerden razı olsun.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt