Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Provakasyona Gelmeyelim.!. Kafamızı Kuma Gömelim!!18/11/2007 - 05:41Editör Mustafa Seyfullah Kılıç Çeçenistan, Keşmir, Filistin Irak.. buralar bize çok ırak zaten provakasyona gelmeyelim kafamızı kuma gömelim olurmu? Hem ırzına geçilen garibanların çığlıklarınıda duymamış oluruz böylelikle… Sistemler Müslümanların beyinlerine saman doldurmakla meşgul. Sürü psikolojisine bile sahip olamayan beyinleri hadım edilmiş, pop, top ve marka arasında yaşamaya mahkum edilmiş kendini hür zanneden oysa özgürlük kavramının kokusunu bile içine çekmemiş yaşadığı kibrit kutusu kadar dünyayı kainat zanneden zavallı Müslümanlarla dolu bu dünya. Marka müslümanı sözde İslamcı tipler zuhur etmekte. Makamı , üç kuruşu, dünyalığı, ilah edinmiş, sistemlerin görünürde muhalifi ama özde tam destekçisi ne yaptığının farkında olmayan Müslümanlarla dolu dünya.. Çünkü Müslümanlık iddiasında bulunan bunca insan dolaylı yollardan sistemlerin yaşamasına vesile olduklarınında farkında değiller.Hemde sadece duyarsızlıklarıyla bütün bunlara sebeb oluyor Müslümanların geneli. Eleştiri konusunda çok acımasız davrandığım düşünülebilir, evet öylede olmak gerektiğine inanıyorum artık. Çünkü her geçen gün , her geçen zaman Müslümanların kurt sofrasında kuzu olması anlamına geliyor, her gün katliamlarla tecavüzlerle birlikte onurumuzu gururumuzu ve insanlığımızıda yitiriyoruz. Arzın her yeri ateş topu ve biz evlerimizde hala rahat rahat oturuyoruz ne gam ne keder.. neyiz biz taşmı ? agaçmı ? ..
Bundan birkaç sene evvel yurtdışından gelen yabancı bir dostumuz bir video kaset ulaştırdı bize, henüz tab edilmemiş video kasedini basın yayın organlarına vermekle vermemek arasında tereddüt ediyordu bu arkadaşımız. Ülkesinde cereyan eden katliam ve tecavüzlere karşı Müslümanların bir tepki koymasını istiyordu. Bosna , Çeçenistan, Keşmir , Irak derken tüm dünya ısınmış herkes kendi derdine düşmüş ve kendi cephesini teçhizle uğraşa dalmıştı. Bu müslümanda getirdiği bu kasetle dikkatleri kan ve gözyaşıyla yoğrulan kendi coğrafyasına çekmek ve yardım toplamak istiyordu. Öyle ya yıllardır bu yerlerde çekilen sıkıntıları insanlar dilleri döndüğünce anlatmaya çalışsalarda , zamanla bunlara alışılıyor ve tepkisizliğe dönüyordu bütün iş. Eh! avam’ında aklı gözünde olduğuna göre biz gafilleri uyandırmak için az sonra içeriğini anlatacağım dehşet görüntülerin yer aldığı kasedi basına vermeyi düşünüyordu bu müslüman.
Yaz mevsiminin terleten gecelerinden birinde Akşehir gölünün kenarındaki köylerden birinde bir dostumuzun davetine icabet edip gitmişiz, ertesi sabah da balık tutup mangal yakacağız göl kenarında..
Yabancı dostumuzda davete katılanlardan , ülkesinde cereyan eden katliamlarla alakalı diğer Müslümanlardan yardım alma maksatlı bir yolculuğa çıkmış, keyifsiz olduğu her halinden belli.. Sözü uzatmadan söz konusu kasedi çıkarıp takıyoruz. Elimizde meyveli sodalar koltuklara yaslanıp dışardan gelen göl havasının keyifli kokusu ve çekirgelerin serenatları arasında başlıyoruz seyre..
Video görüntüleri tamamen gerçek , kurgu değil ve maskeli bazı üniformalı askerler bir evin kapısında içeriye bağırıyorlar , kapının arkasından gelen ses büyük bir ihtimalle gecenin bir yarısında hanımların üstünü başını düzeltmeleri için mühlet isteyen ev sahibinin sesi. Ama üniformalılar dinlemiyor ve dalıyorlar içeriye evde bir kız çocuğu bir genç anne ve birde evin reisi olduğunu düşündüğümüz bir genç erkek var. Uzun süren bir arama sahnesi evin altı üstüne getiriliyor. Ardından duvara yasladıkları adama tokat atmaya yumruklamaya başlıyorlar bir şeyler soruyorlar adam sorulara cevap yetiştirmeye çalışıyor. Oysa suçlular askerlerin ta kendileri, çünkü evine girdikleri adamın ülkesinde işgalci konumundalar ve muhtemelen silah arıyorlar ve silah olup olmadığını soruyorlar , silah varsa suçlu olacak bu müslüman .Sormazlarmı sana ‘’ulan silah arıyorsunda senin başka bir ülkede özel bir alanda müsadesiz giremeyeceğin bir evde dinini dilini bilmediğin bir yerde ne işin var, elinde silahla , postalla namaz kıldığım mekanı neden kirletiyorsun ’’ demezlermi. Oysa sen başkasının ülkesinde başkasının yatak odasında silah arıyorsun ki baştan mantıksız bir yaklaşım.. buda şu demek oluyor; Ben süper devletsem , topum tüfegim , tanklarım nükleer silahlarım varsa ben her zaman haklıyım , bütün dünya da benim babamın malı , gerekirse ben hukukunda ırzına geçerim demek oluyor ? .. Bu görüntülerin bu kısmına kadar olanları internette yasal sitelerde bile bulabilirsiniz ama bundan sonrası enterasan ve kanımızı donduran görüntüler. Adama soru soran rütbeli olduğu anlaşılan kişi bu sefer evin hanımına yöneliyor, saçından tutup duvara vuruyor kadını, çocuk ağlıyor bu sırada , sanırım şok geçiriyor yere oturmuş hıçkıra hıçkıra ağlıyor. Babayı tutan iki üç asker babanın ağlamasına ve yalvarmasına ses çıkarmıyorlar bir tanesi sırıtıyor. Kadına vuran asker bu sefer baba’ya dönüp sırıtarak kadının mahrem yerlerini sıktırıyor .. bizde dehşet anları ağzımız açık sustuk, ve videoya bakıyoruz içtiğimiz sodalar boğazımıza durmuş vaziyette dehşet bir sinir hali ellerim titriyor. Kadın kocasının ve çocuğunun gözleri önünde kendi ülkesinde yabancı şerefsizlerin cinsel tacizine uğruyor . Sorgu adına yapılan bu rezillik askerlerden birinin daha kadının yanına gidip kadına tekme atmasıyla devam ediyor . İşkencecilerden bir tanesi tacizi dahada ileriye götürme peşinde .. babanın bağırmaktan sesi kısılmış kafasını duvara vurmaya çalışıyor .. çocuk şokta.. artık dayanamıyorum ve videoyu kapıyorum . Videonun saatine bakdığımda daha yarısını bile seyredememiş olduğumuzu görüyorum , ve bundan sonra kimbilir neler oldu düşünmesi bile korkunç. Daha sonraki görüntülerde çok daha ileri düzeyde bir tacizin olduğunu söylüyor videoyu bize getiren arkaaşımız. Bu video Müslümanların sorgu için tutulduğu bir karakoldan mücahidler tarafından ele geçirilmiş bir kaset, ve bir çok tutuklu kendilerine bu videonun seyrettirildiğini ve eğer işbirliği yapmazlarsa video’daki ailenin başına gelenlerin kendi ailelerinin başına geleceği tehdidi almışlar. Artık bizde ne mangal yapacak hal nede balık tutup günün keyfini çıkarma zevki kalmamış ..
Nitekim video bir yada iki basın yayın organına gösterildi ama içerisindeki görüntüler fazla pornoğrafik bulunduğundan dolayı bu basın organlarınca kullanılmadı . Amaç kadını teşhir etmek değil , Müslümanların bulanıklaşan kafalarını biraz açmak ve bu görüntülerle şok vermekti .. Olurda Müslümanlar galeyana gelir kardeşleri için sokağa dökülür diye umulmuştu..
Ama başta söylediğim gibi dünyada ne dönerse dönsün emperyalist sistemler Müslümanların beyinlerini iğdiş etmekle meşgul. Tıpkı tavukların topluca kesildigi besihanelerdeki gibi , gözümüzün önünde dindaşlarımız kardeşlerimiz kıtır kıtır kesilip ırzlarına geçilirken o besihane tavukları gibi uzatmışız boynumuzu sıramızı bekliyoruz , emperyalistlerin uşakları aman provakasyona gelmeyelim !! masallarıyla halkı uyutma peşindeler. Yerli ve yabancı ajanlar tv’leriyle gazeteleriyle güllük gülistanlık bir sunum hazırlamışlar arka plandan habersiz bu sahte cennete kanmış gidiyoruz. Fikirleriyle bir devrim patlatacak Müslümanlar hapislerde çürütülürken iradesiz , gurursuz , mutant beyinli işbirlikçilere itibar ediyoruz. Allah cc in asla istemediği bir İslamcılık oyunu tutturmuşuz kendi kabuğumuzda debeleniyoruz. Asıl hayat asıl özgürlük nerdedir biliyormusunuz ? Çeçenistan dağlarındadır asıl hayat, Filistindedir, Moro’dadır, Başörtüsünün , tesettürünün kavgasını veren bacıların safındadır özgürlük , zulme sesini yükselten ve ‘’gerekirse bu yolda ölürüm ‘’ diyenlerin safındadır özgürlük.. Özgürlük direnişin olduğu her yerdedir. Özgürlük Şamil Basayev’dir, Dudayevdir , İzzettin Kassam’dır, Sencer Kartal’dır, Metin Yüksel’dir Metin Yüksellerin izini sürdüren yiğit akıncıların safındadır..
Bu isimler şu an yaşadığımız coğrafyada ve aynı zamanda olsalardı ve ayağa kalkıp zulme isyan bayrağını açsalardı. Bizim sahtekar toplum mühendisi ajan işbirlikçiler büyük bir ihtimalle ‘’aman provakasyona gelmeyelim ey müslümanlar’’ derlerdi..Öyle ya siz karışmayın hiçbir şeye , bırakın ırzına geçilsin Ayşelerin Fatmaların ..Siz televolelerinizi seyredin , hangi sanatçı bugün kimi kiminle boynuzlamış ona bakın siz.. Gençliğin heder edildiği partilerle, pop’la olmadı top’la vakitlerinizi öldürün siz..
Çeçenistan, Keşmir, Filistin Irak.. buralar bize çok ırak zaten provakasyona gelmeyelim kafamızı kuma gömelim olurmu? Hem ırzına geçilen garibanların çığlıklarınıda duymamış oluruz böylelikle…
Elhamdulillahi rabbil a’lemin vessalatü vesselamu a’la Muhammed
Hamd olsun Allah’a ki, bize İslâm nimetini bahşetti. Bizleri Karanlıklardan nur’a çıkaran Allah’a hamd olsun.
Elhamdulillah ki, Rabbimiz bize İslâm’ı, O’nu yaşamayı, Allah’a kulluk etmeyi,, peygamberi önder seçmeyi nasip etti.
İsmim Mücahid, yaşım 19. Bende bir zamanlar Türkiye’deki gençler gibi, gezen, oynayan, hayallere dalan biriydim. Rabbim, bana 15 yaşımda hidayet nasip etti Elhamdulillah. Kur’an okumaya, Peygamberi tanımaya başladım. Tabi ki, peygamberi tanımakla, Allah’ı tanımakla bu işin biteceğini zannetmiyorum. Muhakkak ki Allah yolunda bir şeyler yapılmasının gerektiğine inandım. Ve benim Kur’an’dan öğrendiğim, Peygamber (s.a.v.)’den öğrendiğim şey buydu. Muhakkak ki, bir şeylerin yapılması gerekiyordu. Allah yolunda çaba göstermemiz gerekiyordu. Allah bizden Kur’an’da, O’nun yolunda cihad etmemizi, O’nun yolunda kanımızı akıtmamızı istiyor. Peygamber (a.s.)’da bize cihadın faziletlerini anlatıyor. Bende bundan yola çıkarak Allah yolunda cihad etmeye, Allah yolunda savaşmaya niyet ettim. Ve Rabbim bana Elhamdulillah, 4 sene de olsa beklememe rağmen kendi yolunda cihad etmeyi nasip etti.
Kişinin iyilik yaptığında cennete gideceğini, kötülük yaptığında cehenneme gideceğini Allah bize, Kur’an’da söylüyor. Ve Allah öyle bir grup anlatıyor ki Vakıa Suresinde, önde gidenlerden bahsediyor. O önde gidenler her zaman başı çeken insanlardır. O önde gidenler Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenlerdir. Biz İslâm’ı seçen müslümanlar olarak gerek medyadan, gerekse çevremizden aldığımız duyumlarla müslümanlara yapılan zulümleri gördük. Bazı gazetelerden, televizyonlardan seyrettik. Filistin’de, Çeçenistan’da, Keşmir’de ve dünyanın çeşitli bölgelerinde müslümanlara yapılan zulümleri gördük ve bunların bir an önce önlenmesi, adaletin sağlanması ve Allah-u Teala’ nın Nisa Suresinde buyurduğu gibi, (Nisa 75) savaşmamız gerektiğini anladım. Elhamdulillah ki, Allah bize bu bilinci verdi. Allah yolunda cihad etmeye 4 yıl önce karar vermiştim. Niyet ettim, dua ettim Elhamdulillah Rabbim, dualarımı kabul etti. Ve Rabbim bana görünmez ordularını indirdi, Elhamdulillah ki yolum açıldı. Tabiri caizse cennetin vizesi olan Allah yolunda cihadı nasip etti. Rabbim ayaklarımızı sabit kılsın ve kendi yolunda şehid olmayı, cennetine girmeyi nasip etsin.
Kardeşlerime vasiyetim.
Sabırlı olsunlar, geride kaldık diye üzülmesinler, dualarında ısrarlı olsunlar. Peygamberimizin bir hadisi var. “Kul benim duam kabul edilmedi demeden önce Allah O’nun duasını muhakkak kabul eder” . Elhamdulillah, Allah bana bunu gösterdi.
İnşallah geride kalan kardeşlerim bana dua ederler, ben de onlara dua edeceğim. Rabbim hepimizi cennetinde, Peygamber (as.)’in etrafında, sıddıklarla, salihlerle ve şehidlerle beraber oturmayı, muhabbet etmeyi ve cennette sefa sürmeyi nasip eder inşaAllah.
Şehid Mücahid Şener 06/01/2008 Bugün bu yiğitler, Afganistan’da, Çeçenistan’da, Filistin’de, Irak’ta ve dünyanın diğer bölgelerinde eşi görülmemiş kahramanlıklar sergilemekte ve Hakk’ın şahitliğini yapmaya devam etmektedirler. İşte onlardan biri henüz 19’unda yaşamının baharında, bu mücadelenin ön saflarında yer alan ve arzu ettiği şehadete kavuşan binlerce gençten birisi olan Konya’lı Mücahid Şener’dir….
Mücahid 1984 yılında dünyaya gelmişti. O’na isim olarak Mücahid’i seçenler, hiç yanılmamıştı. Mücahid bin aydan daha hayırlı olan Kadir gecesinde, çok istediği şehadete kavuşmuştu. Allah, O’nun şehadetini kabul etsin. O’nu Firdevs cennetlerinin varislerinden kılsın. Bizi de şehidlerimizin yolundan ayırmasın.
Mücahid de diğer akranları gibi güle oynaya büyüdü. Ta ki, bir şeyleri akletmeye başlayana kadar… Hayatının bu döneminde ümmetin halini düşünmeye başladı. Çevresinde ve dünyada olanlara sessiz kalamazdı. Çünkü O, bir müslümandı. Ve sahip olduğu iman, olanlara sessiz kalmasına engel oldu. Çeçenistan’daki müslümanlara yardım etmeye karar verdi. Hayallerini ve rahat olan yaşamını bıraktı. Kendisine yurt olacak olan topraklara yöneldi. Herkesin kendisine kardeş olacağı topraklara… O, mücahid ulemanın cihad çağrılarına icabet etme zamanın geldiğini düşündü. Cihad bölgelerine gidip gelen insanlarla konuştu. Müslümanların içindeki bulundukları zilletten kurtulmalarının yollarını araştırıyordu. Allah, hakkıyla iman eden bu gence rahmet etti, O’nu peygamberler, sıddıklar, salihler ve şehidler yoluna iletti.
Mücahid, Allah’ın, mazluma yapılan tecavüzlerin hiçbirinin karşılıksız bırakılmamasının istediğini biliyordu. 2000’li yıllarının başında zulmün kızıl yüzünün tekrar gösterdiği Kafkaslardan gelen ve yankısı hala süren ses Mücahid’e, yıllardır Kur’an ve hadislerden öğrendiği cihadı bizzat gerçekleştirmenin ve özlemini duyduğu şehadete ulaşmanın kapısını aralamıştı. O ses şöyle diyordu. “Ey İslâm ümmetinin aziz evlatları! Aranızda Allah’a verdiği sözde duranlar yok mu? İçinizde bu azmış ve sınırları aşmış köpeklere dur diyecek yok mu? Yahutta samimiyetle ve alçak gönüllülükle ellerini kaldırdığı zaman, duası kabul edilecek bir kişi yok mu? Bizi dualarınızda da mı unuttunuz? Nerede gece yarılarındaki ısrarlı dualarınız? Şimdi dualarınızda unutacaksınız da, ne zaman hatırlayacaksınız? Allah Rasulu şehid olan 70 arkadaşı için dualar etmişti. Bugün binlerce müslüman kardeşiniz öldürülürken sizin dualarınız, yardımlarınız nerede? Siz nerdesiniz? Müslümanların başlarına bir felaket geldiğinde Allah’a yalvarınız. Onların zafere ulaşmaları için her türlü desteği vermekten kaçınmayınız.”
Mücahid’in şehadeti yaşadığı cahiliye toplumun ve bende müslümanlardanım diyen fakat müslümanların içinde bulundukları zilletten kurtulması için kılını bile kıpırdatmayan insanlara karşı bir ihtar ve direnişin yeniden ayaklanışı olacaktır inşallah. Allah Mücahid’in ve tüm şehidlerimizin şehadetlerini kabul etsin. O’nun şehadetini tüm insanlığa bir nûr, Allah düşmanlarına da ateş kılsın inşaallah.
Bu günlerde demokrasi götürdükleri her İslam beldesinde İslamiyeti savunanlar onların gözünde hep şiddet yanlısı Terörist veya şeytan...Haberiniz olsun !
Çeçen kardeşlerim de dahil cümle müslüman kardeşimi ve dahi mücahid kardeşlerimi savunmak Teröristlikse Elhamdülillah ALLAH'ın Yardımıyla EN BÜYÜK TERÖRİST OLMAYA ADAYIM...
ALLAH U EKBER
Asla unutulmamalıdır ki ALLAH Azze ve Celle Kullarının Gizlisini de Açığa Vurduğunu da Bilendir.Kafirler'in Müslümanlar üzerinde hileleri olduğunu da biliyor Yüce ALLAH'ım,elbette ki onların hilelerini yüzlerine vurması ve onları rezil etmesi Yüce ALLAH'a kolaydır... ZAFER MÜCAHİDLERİNDİR ALLAH U EKBER !