Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Ayran ve alkol! (2 Kullanıcı)

Mustafa Cilasun

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Haz 2007
Mesajlar
4,488
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
66
Konum
Kayseri
Web Sitesi
www.facebook.com
Alkol günümüzde, düğünlerin vazgeçilmez şartlarından sayılıyor ve enteresandır ki o gün, yani düğün gününde milli içeceğimiz sayılan ayran, alkol kadar tüketilmiyor.

Kullananlar hangi maksada binaen kullanıyor, insanı sıhhatli düşünmekten alıkoyduğu biliniyor, ağrasif tavırları kaçınılmaz yapıyor, düğün düzenini ve davetlileri, orada bulunanları oldukça rahatsız ediyor ve ayrıca kaçırıyordu.

Kullananlar genel olarak sevinçlerini teyit etmek için, manasızca silah kullanıyorlar, nara atıyorlar ve neden gerek duyarlarsa, güç gösterisini de ihmal etmeyerek yapıyorlar.

Maalesef, düğün sebebiyle kimsede müdahalede bulunarak seslenemiyordu, dolayısıyla iş çığrığından çıkana kadar seyirci kalınıyordu çoğu kez.

Mutlaka istisnalar da vardır, içenler ağızlarına ne aldıklarının farkındadır, hareketleri sakin ve oturaklıdır, belki de o an başka hülyalardadır.

Fakat birey Müslüman bir kimliğe sahipse, kimliğinin kendine yüklediği her türlü sorumluluğu, yerine getirmek ve yaşamak durumunda ise, buna da mecbursa, o bakımdan asla kayıtsız kalamaz, seyirci olamaz, böyle bir oluşuma katiyen katkıda bulunamaz.

Yoksa yalnızca ismen tabelalaşmak, hiçbir anlam ifade etmez, bir saç levha olarak, hava şartlarına göre sallanmak, kişiliksizliktir.

Direnç ve mukavemetini sahibinin pekiştirdiği vida ile sağlamak, güneşte solmak, rüzgârda yıpranmak, yağmurda paslanmak ve dolayısıyla, tabela olmak!

Manadan yoksun, estetiği sinesinde taşımayan, cazibesi kalmayan, mahalle çocuklarının taş atma hedefi sayılan ve sadece kuşların konaklama yeri olan bir tabela.

Başka bir ifadeyle;
Kendine dahi faydası dokunmayan, yaşadığı hayattan yılan ve bıkan ve hatta korkan ve o nedenle de sürekli güçsüz ve zayıf kalan.

Çaresizlikten şaşıran, güç bulmak için içkiye, esrara sarılan, fakat her geçen gün kaybolan, herkesin acıdığı, kınadığı, kaçmaya çalıştığı ve hatta yitip yuvarladığı bir belirsizliği taşıyan, kimlikli tabela.

Ve kaybolmuş fakat bulunan, lakin okunamayan bir kimlik, ne işe yarar ve ne çare olursa, ancak o kadar faydası dokunan ilkesiz, mesnetsiz, hedefsiz ve o nedenle de belirsiz bir hayatın tabelalaştığını düşünün.
Hatırlayın, değil mi günü birlik yaşadığımız bu hayatta, karşılaştığımız, şahit olduğumuz, fakat çare olmaktan uzak kaldığımız ve yinede hala bu belirsizliklere kapı araladığımız...

Bulunduğumuz çevrede, katıldığımız etkinliklerde, kimlik sorunu her zaman karşımıza çıkmıyor mu, bu sorunlar, fertlerin problemi değil mi?

Her insan, üzerine düşen sorumluluğun farkında olsa, keyfiyet ve mecburiyeti ayırsa, toplu olarak yaşanılan mekânlarda, saygı ve duyarlılık ön plana çıksa, egolarımız bir müddet rafa kalksa, kimliğimizden ne eksilir?

İştirak edilen veya bulunulan ortama müspet ve kabul gören katkımız olsa, fedakârlık ve anlayış öncelikli olsa, daha iyi olmaz mı, bunlar yapılamaz mı, düşünen insanlar bunu başaramazlar mı?

Yeter ki samimi olalım, kendimizi avutmayalım, neyi niçin yaptığımızın farkına varalım, neticesinin muhasebesini bir yapalım.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt