Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Bu Gidiş Nereye? (1 Kullanıcı)

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,556
Tepki puanı
906
Puanları
113
Yaş
66
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
Bu Gidiş Nereye?

İnanıp yaşayanlara, yaşayarak Hakkı tavsiye edenlere, bu yoldaki saldırı ve çilelere sabredip yılmadan mücadeleye devam edenlere selam olsun.
11 Mayıs 2012 Cuma 01:12
XwX5Rryq.jpg

Bela ve felaketlerin habercisi bir değişim!


Bismillahirrahmanirrahiym

"Mülkün, makamların gerçek sahibi yalnız Allah'tır" gerçeğini, mal ve makamları kaybedince mi anlayacağız? Veya ölünce mi idrak edeceğiz?

Etrafımız mal ve makam sarhoşlarıyla doldu. Allah'ın rızası ve sevgisini kazanma yarışı yerine, mal ve makam sahiplerinin gözüne girme yarışı yeniden hızlandı. Filim ehline rağbet çoğalınca ilim ehliyle istişareler azaldı. Servet ve şöhret sahiplerine gösterilen alaka acı günlerin eskimez dostlarına ilgiyi gölgede bıraktı.

Liyakat, sadakat ve vefa sahibi ehil insanlar kendilerini tanıtmada utanır oldular. Bu emin ve ehil kardeşlerimiz makam sorumluluğu vebalinden dolayı görevlere talib olmaktan korkarken, tilkiler ganimet ovasında cirit atıyorlar.

Bazı sivil toplum örgütlerinin bile iktidar sarhoşluğunun etkisiyle bürokraside koltuk kapmak için tehdit yarışına girdiklerini esefle, ibretle ve hayretle izlemekteyiz. ''Ayrılırız, desteğimizi çekeriz'' tehditleriyle neye hizmet ettiğimizin ve kimlerin ekmeğine yağ süreceğimizin farkında mıyız? Bindiğimiz Devlet gemisi delinip batırılırsa bundan memleketimizin, milletimizin ve hepimizin çok zarar göreceğini hâlâ anlamıyor muyuz?

Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan da mahrum olacağımızı hiç düşündük mü?

Hayra alamet olmayan bela ve felaketlerin habercisi bir değişim yaşıyoruz.

Bazı bakan beyler, bürokrasi ve belediyeler iktidarın rüzgarını azaltmak için yarış halindeler. Belediye bütçeleriyle organize edilen ve kafileler halinde devam eden yurt dışı gezi çılgınlıklarına(!) ne zaman dur denecek? Tam israf ve isyan içinde kutladığımız düğün, bayram vs. tören ve festivallerin içler acısı haline bir bakıp dini inançlarımıza, örf ve adetlerimize uygun programlara ne zaman döneceğiz?

Alet olduğumuz güzellik yarışmaları adıyla yaptırılan festivalleri, kültür şenlikleri, tiyatroları ve Erovisyon şarkı yarışmaları maskaralıklarının nefsimizi, neslimizi azdırıcı ve ailemizin temelini dinamitleyici ahlaksız gösterilerinden vicdanlarımız rahatsız olmuyor mu? İslami ilkelerimize tam bir isyan olan bu soytarılıklara ne zaman dur diyeceğiz? Allah'a verdiğimiz sözümüze ve İslami özümüze ne zaman döneceğiz? "(Ey Resulüm)Eğer biz sana güven, ihtiyat, cesaret, güç ve sebat vermemiş olsaydık, neredeyse onlara (İnkarcıların heva ve arzularına) birazcık meyledecektin. O zaman ise, sana hayatın da ve ölümün de azabını kat kat tattırırdık. Hem de bize karşı bir yardımcı da bulamazdın. (İsra S.74-75)" Ayeti kerimesindeki ilahi ikaz ve ihtardan ne zaman ders ve ibret alacağız? Belalar ve musibetler gelince mi? Ahiretin gümrük kapısı kabir evine misafir olunca mı?

Hepimizi derinden üzen bu olumsuzlukların yanında iktidarın Devlet Tiyatroları'nı özelleştirme kararı takdire şayan isabetli ilk adımdır. Devamla başta Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ve Devlet Opera ve Balesi de acilen özelleştirilmelidir. Tüm belediye ve kamu kuruluşlarında devletin parasıyla yapılan diğer eğlencelere de son verilmelidir. Fakir fukaranın ve garib gurabanın alın terleriyle ve esnafın köylünün vergileriyle oluşan yetimlerin, şehitlerin emaneti devlet bütçesinden kimsenin şahsi eğlenme ve eğlendirme hakkı yoktur. Opera Balesi seyretmek, Mozart müziği dinlemek isteyenler kendi şahsi imkânlarını kullanmalıdırlar.

"Gerçek makam ve hayat; Allah'a ve ilkeleri İslam Nizamına iman, amel, ihlas ve Hakkı tavsiyedir.", Gerisi ise boş bir hayattır. Yanlışlıklara, kötülüklere, zulme ve haksızlığa karşı elle, dille ve gönülle yapmamız gerekli uyarı vazifesi kardeşlik görevimizdir.

Çünkü "mümin müminin aynasıdır" ilkesi birbirimizi uyarmayı gerektirmektedir. Dalkavuklar her yerde bulunur. Ama uyarıcı gerçek dostlar ancak er meydanında bulunur.

İnanıp yaşayanlara, yaşayarak Hakkı tavsiye edenlere, bu yoldaki saldırı ve çilelere sabredip yılmadan mücadeleye devam edenlere selam olsun.
www.sevkiyilmaz.net
Şevki YILMAZ
 

mir_erhan

Moderator
Katılım
13 Ara 2008
Mesajlar
6,148
Tepki puanı
502
Puanları
83
Yaş
43
Selamün Aleyküm.
Hayırlı Cumalar.
Sevgili Muhtazaf abimiz. (abim dememde bir sakınca varsa lütfen uyarın.)
Çok güzel bir yazı paylaşmış Vesile olmuşsunuz.
Kesinlikle son Zamanlarda gündeme oturan ve atıp tutanlara güzel bir cevaptır bu.
bu konuda Kanaatimce ben bir müminim iman ettim diyen birisinin ''bende buna katılıyorum'' der ya da demesi gerekir.

Ama bir de şu varki. Tabi başta şunu belirteyim Kim Allah nezdinde daha değerli yada imanı geçerli onu elbette Ancak
va Ancak RABBİMİZ bilir..
Şu var Evladını uğurlarken evden dilinden duayı düşürmez. ama arkasında imana dair hemen hemen hiç bir alamet taşımayan
Sözüm Ona 'modern Müslüman ve Çağdaş müslüman görünen. Namazı yaşlılığa ertelemiş,
bizde müslümanız deyip Bacımın Örtüsüne dil uzatacak kadar kendilerini zapt edemeyenlerin zümresi olan
bir takım kardeşlerimiz de var.
Geçenlerde bu durumdan çok şikayetçiydiler.
fazla uzatmadan şunu söylemek istiyorum.
Dedikleri kısacaşu
Osmanlını kaybettiği çöküp parçalandığı durumda buydu,
Avrupadan kopmak,
Sanata kapalı olmak Vs. vs.
Böyle yaptıkça gerileyip ülkemizde parçalanacak korkularını taşıyordular.
Tabiki fazla bir şeyler anlatamadım ya da anlayamadılar.

Bu konuda sizin fikirlerinize yada varsa kardeşlerimizin fikri varsa paylaşmaları
bilgimiz açısından veyahut bizlerde birbirimizden birşeyler öğrenip
En azından kafalarında belli bir şekil almış İslamiyeti daha doğru sunma açısından
iyi olur diye düşünüyorum.

Selam ve dua ile
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,556
Tepki puanı
906
Puanları
113
Yaş
66
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
Selamün Aleyküm.
Hayırlı Cumalar.
Sevgili Muhtazaf abimiz. (abim dememde bir sakınca varsa lütfen uyarın.)
Çok güzel bir yazı paylaşmış Vesile olmuşsunuz.
Kesinlikle son Zamanlarda gündeme oturan ve atıp tutanlara güzel bir cevaptır bu.
bu konuda Kanaatimce ben bir müminim iman ettim diyen birisinin ''bende buna katılıyorum'' der ya da demesi gerekir.

Ama bir de şu varki. Tabi başta şunu belirteyim Kim Allah nezdinde daha değerli yada imanı geçerli onu elbette Ancak
va Ancak RABBİMİZ bilir..
Şu var Evladını uğurlarken evden dilinden duayı düşürmez. ama arkasında imana dair hemen hemen hiç bir alamet taşımayan
Sözüm Ona 'modern Müslüman ve Çağdaş müslüman görünen. Namazı yaşlılığa ertelemiş,
bizde müslümanız deyip Bacımın Örtüsüne dil uzatacak kadar kendilerini zapt edemeyenlerin zümresi olan
bir takım kardeşlerimiz de var.
Geçenlerde bu durumdan çok şikayetçiydiler.
fazla uzatmadan şunu söylemek istiyorum.
Dedikleri kısacaşu
Osmanlını kaybettiği çöküp parçalandığı durumda buydu,
Avrupadan kopmak,
Sanata kapalı olmak Vs. vs.
Böyle yaptıkça gerileyip ülkemizde parçalanacak korkularını taşıyordular.
Tabiki fazla bir şeyler anlatamadım ya da anlayamadılar.

Bu konuda sizin fikirlerinize yada varsa kardeşlerimizin fikri varsa paylaşmaları
bilgimiz açısından veyahut bizlerde birbirimizden birşeyler öğrenip
En azından kafalarında belli bir şekil almış İslamiyeti daha doğru sunma açısından
iyi olur diye düşünüyorum.

Selam ve dua ile



Ve Aleyküm Selam kardeşim.
Önce ALLAH' ın Selamı rahmeti bereketi bereketi hidayeti Magfireti ebedi ve daima üzerine ve üzerimize olsun.
Onun resulüne ehline ashabına selam ve salat olsun. ALLAH c.c. bizleri imandan geri bırakmasın. Hayat bir mücadele olduğu gibi zaferde mücadele ile olur. Müslümanlar birbirini sevmeden kendi ihtiyacı olan ihtiyaçlarını kendileri karşılamadan islam topraklarının iç ve dış korumasını kendileri yapmadan birilerinin gözüne bakmadan her şeyi yaradan dan beklemeden başarıya ulaşamaz. biz daha kendimizi aşamamışız. Hiçbir Müslüman daha diğer kardeşine güveni olmadan beynimizde bu gidiş sorusunu sorgulamadan başarı sağlamak zor. Hem dünya hem ahiret bilimini okumamız ve uygulamamış gerek çünkü bilgi Müslümanın yetik malıdır diyorum.
ALLAH'a emanet olun.
Selam ve dua ile
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt