Emir Dokko İle Röportaj
17/02/2008
Asırlardır Rus zulmü altında inim inim inleyen Çeçenistan halkının temsilcisi ve Çeçenistan İçkeriya Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Dokko Umarov ile yaptığımız röportajı siz değerli okuyucularımıza sunuyoruz.
Şu anki Çeçen direnişi ve savaşta gelinen son nokta nedir?
Esselamu Aleykum ve Rehmetullahi ve Berekatuh.
Öncelikle Türkiye’deki Müslüman kardeşlerimizi selamladıktan sonra, bizleri unutmayıp maddi ve manevi desteklerde bulunduğunuz için Allah sizlerden razı olsun. Tüm dünya bizleri görmezden gelerek kendi kaderimize terketmişken Türkiyeli Müslüman kardeşlerimizin bizleri canu gönülden desteklediklerini öğrenmek bizlere güç vermektedir. İmanın gerçek gücü, Müslümanların birlik ve beraberlik içerisinde olmasıdır. Şimdi, Çeçenistan ve özellikle Kafkasya’da yıllardır devam eden cihadın son dönemine girildi diyebilirim. Çünkü saflar belli oldu. Küfrün zulmü son safhaya geldi. Mücahidlerin arasında birlik ve beraberlik tam manasıyla sağlandı. Artık tüm Kafkas Müslümanlarının beraber hareket etme zamanı geldiğini düşünüyoruz. Allah Subhanahu ve Teala daha iyi bilir; ancak cihadımız, mücadelemiz yükselerek devam etmektedir. Önce Allah’ın yardımıyla sonra dünyadaki Müslüman kardeşlerimizin yardımıyla devam da edecektir. Çeçenler, tarih boyunca Rus kâfirlerin zulmüne karşı Kafkas halklarıyla beraber hep mücadele etmişlerdir. Bugünkü savaş ilk değildir. Hepimiz bunun farkındayız ve sonuna kadar bu şanlı mücadelemizde devam edeceğiz. Mücahidler çok çalışıyorlar. Tüm maddi sıkıntılara rağmen ellerinden geldiğince Allah yolunda çalışıyorlar. Tüm Kafkasya’da yeni cepheler açmayı başardık ve bugün Rus askeri sadece Çeçenistan değil tüm Kafkasya’da rahat değildir. Bizler özgürlüğün bedelinin ne olduğunu bilen ve farkında olan insanlarız. İnşaallah Allah Subhanahu ve Teala bizlere zafer verecektir.
Rusya, son zamanlarda özellikle direnişin liderlerini hedef almaya başladı. Şamil Basayev, Aslan Mashadov, Abdulhalim Sadullayev gibi… Bu tür liderlerin kaybedilmesi mücadeleniz açısından bir sıkıntı yaratıyor mu?
Elhamdulillah. Allah, bizlerden en iyi kardeşlemizi şehid istiyor. Bizim aramızdan en iyileri şehid oldular. Tüm dünya bu yiğit insanları tanıyordu. Allah (cc), onları firdevs cennetiyle mükâfatlandırsın. Ama Kafkasya’daki cihad bir liderin ismi altında yapılmamaktadır. Her şey Allah için, Allah yolunda yapılmaktadır. Tabii ki kardeşlerimizin yokluğunu hissediyoruz. Onlar cihadımızın motoru idiler; ama Allah her şeyi gören ve bilendir. Bizler onlar gibi şehid olacağımız günleri bekliyoruz. Bizlerden sonra yeni Şamiller, yeni Aslanlar çıkacaktır, onda hiç şüphemiz yok. Bugün aramızdaki kardeşlerimiz iman dolu o yiğit insanların yanında yetiştiler. Onlar artık geri adım atmayacaklar. Biri şehid olursa Allah onun yerine on mücahidi vermektedir. Kafkasya sanki şüheda tohumlarıyla ekilmiş gibi. Her gün saflarımız mücahidlerle doluyor. İşte bu Allah’ın yardımı ve bereketidir.
Rusya’nın Çeçenistanda ki yerli işbirlikçileriyle kurduğu “Sever” adında askeri birimin adını basından duymaktayız. Bu birlik ve yerli işbirlikçilerin faaliyetleri hakkında bilgi verirmisiniz?
Aslında bu birlik hakkında veya işbirlikçiler hakkında konuşmak bile istemezdim; ama sizleri kırmamak için bir kaç şey söyleyebilirim. Onlar kendi halklarını, dinlerini, şereflerini satan insanlardır. Onlar münafıktırlar. Onlar için para herşey demektir. Ruslara köle olup kendi halklarına karşı her türlü işkence ve zulmü yapanlara başka ne denebilir. Onlar hem Ruslar tarafından sevilmiyor hem Çeçen halkı tarafından. Onlar; Rusların Çeçenler arasına fitne sokması için kurduğu birliklerdir; ama bizim için işgalciler ne ise onlar da aynıdır. Yazık çok yazık. Hesap günü yakındır inşaallah...
Basın ve medyada Çeçenistan ile ilgili haberlere eskisi kadar rastlamamaktayız. Dünya genelindeki basın ve medyanın durumunu hepimiz biliyoruz. Fakat tarafsız ve İslami basında da eskisi kadar yer almamaktadır. Bunun sebebi sizce nedir? Bunu aşmak için ne tür bir çalışma içerisindesiniz?
Bu, İslam ve Küfür arasındaki bir savaştır. Bugün tüm basın ve enformasyon mekanizması İslam düşmanlarının elindedir. Müslümanlar bir medya ve enformasyon mekanizması kursa bile çalışmasına ve gerçekleri konuşmasına müsaade edilmemektedir. Müslümanların bunu anlamaları gerektiğini düşünüyorum. Kafkasya ve Çeçenistan meselesine gelince; Rusya elinde tuttuğu enerji kaynaklarını tüm dünyaya karşı şantaj aracı olarak kullanmaktadır. Devletlerarası çıkar ve siyasetlerden dolayı Müslüman ülkeler bile olan hadiselerden uzak durmakta.
Çeçenistan’a gelince Hazar havzasındaki petrollerden dolayı ülkeler anlaşmış bulunmaktadırlar. Yeni bir devletin ortaya çıkması halinde tüm hesaplarının alt üst olacağını biliyorlar. Onun içindir ki Kafkasya’da yeni bir oluşum ve devlete karşılar. Kendi çıkarları için de diğer ülkeler susmakta. Ortadoğu’daki savaşlar bile Hazar Havzasındaki petrol için yapılmaktadır. Hazar Denizindeki petrolün Ortadoğu petrolleri gibi üst seviyede satılması için ve Ortadoğu’daki petrolün akışını azaltmak için suni problemleri yaratarak savaşlar yapılmaktadır. Tüm bu problemlerin arkasında yahudi lobileri ve işadamları durmaktadır. Medya kuruluşları para kazanmak için kurulduklarından dolayı o lobiler ve işadamları onları istedikleri gibi yönlendiriyorlar. Hiç bir medya kuruluşun insan haklarıyla veya başka şeylerle ilgisi yoktur diye düşünüyorum. Tüm dünya medyası bu terörün arkasında kimin olduğunu gayet iyi bilmektedir. Ama medya patronlarının çıkarlarına ters geldiği için Çeçenistan’daki haberler verilmemekte veya taraflı vermektedirler. İslam, ancak insana değer ve özgürlük verebilir. İslam, tüm canlı varlığın gerçek değerini biçer ve haklarını verir. Sarhoşların ve kendi bilmezlerin çıkarmış oldukları kanunlar hiç bir adaleti sağlamaz.
Onun için bizler gerçeklerin anlatılması için kendi temsilcilerimizi gönderdik. Müslümanlarla bire bir buluşarak Kafkasya’daki gerçekleri anlatmaktayız. Müslümanlar birbirlerini anlarlar. Medya haberleri verse bile çarpıtıyorlar. Çeçenistan’da olan biten her şeyi temsilciler ve internette kurduğumuz siteler yoluyla herkes öğrenebilir.
Şehid Ebu Hafs’ın basına yansıyan mektubunda şöyle bir ibare geçmekte idi: “Bütün dünya bilsin ki mücadelemiz Çeçenistan’da yüreğimiz ise Kudüstedir.” Çeçenistan, işgal altında olamasaydı gidip Kudüs ve işgal altında olan diğer İslam toprakları için savaşır mıydınız? Bu durumda bile oralara giden Çeçen savaşçı var mı?
Ebu Hafs, Ensardan idi. Allah onun şehadetini kabul etsin. İyi bir mücahid, iyi bir komutan ve iyi bir Müslüman olduğuna hem dünyada hem de ahirette şehadet ederim. Cihadımıza gelen çok kardeşlerimiz var. Türkiye’den de var. Başka Müslüman topraklarından gelenler var. Hepinizden Allah razı olsun. Evet, Kudüs bizim için çok önemli üç mescitten bir tanesi. İlk kıblemiz. Yahudilerin yapmış olduğu zulmü biz bilmekteyiz. Filistinli kardeşlerimizin mücadelesini canı gönülden destekliyoruz. Savaş başlamadan önce maddi ve manevi yardımlarımız da olmuştu oradaki kardeşlerimize. Çeçenistan’daki kardeşlerimiz oraya gitmek için hazırlık yaparken ikinci Çeçen Rus savaşı başlamıştı. Ebu Hafs’ın dediği gibi mücadelemiz Çeçenistan’da yüreğimiz Kudüste. Ben buna katılıyorum. Bugün bizler burada mücadele vermekteyiz. Oradaki, buradaki diye bir kavram cihatta olmaz. Herkes Allah için çarpışmaktadır. Allah ise mekândan münezzehtir. Bugün çeçenistan’da savaş olmasa inanıyorum ki mücahidler Filistinli kardeşlerimize yardıma gideceklerdi. Çeçenistan’da şarkılarda bile Kudüs anlatılır. Bir gün hepimiz zafer gününü görürüz inşaallah
Dünya Müslümanlarına hassaten Türkiye’deki Müslümanlara mesajınız ne olacaktır?
Dünya Müslümanlarına şunu demek isterim: Uyanın artık. Uyanma zamanı geldi. Seslerinizi duyurun. Haklarınızı koruyun. Çok uyumayın, çok çalışın. Birlik ve beraberlik içerisinde olduğumuzda Allah’ın yardımı yakındır. Küfrün propagandasına inanmayın. Türkiye’deki kardeşlerimize ise şunu demek istiyorum: Sizin dualarınız ve maddi desteğinizi görmekteyiz. Tüm sıkıntılarınıza rağmen Çeçen kardeşlerinizi unutmadığınız için Allah sizlerden razı olsun. Bizim mülteci durumuna düşen kardeşlerimizi misafir olarak kendi ülkenizde kabul ettiğiniz için, onlara sahip çıktığınız için tüm Çeçen halkı adına sizlere teşekkür ediyorum. Bizlere dua edin. Peygamberimiz aleyhisselatu vesselam, ‘Dua Müslümanların en büyük silahıdır’ diye buyurmuştur. Bizler sizler için duacıyız siz de bizler için dua ediniz. İnşaallah bir gün tüm dünya Müslümanları zaferi göreceklerdir. O gün yakındır inşaallah. Esselamu Aleykum ve Rehmetullahi ve Berekatuh. Allah’a emanet olunuz.
Verdiğiniz bilgiler için Allah razı olsun. Allah yar ve yardımcınız olsun.
Kaynak: İnzar
17/02/2008
Asırlardır Rus zulmü altında inim inim inleyen Çeçenistan halkının temsilcisi ve Çeçenistan İçkeriya Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Dokko Umarov ile yaptığımız röportajı siz değerli okuyucularımıza sunuyoruz.
Şu anki Çeçen direnişi ve savaşta gelinen son nokta nedir?
Esselamu Aleykum ve Rehmetullahi ve Berekatuh.
Öncelikle Türkiye’deki Müslüman kardeşlerimizi selamladıktan sonra, bizleri unutmayıp maddi ve manevi desteklerde bulunduğunuz için Allah sizlerden razı olsun. Tüm dünya bizleri görmezden gelerek kendi kaderimize terketmişken Türkiyeli Müslüman kardeşlerimizin bizleri canu gönülden desteklediklerini öğrenmek bizlere güç vermektedir. İmanın gerçek gücü, Müslümanların birlik ve beraberlik içerisinde olmasıdır. Şimdi, Çeçenistan ve özellikle Kafkasya’da yıllardır devam eden cihadın son dönemine girildi diyebilirim. Çünkü saflar belli oldu. Küfrün zulmü son safhaya geldi. Mücahidlerin arasında birlik ve beraberlik tam manasıyla sağlandı. Artık tüm Kafkas Müslümanlarının beraber hareket etme zamanı geldiğini düşünüyoruz. Allah Subhanahu ve Teala daha iyi bilir; ancak cihadımız, mücadelemiz yükselerek devam etmektedir. Önce Allah’ın yardımıyla sonra dünyadaki Müslüman kardeşlerimizin yardımıyla devam da edecektir. Çeçenler, tarih boyunca Rus kâfirlerin zulmüne karşı Kafkas halklarıyla beraber hep mücadele etmişlerdir. Bugünkü savaş ilk değildir. Hepimiz bunun farkındayız ve sonuna kadar bu şanlı mücadelemizde devam edeceğiz. Mücahidler çok çalışıyorlar. Tüm maddi sıkıntılara rağmen ellerinden geldiğince Allah yolunda çalışıyorlar. Tüm Kafkasya’da yeni cepheler açmayı başardık ve bugün Rus askeri sadece Çeçenistan değil tüm Kafkasya’da rahat değildir. Bizler özgürlüğün bedelinin ne olduğunu bilen ve farkında olan insanlarız. İnşaallah Allah Subhanahu ve Teala bizlere zafer verecektir.
Rusya, son zamanlarda özellikle direnişin liderlerini hedef almaya başladı. Şamil Basayev, Aslan Mashadov, Abdulhalim Sadullayev gibi… Bu tür liderlerin kaybedilmesi mücadeleniz açısından bir sıkıntı yaratıyor mu?
Elhamdulillah. Allah, bizlerden en iyi kardeşlemizi şehid istiyor. Bizim aramızdan en iyileri şehid oldular. Tüm dünya bu yiğit insanları tanıyordu. Allah (cc), onları firdevs cennetiyle mükâfatlandırsın. Ama Kafkasya’daki cihad bir liderin ismi altında yapılmamaktadır. Her şey Allah için, Allah yolunda yapılmaktadır. Tabii ki kardeşlerimizin yokluğunu hissediyoruz. Onlar cihadımızın motoru idiler; ama Allah her şeyi gören ve bilendir. Bizler onlar gibi şehid olacağımız günleri bekliyoruz. Bizlerden sonra yeni Şamiller, yeni Aslanlar çıkacaktır, onda hiç şüphemiz yok. Bugün aramızdaki kardeşlerimiz iman dolu o yiğit insanların yanında yetiştiler. Onlar artık geri adım atmayacaklar. Biri şehid olursa Allah onun yerine on mücahidi vermektedir. Kafkasya sanki şüheda tohumlarıyla ekilmiş gibi. Her gün saflarımız mücahidlerle doluyor. İşte bu Allah’ın yardımı ve bereketidir.
Rusya’nın Çeçenistanda ki yerli işbirlikçileriyle kurduğu “Sever” adında askeri birimin adını basından duymaktayız. Bu birlik ve yerli işbirlikçilerin faaliyetleri hakkında bilgi verirmisiniz?
Aslında bu birlik hakkında veya işbirlikçiler hakkında konuşmak bile istemezdim; ama sizleri kırmamak için bir kaç şey söyleyebilirim. Onlar kendi halklarını, dinlerini, şereflerini satan insanlardır. Onlar münafıktırlar. Onlar için para herşey demektir. Ruslara köle olup kendi halklarına karşı her türlü işkence ve zulmü yapanlara başka ne denebilir. Onlar hem Ruslar tarafından sevilmiyor hem Çeçen halkı tarafından. Onlar; Rusların Çeçenler arasına fitne sokması için kurduğu birliklerdir; ama bizim için işgalciler ne ise onlar da aynıdır. Yazık çok yazık. Hesap günü yakındır inşaallah...
Basın ve medyada Çeçenistan ile ilgili haberlere eskisi kadar rastlamamaktayız. Dünya genelindeki basın ve medyanın durumunu hepimiz biliyoruz. Fakat tarafsız ve İslami basında da eskisi kadar yer almamaktadır. Bunun sebebi sizce nedir? Bunu aşmak için ne tür bir çalışma içerisindesiniz?
Bu, İslam ve Küfür arasındaki bir savaştır. Bugün tüm basın ve enformasyon mekanizması İslam düşmanlarının elindedir. Müslümanlar bir medya ve enformasyon mekanizması kursa bile çalışmasına ve gerçekleri konuşmasına müsaade edilmemektedir. Müslümanların bunu anlamaları gerektiğini düşünüyorum. Kafkasya ve Çeçenistan meselesine gelince; Rusya elinde tuttuğu enerji kaynaklarını tüm dünyaya karşı şantaj aracı olarak kullanmaktadır. Devletlerarası çıkar ve siyasetlerden dolayı Müslüman ülkeler bile olan hadiselerden uzak durmakta.
Çeçenistan’a gelince Hazar havzasındaki petrollerden dolayı ülkeler anlaşmış bulunmaktadırlar. Yeni bir devletin ortaya çıkması halinde tüm hesaplarının alt üst olacağını biliyorlar. Onun içindir ki Kafkasya’da yeni bir oluşum ve devlete karşılar. Kendi çıkarları için de diğer ülkeler susmakta. Ortadoğu’daki savaşlar bile Hazar Havzasındaki petrol için yapılmaktadır. Hazar Denizindeki petrolün Ortadoğu petrolleri gibi üst seviyede satılması için ve Ortadoğu’daki petrolün akışını azaltmak için suni problemleri yaratarak savaşlar yapılmaktadır. Tüm bu problemlerin arkasında yahudi lobileri ve işadamları durmaktadır. Medya kuruluşları para kazanmak için kurulduklarından dolayı o lobiler ve işadamları onları istedikleri gibi yönlendiriyorlar. Hiç bir medya kuruluşun insan haklarıyla veya başka şeylerle ilgisi yoktur diye düşünüyorum. Tüm dünya medyası bu terörün arkasında kimin olduğunu gayet iyi bilmektedir. Ama medya patronlarının çıkarlarına ters geldiği için Çeçenistan’daki haberler verilmemekte veya taraflı vermektedirler. İslam, ancak insana değer ve özgürlük verebilir. İslam, tüm canlı varlığın gerçek değerini biçer ve haklarını verir. Sarhoşların ve kendi bilmezlerin çıkarmış oldukları kanunlar hiç bir adaleti sağlamaz.
Onun için bizler gerçeklerin anlatılması için kendi temsilcilerimizi gönderdik. Müslümanlarla bire bir buluşarak Kafkasya’daki gerçekleri anlatmaktayız. Müslümanlar birbirlerini anlarlar. Medya haberleri verse bile çarpıtıyorlar. Çeçenistan’da olan biten her şeyi temsilciler ve internette kurduğumuz siteler yoluyla herkes öğrenebilir.
Şehid Ebu Hafs’ın basına yansıyan mektubunda şöyle bir ibare geçmekte idi: “Bütün dünya bilsin ki mücadelemiz Çeçenistan’da yüreğimiz ise Kudüstedir.” Çeçenistan, işgal altında olamasaydı gidip Kudüs ve işgal altında olan diğer İslam toprakları için savaşır mıydınız? Bu durumda bile oralara giden Çeçen savaşçı var mı?
Ebu Hafs, Ensardan idi. Allah onun şehadetini kabul etsin. İyi bir mücahid, iyi bir komutan ve iyi bir Müslüman olduğuna hem dünyada hem de ahirette şehadet ederim. Cihadımıza gelen çok kardeşlerimiz var. Türkiye’den de var. Başka Müslüman topraklarından gelenler var. Hepinizden Allah razı olsun. Evet, Kudüs bizim için çok önemli üç mescitten bir tanesi. İlk kıblemiz. Yahudilerin yapmış olduğu zulmü biz bilmekteyiz. Filistinli kardeşlerimizin mücadelesini canı gönülden destekliyoruz. Savaş başlamadan önce maddi ve manevi yardımlarımız da olmuştu oradaki kardeşlerimize. Çeçenistan’daki kardeşlerimiz oraya gitmek için hazırlık yaparken ikinci Çeçen Rus savaşı başlamıştı. Ebu Hafs’ın dediği gibi mücadelemiz Çeçenistan’da yüreğimiz Kudüste. Ben buna katılıyorum. Bugün bizler burada mücadele vermekteyiz. Oradaki, buradaki diye bir kavram cihatta olmaz. Herkes Allah için çarpışmaktadır. Allah ise mekândan münezzehtir. Bugün çeçenistan’da savaş olmasa inanıyorum ki mücahidler Filistinli kardeşlerimize yardıma gideceklerdi. Çeçenistan’da şarkılarda bile Kudüs anlatılır. Bir gün hepimiz zafer gününü görürüz inşaallah
Dünya Müslümanlarına hassaten Türkiye’deki Müslümanlara mesajınız ne olacaktır?
Dünya Müslümanlarına şunu demek isterim: Uyanın artık. Uyanma zamanı geldi. Seslerinizi duyurun. Haklarınızı koruyun. Çok uyumayın, çok çalışın. Birlik ve beraberlik içerisinde olduğumuzda Allah’ın yardımı yakındır. Küfrün propagandasına inanmayın. Türkiye’deki kardeşlerimize ise şunu demek istiyorum: Sizin dualarınız ve maddi desteğinizi görmekteyiz. Tüm sıkıntılarınıza rağmen Çeçen kardeşlerinizi unutmadığınız için Allah sizlerden razı olsun. Bizim mülteci durumuna düşen kardeşlerimizi misafir olarak kendi ülkenizde kabul ettiğiniz için, onlara sahip çıktığınız için tüm Çeçen halkı adına sizlere teşekkür ediyorum. Bizlere dua edin. Peygamberimiz aleyhisselatu vesselam, ‘Dua Müslümanların en büyük silahıdır’ diye buyurmuştur. Bizler sizler için duacıyız siz de bizler için dua ediniz. İnşaallah bir gün tüm dünya Müslümanları zaferi göreceklerdir. O gün yakındır inşaallah. Esselamu Aleykum ve Rehmetullahi ve Berekatuh. Allah’a emanet olunuz.
Verdiğiniz bilgiler için Allah razı olsun. Allah yar ve yardımcınız olsun.
Kaynak: İnzar