Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Giden sensin gelen biziz amerika... (1 Kullanıcı)

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
8891134.jpg


İNGİLİZ KATİLLERİN HEPSİ KAFAYI YİYOR...
Binlerce eski asker hapiste




A.A. 26 Eylül 2009



İngiltere'de binlerce eski askerin adli kovuşturmaya uğrayarak hapishaneye girdiğini ortaya çıktı.

Hapishane çalışanları sendikası Napo'nun bir raporuna göre, Brintanya'da hapishanelerdekilerin yüzde 10'unu eski askerler oluşturuyor.

Çalışmaya göre, çoğunluğu Irak, Afganistan, Bosna-Hersek ve Kuzey İrlanda'da çatışma bölgelerinde görev yapan yaklaşık 8 bin 500 eski asker, halen Britanya hapishanelerinde bulunurken, şartlı tahliye edilenler ya da halen gözaltında olanlarla bu sayı yaklaşık 20 bini buluyor.

Napo'nun çalışmasında, bu eski askerlerin çoğunun kronik alkol bağımlılığı ya da uyuşturucu bağlantılı sorunları ve travma sonrası stres bozukluğu rahatsızlığı bulunduğuna işaret edildi.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
280920091126042819156_2.jpg

İngiliz generalden Afganistan istifası
Independent Gazetesi, Afganistan'daki savaşın gidişatını sert şekilde eleştiren bir generalin İngiliz ordusundaki görevinden istifa ettiğini duyurdu.
Haberde, Afganistan'daki görev süresinin dolmasının ardından ülkeye geri dönen general Andrew Mackay'ın 'hükümetin askerlere verdiği desteği yetersiz bulduğu' ve yine hükümetin Afganistan politikasının net olmamasından da yakındığı bildiriliyor.

Mackay'in orduda geleceği parlak olarak görülen generallerden olduğunu vurgulayan Independent, generalin Afganistan'da Musa Kale kasabasının Taliban güçlerinden geri alındığı operasyon sırasında Afgan, Amerikan ve İngiliz güçlerine komutanlık yaptığını aktarıyor.

İNGİLTERE'Yİ SARSAN SKANDALIN AFGANİSTAN BAĞI

Gazetedeki bir başka haberde, yaz aylarında İngiltere siyasetini sarsan ve bir dizi istifaya neden olan 'milletvekillerinin masraf listesi skandalı'nın basına sızmasında, hükümetin Afganistan'da savaşan askerlere yeterli teçhizat sağlamamasının etkili olduğu bildiriliyor.

Başbakan Gordon Brown'ın 'son 20 yılın en büyük parlamento skandalı' olarak nitelediği olayı ortaya koyan belgeler haftalarca tefrika edilmişti.

Gazete, belgeyi sızdıran kişinin aktarımıyla atlatma haberin öyküsünün ayrıntılandırıldığı bir kitabın yayımlandığını, bu kitapta da belgelerin sızdırılmasının arka planında yaşananların yer aldığını yazıyor.

İddiaya göre, yüzbinlerce sayfayı bulan belgeleri işlemekle görevli kişiler arasında askerler de bulunuyordu.

Bu askerler, silah arkadaşları bütçe darlığı nedeniyle yetersiz teçhizat ve malzemeyle savaşırken, milletvekillerinin en küçük harcamalarını bile, üstelik bazılarını yasalara aykırı bir şekilde devlete fatura ettiklerini görünce öfkeye kapıldı.

Sonunda da bu bölümde çalışanlardan bir kişi belgeleri basına sızdırınca skandal patladı.

Kaynak: TRT
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
ABD İtirafı:İsyan Büyüyor Başarıyı Garanti Edemem!
Amerikalı General McChrystal, Afganistan'daki isyanın büyüdüğünü ve askeri harekatın başarısının garanti edilemeyeceğini söyledi.
Amerikalı General McChrystal, Afganistan'daki isyanın büyüdüğünü ve askeri harekatın başarısının garanti edilemeyeceğini söyledi.

Afganistan'daki ABD ve NATO güçlerinin komutanlığını yürüten Amerikalı General Stanley McChrystal, Afganistan'daki isyanın büyüdüğünü ve buradaki askeri harekatın başarısının garanti edilemeyeceğini söyledi.

McChrystal, Londra'da katıldığı bir toplantıda yaptığı konuşmada, Afganistan'daki durumu ciddi olarak niteleyerek, "Ne başarı ne de başarısızlık kesin olarak öngörülebilir" dedi.

ABD Başkanı Barack Obama, Washington'ın yeni Afganistan stratejisini belirlemek için üst düzey danışmanlarıyla değerlendirmelerini sürdürüyor. Obama, yeniden geniş kapsamlı bir strateji değerlendirmesi yapıncaya kadar Afganistan'a daha fazla asker gönderme konusunda karar almayacağını bildirmişti.

General McChrystal daha önce, daha fazla asker gönderilmesini de içeren "önemli bir strateji değişikliği" olmazsa Afganistan'da büyük olasılıkla başarısız olunacağı görüşünü dile getirmişti. Amerikalı savunma yetkililerine dayanarak, McChrystal'ın Afganistan'a 30-40 bin asker daha gönderilmesini beklediği yönünde haberler çıkmıştı.

ABD'nin Afganistan'da halen 60 binden fazla askeri bulunuyor.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
eyk-50-000-DOLAR-ERNEST-HEMINGWAY-1964__9721307_0.jpg

Müjde: Dolar Öldü!
Petrol zengini Körfez ülkelerinin, petrol ticaretinde ABD dolarının yerini alacak para sepeti konusunda, Rusya, Çin, Japonya ve Fransa ile gizli görüşmeler yürüttüğü belirtildi.

ABD dolarının yerini alacak para sepetinde Çin yuanı, avro ve Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar'ın dahil olduğu Körfez İşbirliği Konseyi'ndeki ülkelerin planladığı yeni para birimi bulunduğu belirtilen haberde, "Bu plan üzerinde çalışmak için Rusya, Çin, Japonya ve Brezilya maliye bakanları ve merkez bankaları başkanları zaten gizli toplantılar yapıyor. Bu, petrolün bundan böyle dolardan fiyatlandırılmayacağı anlamına gelecek" denildi. Haberde, Fransa'nın da bu görüşmelere katıldığı kaydedildi. Haberde, ABD'li yetkililerin bu toplantılardan haberdar olduğu, ancak ayrıntıları bilmediği ve "bu uluslararası dalavereyle mücadeleye hazır olduğu" da ifade edildi.
Birçok Arap ülkesi, kendi para birimlerini dolara sabitlemiş durumda.
Petrol ticaretinde ABD dolarının yerine başka para birimlerinin kullanılması konusu son yıllarda tartışılırken, ekonomistler, bunun kısa sürede olacağına ihtimal vermiyor.
Commonwealth Bank of Australia'dan ekonomist David Moore, "Bu tür tartışmalardan somut sonuçlar çıkacağını göreceğimizi düşünmüyorum, çünkü dolar zayıf olduğunda bile bu emtiaların değerinin gerçek değerinden az olduğu anlamına gelmiyor. Gerçekte, dolar zayıfladığı zaman, emtia fiyatları yüksek oranda artma eğilimi içinde oluyor" dedi.
İran, birkaç yıl önce petrol ihracatının büyük bölümünü avro başta olmak üzere dolar dışındaki para birimlerinden yapmasına rağmen, petrolünün gerçek fiyatı halen dolar üzerinden belirleniyor.
Bu arada, haber üzerine, ABD doları önemli para birimleri karşısında değer yitirdi.
Dolar karşısında yüzde 0,5 değer kazanan avro 1,4662 dolar seviyesinden 1,4722 dolar seviyesine çıktı. İngiliz sterlini de dolar karşısında yüzde 0,4 artarak, 1,5991 dolar oldu. Dolar ayrıca 89,40 yenden 89.00 yene geriledi.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Pakistan'da artan Anti-Amerikancılık
ABD'nin Pakistan'daki etkisini ve varlığını arttırması bu ülkeye yönelik tepkileri tırmandırken, anti - Amerikancılığın hızla yükselmesine yol açıyor.
New York Times gazetesinde ise Amerika Birleşik Devletleri'nin Pakistan'daki etkisini ve varlığını arttırmasının bu ülkeye yönelik tepkileri tırmandırdığı ve anti - Amerikancılığın hızla yükseldiği yorumu yapılıyor.

Gazetenin konuya ilişkin yorum - haberi şöyle:
"Pakistan ve Afganistan'da El Kaide ve Taliban'la mücadeleyi dış politikasının öncelikleri arasına koyan Obama yönetiminin Pakistan'a parasal yardımını, büyükelçilik faaliyetlerini arttırması ve bu ülkede bulunan Amerikalı şirketlerin sayısının gün be gün artması zaten sıkıntıda olan ilişkileri daha da zora sokuyor.

Geçen hafta Amerikan Kongresi'nden çıkan bir buçuk milyar dolarlık yardım karşılığında Washington, Zerdari yönetiminden Taliban'a yönelik desteğin kesilmesini istiyor. Aynı zamanda Pakistan ordusunun siyasete karışmaması ve demokratikleşme de talep ediliyor.

Buna karşılık Pakistan ordusunda ve özellikle ordunun komuta kademesinde Amerikanın ortaya koyduğu ve hükümetin kabul ettiği koşullara tepkiler artıyor.

Amerikalılar ise yüzlerce kişinin çalıştığı büyükelçiliğin ve güvenlik alanındaki varlığının akan yardımların denetlenmesinde gerekli olduğunu savunuyor.

Amerika Birleşik Devletleri, özel sektör temsilcilerinin de faydalanabileceği ve bin kişiyi barındıracak yeni bir büyükelçilik binası inşa etmeyi de planlıyor.

Adının açıklanmasını istemeyen Pakistanlı üst düzey yetkililer, "Amerikalılar sanki Irak ve Afganistan'daymış gibi hareket ediyor. Bu da halkta hassasiyet yaratıyor" yorumunu yapıyor.

Pakistan'da büyük ihaleler alan bazı Amerikalı şirketler, Pakistanlılardan kendi özel güvenlik birimlerini kuruyor. Pakistanlı askeri ve istihbarat yetkilileri bu tarz şirketlerin Pakistan'daki mevcut güvenlik yapısına ek olarak bir ikincil yapı vücuda getirildiği yönünde endişelere sahip...

Öte yandan, Amerikan yönetiminin sadece Pakistan'a tehdit oluşturan değil, Afganistan'daki direnişe destek veren Taliban üyelerinin üzerine gidilmesi yönünde baskı kurması da gerginliği arttıran bir başka etmen...

Bu çerçevede, Amerikan ordusunun insansız uçaklarla Pakistan'ın Afganistan sınırındaki Taliban kamplarına yönelik saldırıları, Pakistan Genelkurmay Başkanı'nın bile açıktan tepki göstermesine yol açıyor.

Pakistan'da pekçok gözlemci Zerdari yönetiminin 1 buçuk milyar dolar karşılığında ülkesinin egemenliğinden büyük fedakarlıkta bulunduğu yorumunu yapıyor..."

Kaynak: TRT
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Papazlar "ABD askerleri delirecek"
Afganistan'da bulunan iki ABD'li papaz askerlerin sık sık neden ülkede olduklarını sorguladığını söyledi.

Afganistan'daki ABD birliklerinde dokuz aydır görev yapan iki papaz, İngiliz Times gazetesine konuştu.NTV'nin haberine göre vaiz Jeff Masengale ve Sam Rico, Afganistan'daki Amerikan askerlerinin depresyonda ve hayal kırıklığna uğramış durumda olduğunu söyledi.

İki din adamı Kabil'deki askeri karargahtan verdikleri röportajda askerlerin psikolojisini şöyle özetledi: "Birçok asker hayatlarını nafile bir görev için riske attıklarını ve Afgan halkının kendilerine yardımcı olmak için hiçbir şey yapmadığını söylüyor. Çoğu depresyon ve umutsuzlukla boğuşuyor ve sadece ailelerine geri dönmek istiyorlar."

BU SAVAŞI SONA ERDİRMEK İÇİN NE YAPMALIYIZ

İki vaiz, hiç görülmemiş oranda askerin kendilerine yardım istemek için geldiklerini söylüyor:

"Çok sert görünen adamlar bile, bu çadırdan mabede gelip diz çöküyor. Net bir ilerleme ve amaç görememeleri onları büyük hayal kırıklığına sürüklüyor. En büyük sorular, 'Bu savaşı sona erdirmek için ne yapmalıyız? Birini mi yakalamalıyız? Bir hedefe mi saldırmalıyız?' 'Taliban'ı durdurmak' cevabı ise onları tatmin etmiyor, çünkü bunun neredeyse imkansız göründüğünü söylüyorlar."

TEK İSTEKLERİ EVE CANLI DÖNMEK

Askerlerin Afganistan'da bulunma isteklerini kaybettiklerini söyleyen vaizler, onların tek amacını şöyle özetliyor:

"Askerlerin tek istedği canlı bir şekilde evlerine, çocuklarına, eşlerine dönebilme ve hayatını burada kaybeden arkadaşlarını aileleri ile buluşmak". Kendilerinin de burada büyük stres altında olduğunu belirten vaizler, mücadele için birbirlerinden güç aldıklarını söylüyorlar.

NEDEN BURADA OLDUĞUMUZU BİLMİYORUM

Times muhabiri, konuştuğu bazı Amerikan askerlerinin görüşlerine de yer veriyor.

20 yaşındaki Raquime Mercer hislerini şöyle anlatıyor: "Kaybolmuş durumdayız. Neden burada olduğumuzdan tam olarak emin değilim. Eğer burada yaralanacaksam veya öleceksem net bir amaca ihtiyacım var."

37 yaşındaki çavuş Christopher Hughes, altı arkadaşını kaybetmiş ve iki kez bombalı saldırıdan kurtulmuş. Kendisine, "Bu görev gerçekten değerli mi?" diye sorulduğunda şöyle cevap veriyor: "Eğer görevin ne olduğunu bilseydim bu soruya cevap verebilirdim, ama bilmiyorum. Burada işlerin iyi gittiğini düşünen tek askerler ofiste çalışanlardır."

DIŞARI ÇIKMAYA KORKUYORLAR

Birliğin ruh sağlığından sorumlu çavuş Erika Cheney de askerlerin durumundan endişeli:

"Yorgun, hayal kırıklığına uğramış ve korkmuş durumdalar. Birçoğu dışarıya çıkmaya korkuyor."

Karargahlarda uykusuzluk ve öfke nöbetlerinin sıklıkla yaşandığı söyleniyor. Ruhsal durumu dışarıdaki görevlere dayanmalarına el vermeyen kişiler ise masa başı işlere yönlendiriliyor.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Afganistan'da üç ABD helikopteri düştü: 14 ölü
Afganistan'da iki ABD helikopteri havada çarpıştı, bir başka helikopter de düştü
Afganistan'da ABD ordusuna ait iki helikopterin havada çarpışması sonucu 4 Amerikan askeri öldü, ikisi yaralandı. Ülkenin güneyinde düşen bir başka ABD helikopterinde ise 10 askerin öldüğü kaydedildi.
Amerikan askeri yetkililerince, ''ülkenin güneyinde bu sabah meydana gelen olayın düşman ateşinden kaynaklandığının düşünülmediği'' belirtildi.
Konuya ilişkin detaylı bilgi verilmezken, kazayla birlikte, ülkede Ekim ayında ölen Amerikan askerlerinin sayısı da 40'a aştı.
Yetkililer, ayrıca uluslararası barış gücünün ülkenin batısında sürdürdükleri bir operasyon sırasında da bir helikopterin düştüğünü kaydettiler. Düşen helikopterde bulunan 10 askerin öldüğü kaydedildi, ancak bu helikopterin düşüş nedeni konusunda da bilgi verilmedi. Bu olayda 12 Amerikalı ve 14 Afgan da yaralandı.
Taliban, Amerikan helikopterlerinden birini, kendisinin düşürdüğünü öne sürdü.
Afganistan'dan gelen bu haberler bölgedeki durumun NATO adına vehametini tekrar gündeme getirdi. Helikopterlerin düşüş sebebi ile uluslar arası güç sözcüsünün daha fazla bilgi vermemesi de kafalarda soru işareti bıraktı.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com

Amerikan İşgal Ordusu Darmadağın Oluyor
Taliban savaşçıları karşısında üst üste ağır darbeler alan Afganistan işgalcisi Amerikan güçleri dün aldığı ağır yenilginin ardından bugün 10 askerini daha kaybetti
Taliban savaşçıları karşısında üst üste ağır darbeler alan Afganistan işgalcisi Amerikan güçleri dün aldığı ağır yenilginin ardından bugün de 10 askerini kaybetti.

Amerikan işgal güçleri sözcüsü Todd Vician tarafından yapılan açıklamada Taliban savaşçılarının Afganistan’ın güneyinde gerçekleştirdikleri iki ayrı bombalı operasyon sonucunda Amerikan zırhlılarını havaya uçurduğu, her iki operasyonda toplam 10 Amerikan askerinin öldürüldüğü ve çok sayıda askerin de yaralandığı bildirildi.

Hastaneye kaldırılan yaralıların akibeti hakkında ise henüz bir açıklama yapılmadı.

11 Eylül eylemlerini bahane ederek Afganistan ve Irak’ı işgal eden Amerika’nın Kasım 2004 tarihinde Felluce’ye yaptığı saldırılar sırasında 137 askerini kaybettiği büyük bozgundan sonra ikinci büyük bozgununu Ekim 2009’da Afganistan’da almış oldu.

Amerika bütünüyle yasa boğuldu

Amerikan işgal güçlerinin Afganistan’da iki gün içinde en ağır kayıplarını vermiş olması Amerika’yı derinden yasa boğdu.

Amerikan deniz subayı Albay Jane Campbell Amerikan kayıplarının hızlı bir şekilde artmasının Amerika’yı şoka soktuğunu itiraf ederek “bu denli ağır kayıplar vermek bu kahraman askerlerimizle birlikte hizmetet olanlar gibi onların aileleri için de gerçekten çok zor bir durum. Kalbimiz ve dualarımız bu aileler ve kayıplarının yasını tutan dostlarımız ile birlikte” dedi.

Taliban savaşçıları dün bir Amerikan helikopterini düşürerek içlerinde 3 tane özel ajanın da bulunduğu 10 Amerikan askerini öldürürken, 2 Amerikan helikopterinin “çarpışarak” düşmesi sonucu 4 Amerikan askeri ölmüş, her iki olayda çok sayıda Amerikan askeri de yaralanmıştı.

İSRA HABER
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
ABD Kendi Topraklarında Saldırı Şok'unu Yaşıyor!
Amerika'nın Texas Eyaletindeki Askeri Üste Meydana Gelen Saldırının Faili olan Müslüman Amerikalı Yakalandı.
Amerika'nın Texas eyaletindeki askeri üste meydana gelen saldırının faili yakalandı.

Amerikalı yetkililer, zanlının Müslüman olduğunu açıkladı; ancak ülkedeki Müslüman toplumunu, olayı gerçekleştiren kişinin Müslüman olması dolaysıyla gelecek tepkilerden korkuyor.

Ford Hood askeri üssünde dün yerel saat ile 13.30'da meydana gelen saldırıda 12 kişi öldü, 31 kişi de yaralandı. Önceleri 3 saldırgan olduğu iddia edilse de sonradan olayın tek failinin 39 yaşındaki orduda psikiyatrisi olarak çalışan Nidal Malik Hasan olduğu açıklandı.

Saldırganın Amerikan doğumlu olduğu, geçen Temmuz ayında Virginia'daki askeri hastaneden Ford Hood'a tayin edildiği belirtildi. Hasan'ın Irak'a gönderilmek istendiğini ancak buna karşı çıktığı için böyle bir olayı gerçekleştirdiği iddia ediliyor.

Hasan'ın bir kuzeni ise Fox News'e yaptığı açıklamada, askerlerin saldırganın Müslüman adı ve etnik kökeni ile dalga geçtiğini söyledi. Saldırganın bunu yargıya taşıdığı ve başka bir kamu kuruluşuna atanmasını istediği; ancak halen mahkemenin devam ettiği açıklayan Hasan'ın kuzeni, saldırı dolaysıyla şok olduklarını ifade etti. Akşam saatlerinde yapılan açıklamada, öldüğü bildirilen Filistin kökenli Hasan'ın daha sonra yaşadığı ve müfettişlere konuşmadığı bildirildi.


ABD Başkanı Barack Obama, yaptığı açıklamada, olayı 'korkunç ve trajik' olarak nitelendirdi. Obama, "Bu kahraman Amerikalıları, denizaşırı ülkelerde kaybetmek yeteri kadar zor bizim için. Fakat Amerika topraklarındaki bir askeri üste saldırıya uğramaları korkutucu." diye konuştu.

MÜSLAMANLAR 'İNTİKAM' SALDIRILARINDAN KORKUYOR
Amerikan-İslami İlişkiler Konseyi Sözcüsü İbrahim Hooper, olayı duyar duymaz bir kınama açıklaması hazırladıklarını; ancak yayınlamak için beklediklerini belirterek, "Bir Müslüman ismini görür görmez, bu açıklamayı yayınladık. O zamana kadar, olaya bir Müslümanın karışmış olmaması için dua ediyorduk." dedi. Olayın Amerika'daki Müslüman topluma yönelik olumsuz yansıması olmasından korktuklarını ifade eden Hooper, camilere ve Müslümanlara saldırılar yapılmasından endişe ettiklerini söyledi. Hâlihazırda tehdit içeren e-maillerin gönderilmeye başlandığını kaydeden Hooper, sadece Müslümanlar değil, türban takan Sihlerin de saldırıya uğramasının söz konusu olduğunu söyledi.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
F08070311.jpg


JAPONLAR AMERİKAYI KOVALADI...
9207343.jpg





Japonlardan ABD'ye 'üs' protestosu






ABD'nin askeri üssünü Japonya'da daha fazla istemeyen binlerce kişi Obama'nın bu ülkeye gelecek hafta yapacağı ziyaret öncesi dev bir gösteri yaptı.



PROTESTO'DAN RENKLİ GÖRÜNTÜLER



ABD Başkanı Barack Obama 15 Kasım'dan itibaren Asya turuna çıkıyor. Obama bu çerçevede Japonya'yı da ziyaret edecek. Ancak Obama'nın ziyareti öncesi iki ülke ilişkilerini geren bir gelişme yaşandı. Japonların büyük çoğunluğu ABD'nin Okinawa adasındaki askeri üssünün kaldırılmasını istiyor. Protesto gösteri yapan binlerce kişi üssün yeniden inşa edilmesi ve süresinin uzatılmasına karşı çıkmak için eylem yaptı.


Gelecek hafta Asya ziyaretine başlayacak olan ABD Başkanı Obama, Çin ile tırmanan ticari gerginliğin ardından Japonya'da gerçekleştirilen protesto ile iyice gerildi.


Tokyo'nun bin 600 km güney batısında bulunan Okinawa adasındaki Ginowan'da bir araya gelen onbinlerce Japon, ABD'nin bölgedeki operasyonları için önemli olan Futenma Hava Üssü'nün kapatılması yönünde protesto gösterisi yaptı


YOĞUN KATILIMLI PROTESTO


Oldukça sıcak bir havada gerçekleştirilen gösteriye onbinlerce insan katılırken, bazı protestocular hasır şapkalarına "ABD'nin üssünü yeniden inşa etmesine karşı çıkın" diye yazdı. Bazı göstericiler ise "Askeri üs istemiyoruz" ve "Nükleer üslerinizi" kaldırın pankartları taşıyarak inşa edilmek istenen yeni üsse tepkilerini dile getirdiler.


DİPLOMATİK İLİŞKİLER GERİLDİ


Ginowan'daki üs ABD ordusunun bölgedeki lojistik faaliyetleri için büyük önem taşıyor. Okinawa adası ise Japonya'da bulunan 47 bin ABD askerinin yarısını barındırıyor.

ABD'nin bölgedeki en önemli askeri üssünü yeniden inşa etme isteğinin Japonlar tarafından büyük bir direnişle karşılaşması ABD-Japonya ilişkilerini gerdi. ABD Başkanı Obama'nın çözmesi geren konular listesine askeri üs de eklenmiş oldu.

F08070640.jpg
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
140 ABD askeri intihar etti
Amerikan ordusunda yıl başından bu yana 140 kişinin intihar ettiği bildirildi.
General Peter Chiarelli, basın toplantısında, "Bu yıl 140 intihar vak'ası tespit edildi. Bu sayı geçen senenin toplam intihar vak'asına denk. Yıl sonuna daha 1,5 ay var. 2009 bu bakımdan rekor sayıda intihar vak'asına sahne olabilir" dedi.

Askeri yetkililer pek kabul etmese de, Irak ve Afganistan'a dönüşümlü olarak yapılan sevkıyat, Amerikan askerleri arasındaki intihar sayısının artmasında en önemli etmen sayılıyor. Alkol, uyuşturucu ve hap kullanımının artması da diğer etmenler olarak sıralanıyor.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
amarika-gemi.jpg

ABD'li askerlere meydan dayağı
İzmir'in Alsancak Semti'nde ABD'li askerlerin kafasında şişe kırdılar,Yumurta atıp yanki go home diye bağırdılar.Olay karşısınd aConiler adeta şok oldu!
İzmir'in Alsancak Semti'nde, Irak'tan dönerken 3 bin 500 personeli ile kente uğrayan ABD savaş gemisi 'USS Bataan'da görevli askerlerden 25 yaşındaki Seth Aaron Yates, eğlence dönüşü tartıştığı kimliği belirsiz bir kişinin başına bira şişesiyle vurması ile yaralandı. Hastaneye kaldırılan Yates, yapılan tedavisinin ardından kendi isteğiyle hemen ayrıldı.

Irak'taki görevlerini tamamlayıp ABD'ye dönmek üzere yola çıkan ve geçen pazartesi günü İzmir'e demirleyen 'USS Bataan' adlı gemide bulunan 3 bin 500 asker, gece geç saatlere kadar kentte eğlenmeyi sürdürdü.



Saat 01.30 sıralarında Gündoğdu Meydanı ile Cumhuriyet Bulvarı'nın kesiştiği yerde, eğlenceden dönen Amerikalı askerler ile kimliği belirsiz kişiler arasında tartışma çıktı.

Bir grup arkadaşı ile gece geç saatlere kadar içki içen Amerikalı asker Seth Aaron Yates, aldığı alkolün de etkisi ile bazı kişilerle tartıştı. Tartışmanın büyüyüp kavgaya dönüşmesi üzerine, başına bira şişesiyle vurulan Yates yaralandı.

Amerikalı askerin kanlar içerisinde kaldığını gören çevredekiler, durumu polis ve sağlık ekiplerine bildirdi. Gelen sağlık ekipleri, Amerikalı askere ilk müdahaleyi yaptı. Polislere nasıl yaralandığı konusunda açıklama yapmayan Seth Aaron Yates, ambulansla Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Hayati tehlikesi bulunmayan Yates, yapılan tedavi ardından kendi isteğiyle hastaneden ayrıldı. Yaralanmasıyla ilgili olarak kimseden şikayetçi olmayan Yates'in karakolda ifade de vermediği bildirildi.

ÖNCE BİRA ŞİŞESİ SONRA YUMURTA

İzmir'de, Türkiye Komünist Partisi İzmir İl Örgütü, kente gelip Alsancak Limanı'na üç günlüğüne demirleyen, içinde 3 bin 500 askerin bulunduğu 'USS Bataan' adlı gemiyi protesto etti. Grup, yürüyüş sırasında bir eğlence yerinde oturan ABD'li askerlere yumurta atınca arbede yaşandı. Kargaşa, polisin araya girmesiyle büyümeden önlendi.


Dün, akşam saatlerinde Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi girişinde toplanan TKP İzmir İl Örgütü üyeleri, ellerindeki döviz ve attıkları sloganlarla ABD'yi ve kente gelen askerlerini protesto etti. Grup adına yapılan açıklamada, "3 bin 500 işgalci ABD askeri İzmir Limanı'na demirlemiş bulunuyor.

Afganistan ve Irak'taki işgal ve katliam görevlerini layıkı ile yerine getirmenin huzuruyla İzmir'de birkaç gün stres atacakları söyleniyor. Ülkemizi bir sömürge eyaleti kertesine indiren, gücünün, kaynağının ABD emperyalizmi olduğunu belirtmekten çekinmeyen AKP iktidarı, piyasacı ve tüccar zihniyetinin tüm çıplaklığı ile halkımızın onurunu hiçe saymaktadır.

YANKEE GO HOME
ABD'nin jandarması olarak Afganistan ve Irak'ta görev almayı büyük Osmanlı diye pazarlarken, ülkemizin topraklarını da işgalci yankee'lere tüm edepsizliklerini giderecekleri eğlencelik mekanlar olarak sunmaktan çekinmemektedir. Yalnız ABD ve işbirlikçisi AKP iktidarının yanıldığı bir nokta var. Bu topraklarda emperyalizme ve işgalcilere karşı onuruna ve bağımsızlığına sahip çıkan yurtsever, ilerici, devrimci ve antiemperyalist irade vardır. Yankee'lerin dolarları İzmirlilerin onurunu satın alamaz. İşgalciler her zaman kaybeder. Yankee Go Home" denildi. Grup, daha sonra ellerindeki meşalelerle cadde de yürüyüşe geçti.


YUMURTA ATTILAR

Çevik Kuvvet timlerinin oluşturduğu koridor da yürüyen grup, caddenin ortasında bir eğlence yerinde oturan ABD'li askerleri gördü. Gruptakilerden bazıları ceplerinden çıkardıkları yumurtaları, ABD'li askerlere attı. ABD'li askerlerden de bazıları eğlence yerinin içine kaçarken, bazıları ise tepki göstermedi. Yaşanan arbede, polislerin araya girmesiyle büyümeden önlendi. Bir süre daha slogan atan grup, dağıldı

 

_SeNaToR_

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
25 Ağu 2008
Mesajlar
1,220
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Tağutun Köpekleri hemen korumaya geçmiş Müslüman katillerini.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
18-11-2009-32217-asker2.jpg


İzmir’de ABD askeri kepazeliği

ABD'nin en büyük helikopter ve amfibi hücum gemilerinden biri İzmir Limanı’na demirledi. İzmir sokaklarında uyuşturucu, kadın ve içki arayışında kepazelik örnekleri sergilendi.

ABD’nin en büyük helikopter ve amfibi hücum gemilerinden biri olan USS Bataan 3 bin 500 askeri ile İzmir Alsancak Limanı’na demirledi. ABD askerleri İzmir’de üç günlük mola verirken, kentte kendini kaybeden askerler sokaklarda kadınlara sarkıntılık etmekten rahatça uyuşturucu arayıp sormaya kadar her türlü kepazeliğe imza attı. İzmir’de esnafın bir bölümü “ekonominin gelişmesi için” her şeye gözünü yumarken, TKP üyeleri ve dostları yaptıkları bir eylemle ABD askerlerini yumurta yağmuruna tuttular.

USS Bataan’ın yolculuğu

1997 yılından bu yana Amerikan donanmasında bulunan USS Bataan (LHD 5) gemisi ABD'nin Irak ve Afganistan'ı işgalinde yer aldı. Gemi 5 M1 tankı, 25 hafif amfibik silah, 8 top, 68 askeri araç, 10 lojistik konteynır, 12 gece görüşlü helikopter, 4 deniz helikopteri, 6 hücum uçağı, 3 yardımcı helikopter, 4 süper kobra helikopterle dev bir savaş üssünü andırırıyor. Gemideki 3 bin 500 ABD askeri dönüşümlü olarak İzmir’e iniyor.

Perşembe sabahına kadar İzmir’de kalacak ABD askerleri sokaklara dökülerek, insanlara rahatlıkla uyuşturucu ve fuhuş yapmak üzere kadın aradıklarını söylediler.
wol_error.gif
Resmi tam görebilmek için buraya Tıkla
abd-2.jpg


Savaş gemisinden CHP’li Belediyeye ziyaret

İzmir’i “stres atmak için” kullanan ABD gemisinden sorumlu komutan ve kaptanlar, CHP’li İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne ‘nezaket ziyaretinde’ bulunmayı ihmal etmediler. Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Dr. Sırrı Aydoğan, 22. Deniz Piyade Seferi Birlik Komutanı Albay Gareth Brandl, Phibron 2 Görev Kuvvet Komodoru Kaptan Deniz Albayı Paul McEnroy, Gemi Komutanı Kaptan Albay Sam Howard’ı makamında ağırladı. Brandl ziyaretinde İzmir’i çok beğendiklerini dile getirirken, Başkanvekili Aydoğan Brandl’a İzmir’in eski görüntüsünü içeren bir fotoğraf verdi. Brandl da Aydoğan’a USS Bataan gemisinin fotoğrafını hediye etti.

Belediye memnun, esnaf memnun, polis memnun

İşgalci ABD’nin askerlerinin İzmir’e çıkarma yapmasının ardından skandal denebilecek görüntüler ortaya çıktı. ABD askerlerinin kente inmesiyle birlikte işyeri sahipleri “müşteri çekmek için” kapılarına ABD bayrağı astılar.
Bir süre “karışıklık yaratmasına” izin verilen askerlerin İzmir sokaklarında “rahat” olmasının yanında “güvenli” de olabilmesi için İzmir polis teşkilatı gereken önlemleri alarak tüm gün askerlerin “huzurlu” dolaşmasını sağladı.
ABD askerleri barlarda karşılaştıkları İzmirlilerle sohbete koyularak, uyuşturucu ve kadın soracak kadar ileri gidebildiler.

“İşgalciler ekonomiyi rahatlatacak”

Geminin gelmesiyle birlikte basında yer alan haberler ziyaretin başka dramatik noktalarından biri oldu. Daha önceki ziyaretlerde askerlerin pek para harcamadıkları, fakat bu sefer 3 bin 500 askerin geldiği ve “stres atacakları için” para harcayacakları duyumlarının öne çıktığı haberlerde, esnaf görüşlerine de yer verildi. Esnaflar haberi yapan gazetecilere “bu sefer umutluyuz” dediler. Bahsedilen haberlerin olduğu gazetelerin okurları ise yazdıkları yorumlarla durumu protesto ettiler. Okurlar ilgili haberler için “Verecekleri dolar kirli onların”, “ Kanlı paralarını tepelerine çalsınlar”, “Rezalete bak”, “ABD askerinin İzmir’de işi ne", "Ne ekonomisi” yorumları yazdılar.
Bir esnaf, sokak çocuklarının askerleri rahatsız ettiklerini söyleyerek, “ABD askerlerinden para istediler sürekli. Biz de polis çağırdık. Polis müdahale etti hemen, askerler de rahatladı” dedi. Başka bir işyeri sahibi “Irak’ta insanları öldüren askerlerin Alsancak’ta rahatça dolaşmaları sizi rahatsız etmiyor mu?” yönündeki sorumuza , “Mesele bizim için tamamen ‘duygusal’. Biz bu ekonomik krizde cebimizi doldurmaya bakıyoruz sadece. Irak şu an bizi pek ilgilendirmiyor” yanıtını verdi.

www.yuruyusonline.com
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
39075.jpg

ABD'yi sarsan korku: 'Gücümüz elden gidiyor'
Kredi krizinden etkilenen ve bütçe açığı veren süper güç ABD, şu anki ekonomik zayıflığının küresel gücünü tehlikeye atmasından korkmaya başladı.
Haftalık haber dergisi Newsweek’de yer alan ‘An Empire at Risk-Bir İmparatorluk Risk’te’ başlıklı kapak haberinde, “Soğuk savaşı kazandık, 11 Eylül saldırısını atlattık. Fakat şimdiki ekonomik zayıflık küresel gücümüzü tehlikeye sokuyor” denildi.
Niall Ferguson imzalı haber analizde şu saptamalar yer aldı:
Mali beceri önemli
Eğer ABD mali krize yenilirse, o zaman süpergüç olan ülkenin bütün dengesi değişebilir. Askeri uzmanlar Başkan Baracak Obama’nın Afganistan’a 40 bin asker gönderip göndermeme kararının önemli kırılma noktası olacağını söylüyor.
Obama’nın mali açıkla ilgili kararsızlığı ülkenin uzun vadeli milli güvenliği için de sorun olabilir. ABD’yi ister süper güç, ister hegemonya veya imparatorluk olarak adlandırın onun mali konuları yönetme becerisi, hakim küresel askeri güç kalmasıyla ilgili yakın bağa sahip.
2009 mali yılında bütçe açığı 1.4 trilyon dolar yani Gayrisafi Yurtiçi Hasıla’nın (GSYİH) yüzde 11.2’si kadar olacak. Bu açık son 60 yıldaki en büyük açık.
Kongre Bütçe Ofisi’nin (CBO) projeksiyonlarına göre ise, ülkenin açığı bu yılki GSYİH’nın yüzde 11.2 oranından, 2010’da yüzde 9.6’sına, 2011’de yüzde 6.1’ine, 2012’de ise yüzde 3.7’sine düşecek.
Çöküş borçla başlar
Dolar bazında kamunun tuttuğu toplam borç 2008’deki tutarı olan 5.8 trilyon dolardan, 2019’da 14.3 trilyon dolara çıkacak.
Bir imparatorluğun düşüşü borç patlaması ile başlar. Kara, hava ve deniz kuvvetlerinin kaynaklarının acımasızca azaltılmasıyla sonlanır. Bu nedenle, Amerikalılar ülkenin borç krizinden endişe etmekte haklılar.
Eğer ABD, 5-10 yıl arasında bütçe dengesini düzeltecek güvenilir bir planı kısa sürede ortaya koymazsa, tehlike çok gerçek hale gelir ve Amerikan gücünde büyük zayıflama görülür.
Bernanke: Bağımsız FED’e sınır gelirse istikrar zayıflar
ABD Merkez Bankası (FED) Başkanı Ben Bernanke, FED’in bankacılık sistemini denetleme yetkisini kontrol altına almanın ve bağımsızlığına dokunmanın, ABD’de ekonomik istikrarı “ciddi biçimde zayıflatacağı” uyarısında bulundu. Bernanke, Washington Post gazetesinde yazdığı makalede, “bazı yasa tekliflerinin FED’in ana fonksiyonlarını yerine getirme kapasitesini önemli oranda azaltacağını, bu önlemlerin ABD’de ekonomik ve finansal istikrarı görünümü ciddi biçimde zayıflatacağını” belirtti.

http://forum.islamiyet.gen.tr/upload/resimler/haber/39075.jpg
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
80027.jpg

Kara Panter lideri Wahad: Müslüman olmakla iftihar ediyorum!
ABD'de siyahların hakkı için kurulan Kara Panterlerin lideri Bin Wahad, Müslüman olmakla iftihar ettiğini söyledi.
ABD'de Siyahi hakları için 1960'larda kurulan Kara Panterler örgütünün efsanevi liderlerinden Dhoruba Bin Wahad önceden diyalektik materyalizme inandığını, fakat daha ziyade Mao'nun Kızıl Kitap'ına göre hareket ettiğini ve Avrupa merkezli bir sosyalizm vaazetmediğini belirtti.

Dhoruba Bin Wahad, Star'dan Murat Menteş'e verdiği röportajda Kur'an'da kendini kalbinden yakalayan ayetin 'İçinizden, hayrı yayan, kötülükten men eden öncü bir topluluk bulunsun.' ayeti olduğunu söyledi. Kara Panterlere bu ayet vesilesiyle katıldığını söyleyen Bin Wahad, ilk önce Black Liberation Army'yi (Siyahi Kurtuluş Ordusu)'nu kurduklarını söyledi. 1975'te manevi boşluk hissettiğini söyleyen Bin Wahad, Malcolm X'in hayatıyla yeniden İslamiyeti seçtiğini de ifade etti.

Bin Wahad, geçtiğimiz 28 Ekim'de, Detroit'te İmam Luqman Ameen Abdullah'ın (Eski adı: Christopher Thomas) FBI tarafından vurularak öldürülmesiyle ilgili Bin Wahad, 'İmam Luqman Ameen Abdullah için 'Çatışmaya girdi' diyorlar. İmam, Müslüman olsun olmasın bütün yoksullara yardım götüren, yumuşak başlı biriydi. O olayda bir köpek de vuruldu. Muhtemelen İmam'ın üstüne salınmış ve arada yaralanmıştı. Yaralı köpek anında helikopterle hastaneye kaldırılırken, FBI'ın vurduğu İmam Abdullah, yüzünde bile kurşunlar olduğu halde kelepçelendi ve orada bekletildi!' dedi.

Nazilerin 6 milyon Yahudi'yi öldürdüğünü belirten Bin Wahad, Amerika'nın 50 milyon Afrikalı öldürdüğü gerçeğinin hala görülmediğini söyledi.

Türkiye'nin ABD'den daha büyük olduğunu, ABD'nin 'dünkü çocuk' olduğunu ifade eden Bin Wahad, Türkiye'nin köklü bir medeniyeti olduğunu belirtti.

Afrika Birliği'nin gerçekleşeceğine ilişkin inancının sorulması üzerine Wahad, 'Afrika Birliği, Afrika dışında yaşayan Afrikalıların ortaya koyduğu bir yaklaşımdır. Gana'yı bağımsızlığına kavuşturan lider Kwame Nkrumah, ABD'de Lincoln Üniversitesi'nde Pan-Afrikanist olmuştur. Afrika dünyanın en zengin kaynaklarına sahip ve en yoksul insanların yaşadığı kıta. Çünkü Afrikalı liderler, kendi halkları için değil, emperyalistlerin çıkarları için çalışıyorlar. Gana bağımsızlığına kavuştuğunda Nkrumah dedi ki 'Bütün Afrika'nın kurtuluşuna hizmet etmedikçe, Gana'nın bağımsızlığının bir anlamı yoktur.' Afrika'da iktisadi bir kalkınmanın şartı, siyasi birliktir. Batı'yı güçlü kılan bütün stratejik madenler, gelişmiş dünyanın ihtiyaç duyduğu kaynakların hepsi Afrika'da. Stratejik madenlerin yarıdan fazlası Kongo'dadır. Bu yüzden Kongo'da istikrara ve barışa izin vermezler. Kongo'da barış sağlanamadığı müddetçe, Batı, Afrika'da sömürü çarkını döndürebiliyor ve kendi topraklarında müreffeh hayat tarzını sürdürebiliyor. ' dedi.
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
Amerika çöküyor, dolar yükseliyor
cs_may05f.jpg

Nasıl oluyor da Amerika çökerken dolar yükseliyor? Sakın bu, karşılıksız para basarak bir paranın değerinin yükseltilebileceğinin kanıtı olan zekice bir kurtarma operasyonu olmasın?
spacer.gif


Bir süredir, ABD Konut Kredisi Piyasası`nda , dolayısı ile Dünya piyasalarında olan dalgalanmaları izliyoruz.

Pek çok insan bu duruma "ABD`nin çöküşü" diyor.

Biz ise, çöküşün Amerikan orta sınıfının çöküşü olduğunu ve çoktan gerçekleştiğini, bunun ise, akıllıca bir kurtarma operasyonu olduğunu düşünüyoruz. Tabii Amerikan orta sınıfını değil, doların egemenliğini kurtarma operasyonu!

Aslında, konu hakkında daha ayrıntılı bilgiler edinmeden bu konuda bir süre daha yazmayı düşünmüyorduk. Lakin, Yeni Şafak Gazetesi`nin sevdiğimiz yazarlarından İbrahim Karagül Beyefendi`nin bu konuda yazdığını gördük, hem yazıyı aşağıda alıntılamak, hem de yazısında muğlak bıraktığı bir takım boşlukları netleştirmek istedik.

Gelecek yazılarımızda, Amerikan Merkez Bankası Federal Reserve(kısaca FED)`ün ortaklarını ele alacağız. Bu, tüm dünya sisteminde olan dalgalanmaların ve dünya savaşlarının kilidini açacak bizlere. Şu kadarını söylemekle yetinelim: Amerikan Merkez Bankası, aslında Amerikan Devleti`ne borç veren, özel ortakları olan ve bu özel ortaklarına bir şekilde kar aktaran bir yapı, bildiğimiz kar eden şirketler gibi kar aktarmasa da.

İpucu olarak şu ayrıntıları verelim: FED `in ortaklık ilişkileri Bank of England`a, Bank Of England üzerinden Rothschilds ailesi`ne ...

Rothschilds ailesinin ortaklıkları aracılığı ile J. Henry Schroder Banking Company`ye gidiyor.

Henry Schroder Banking Company `nin 1933 yılında Hitler`in önemli finansal destekçilerinden olduğu biliniyor. Aynı Banka`nın, ortak olduğu Bechtel Corporation`ın iki yöneticisini Reagan Yönetimi döneminde savunma ve devlet bakanlıklarında görüyoruz.

Neyse, daha fazla uzatmayalım. Dediğimiz gibi, FED `in yapısını ve ortaklarını daha sonra tekrar ele alırız. Ama, FED `in ortaklık yapısının bir hiçbir ulusun kontrolünde olmayan, çok uluslu, karmaşık bir güç olduğu anlaşılmıştır .

Mortgage piyasaları operasyonuna dönecek olursak:

Çok kısaca, bir grup elit, zaten patlayacak olan bir çıbanı kendilerine uyacak bir zamanda patlatıyorlar.

Dünya finansal piyasaları da demeyeceğiz, zira "dünya finansal piyasaları" demek, bu yukarda bahsettiğimiz elitlerin güdümündeki bir grup palyaço demek. Asıl muhatap olan "Ulus Devletler" mesajı alıyor : "Hodri meydan, seçim yapın. Yıkacaksanız yıkın bakalım, üzerinize çökmesini göze alıyorsanız".

Ulus devletlerin elinde iki seçenek var: Ya EURO`ya dönecekler, ya dolarda kalacaklar. Zira, arada kalan ulusal para birimleri temelde bu iki para biriminden meşruiyet alıyorlar.

Bu arada, bahsi geçen elit, bir yandan Amerikan Orta Sınıfının kanını içerken, diğer yandan, FED yolu ile karşılıksız para basarak piyasaya sürüyor.

"Ekonomi biliminin"(neresi bilimse!) temel kurallarına göre, bu şekilde arzın olduğu, likiditenin bollaştığı bir ortamda doların değer kaybetmesi lazım, ama tam tersine, dolar yükseliyor! Bu da, bizim, "Bu kriz bilinçli bir kurtarma operasyonudur" tezimizi destekliyor.

Operasyonu tezgahlayan elit, doların yanında yer alarak kendi hegamonyalarının devamını arzuluyor. Diğer yandan, uzun vadede EURO`nun değer kazanacağını görüyor ve Avrupa`nın henüz hazır olmadığı bir dönemde dünya ulus devletlerini bir seçim yapmaya zorluyor:

Bir yanda, ekonomik olarak yükselen, fakat global anlamda askeri ve politik bir etkinliği olmayan Avrupa `nın para birimi Euro ...

Diğer yanda, hala ekonomik bir dev olan, askeri gücünün ve çöküşün eşiğinde olmanın getirdiği saldırganlığının zirvesinde olan Amerika Birleşik Devletleri`nin para birimi Dolar.

Sonuç zaten belli : Gelişmekte olan piyasalarda bulunan yatırımlar dolara dönerek Amerika`ya akıyor.

Amerika bir taşla pek çok kuş vuruyor: Karşılıksız epey bir emisyon yapıyor, emisyon yapmıyorsa da, FED `in piyasaya sürdüğü her cent , Amerikan Devleti `ne yukardaki elitin faiz karşılığı verdiği borçtur(inanılması güç değil mi? Ama doğru).

Gelişmekte olan piyasalardaki doları ABD `ye çekiyor ve dolar bu arada değer kazanıyor.

Zavallı Çin... Blöfü görecek durumda değil: Hazırlıksız.

Bu hengamede değerlenen para birimi : Japon yeni... Amerika nereye Japonya oraya. Kaderleri bağlı.

İki gün evvel "Voice of America " sitesine "Fransa`da 4 ördek ve 2 kuğuda Kuş Gribi`ne rastlandığı" haberi düşmüş. Ne ilginç tesadüfler değil mi? Fransızlar `ın sesi hep güçlerinden fazladır.

İngiltere her zaman Amerika `ya yakındır, ama Irak meselesinde çatlak sesler çıkınca, 29 Haziran `da NTV-MSNBC sitesine "İngiltere `de kuş gribine rastlandığı" haberleri düştü. Bush, geçen hafta içinde "Irak `a daha fazla asker gönderilebileceğini" açıklayıp tüm dünyayı dumura uğrattı.

Ama en önemlisi, Sayın Karagül`ün aşağıda alıntıladığımız yazısının sonundaki ifadeler: Olan bitenin tüm yükünü Amerikan orta sınıfı ile birlikte, tüm dünya ulusları ödüyor. Bir avuç elit ise hep kazanıyor!

Yeni Şafak`dan İbrahim Karagül`ün yazısı:

ABD ekonomisi çöküyor bedelini dünya ödüyor!

Amerika `nın 8.2 trilyon dolarlık dev mortgage pastasındaki sarsıntı, bütün dünyayı etkisi altına almak üzere. Düşük faiz ile konut alımının yüzde yüzünü kredilendiren bankalar, faiz oranlarının yükselmesi ve kredilerin geri dönmemesi yüzünden artık kredi veremez hale geldi. Bir ABD vatandaşının, beş yıl önce aldığı evin kredi taksitlerini ödeyemez hale gelmesi üzerine şimdi bu taksitleri Türkiye`de, Latin Amerika`da, Asya`da yaşayanlar ödüyor. Böyle bir küresel ekonomi var. ABD `de başlayan kriz bütün piyasaları dalgalandırıyor, zarar gören dünyanın geri kalanındaki orta sınıf oluyor. Daha basit cümlelerle özetleyelim:

Ortalama gelirinin beşte üçü borç olan, çok üreten ancak ürettiğinden fazla tüketen bir ABD vatandaşı mortgage kredisiyle, düşük faiz üzerinden kredi alıyor. Son yıllarda ABD `de faizler belirli aralıklarla yükseltiliyor. Taksitler geri ödenemez hale geliyor. Kredi veren bankanın açığı başlıyor, kredi veremez hale geliyor. Merkez bankaları bu finans kuruluşlarının açığını kapatmaya çalışıyor. Milyarlarca dolar para aktarıyor. Bir nevi banka kurtarma operasyonları başlıyor.

Eğer merkez bankaları bu operasyonu yapmazsa, dev finans kuruluşlarından bazılarının kapısına kilit vurulacağı, batacağı belirtiliyor. Bu arada mortgage sistemi çöküşe doğru geçiyor.

Bu haftaki olayda; kredi derecelendirme kurumu Merrill Lynch, müşterilerine, ABD `nin en büyük mortgage kredi sağlayıcısı Countrywide`ın hisselerini ellerinden çıkarmasını öneriyor. Deprem başlıyor. Bu, ABD `deki mortgage sisteminin çöküşüne yönelik en ciddi işaret olarak algılanıyor. 8.2 trilyonluk bir piyasanın çöküşü bu`

Merkez bankaları, finans kuruluşlarının açığını kapatmak için seferber oluyor. Bu para ne kadar? 10 Ağustos Cuma günü itibariyle ABD yönetimi bankacılık sistemine 38 milyar dolar para aktarıyor. Daha önce aktardığı 24 milyar dolarla bu 62 milyar dolar ediyor. G-7 ülkelerinin bankacılık sistemine aktardığı paranın toplam miktarı yaklaşık 326.3 milyar dolar. Ve bu süreç devam edecek.

Böyle olunca da piyasalar altüst oluyor. Bütün borsalar düşüyor. Zincirleme reaksiyon başlıyor. Gelişmekte olan ülkelere akan para yön değiştirip yeni adrese yöneliyor. Türkiye özelinde, yabancıların ağırlıklı olduğu borsada satışlar başlıyor. Türk Lirası dövize çevriliyor ve dışarı kaçıyor. Bugün itibariyle yapılan, büyük çöküşü önlemek için daha küçük çöküşleri, zararları göze almaktan başka bir şey değil. Kredi sistemini, ABD bankalarını kurtarma girişimi yani. Aksi takdirde, sadece mortgage değil, zincirleme olarak başka alanlar üzerinde de yaşanacak sarsıntılar çok daha büyük kaosa yol açabilecek. Bakalım bankacılık sisteminin bu açığı kapatılabilecek mi? Biraz daha geniş bakalım:

Yaşananlar ABD ekonomisindeki durgunluğun hatta gerileme işaretlerinin göstergesi. Dolar hegemonyasının tahtı sarsılırken ABD `nin dış açığı kontrol edilemez hale geliyor. Gayri Safi Milli Hasıla ile bireysel gelir arasındaki açık yıllık 3.5 trilyon dolar.

ABD ekonomisinin en büyük finansörü olan Çin , yakın zamana kadar elindeki dolar rezervini azaltmak için radikal adımlar atıyordu. Bir süre önce ABD ekonomisine girmesi beklenen 1 trilyon doların yönünü değiştirdi ve oluşturacağı bu fon ilan dünyanın değişik bölgelerinde enerji ve madencilik alanında yatırımlara gireceğini açıkladı. Aynı Çin , son gelişmelerden o kadar korktu ki, doları dengede tutmak için harekete geçmek zorunda kaldı.

Bankacılık sektöründeki krizi, küresel ekonomik kaos korkusunun ilk işareti olarak görenler var. Bu dönemin para piyasalarındaki üçüncü büyük kriz olacağını söyleyenler var. ABD bankacılık sistemindeki krizin bütün dünyaya yayılacağını, mortgage sistemindeki krizin de başka alanları sıçrayacağını düşünenler var. Mesela, ABD `deki kredi piyasasının 2008`de tamamen kapanacağını söyleyenler var. Şirketlere verilen kredilerin aynı akıbete uğrayabileceği gibi ihtimaller var.

Küresel ekonomik çöküş beklentisi içindeki karamsarlar arasına, George Bush`un Hazine Sekreteri yaptığı Henry M. Paulson bile katıldı . 13 Haziran `da Washington Post gazetesinde ABD `nin ekonomik çöküşünün başladığını ilan eden yazılar yayınlandı. Bu durum; 2. Dünya Savaşı`nın sebebi olarak gösterilen 1930`lardaki krize benzetiliyor ve yeni bir dünya savaşına işaret ediliyor. Hatta ABD içinde olağanüstü şartlar dönemine bile işaret ediliyor. Dünya ekonomisinin şok bir çöküşün kıyısında olduğu, bunun üretim azlığından değil, finansal sistemdeki çılgınlıktan kaynaklandığı vurgulanıyor.

Bize düşen; sıcak para akışı yön değiştirirse, bu dalgalar devam ederse ne yapacağımızı iyi düşünmek olacaktır. Ya da yapabileceğimiz bir şey var mı? Yoksa dünyanın `Finansal Politbüro`su bize nasıl bir kader tayin ederse ona mı razı olacağız? (İsmail Kizir)
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt