Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Haccin ehemmiyyeti ve Zilhicce ayinin ilk on gununun esrari (1 Kullanıcı)

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
Muhterem Müslümanlar!
Sohbetimiz Hac İbâdeti’nin Fazîlet Ve Ehemmiyeti, Zilhicce Ayının İlk On Gününün Esrârı Hakkındadır.
Cenâb-ı Hak, bazı zaman ve mekânların, kıymet ve ehemmiyetine dikkat çekmek için, Kur’an-ı Kerim’in müteaddit ayetlerinde, “Vennecmi”, “Velleyli”, “Veşşemsi”, “Vedduha”, “Vel-asri” gibi ifadeler ile kasem buyurmuşlardır. Zilhicce ay’ının ilk on günü ile alâkalı olduğu tespit edilen “Andolsun fecre, on geceye, hem çifte hem teke ve gelip geçeceği sırada geceye” mealindeki ayet-i kerimesi ile de Cenab-ı Hak, yine bazı zamanların kıymetine işâret buyurmuşlardır.
Ramazân-ı Şerîfin son on günü ile Muharrem ayının ilk on günü gibi, kurban bayramının birinci gününü de içine alan Zilhicce’nin ilk on günü, birçok esrarın vuku’ bulduğu zamanlar arasındadır. Allâh(cc)’ın rahmeti, günahların bağışlanması, Cehennemden âzât olunmak, keseceği kurbanlarla manevî yakınlığa nâil olmak, yapacağı Hac vazîfeleriyle kazanılan ilâhî mükâfatlar hep bu gecelerin tecelliyâtı arasında bulunmaktadır.
Peygamber Efendimiz bir hadîs-i şeriflerinde: “Allah-ü Teâla’nın ibadet olunduğu günlerin hiçbiri, Zilhicce’nin (ilk) on gününden daha sevimli olmamıştır. Ondan her günün orucu, sene orucuna muâdil; ondan her gecenin kıyâmı, kadir gecesinin (ibadetle) ayakta geçirilmesine müsâvî olur” buyurmuşlardır. Diğer bir hadîs-i şeriflerinde ise: “İyi amelde bulunulan şu on gün kadar Allâh(cc)’a sevimli hiçbir gün yoktur”, buyurmuşlardır. Bunun üzerine Ashab:
- “Allah yolunda yapılan cihad da mı (böyle) dediler. Rasûl-i Ekrem:
-“Allah yolunda cihad da (bundan daha sevimli) değildir. Meğer ki, canı ve malı ile birlikte (savaşa) çıksın da bunlardan hiçbirini geri getirmemiş olsun”, cevabını verdiler.
Muhterem Mü’minler!
Kamerî ayların On ikincisi olan zilhicce ayı, İslâm’ın beş esâsından biri olan Hac farîzasının îfâ edildiği umûmî afv ayıdır. Arafat’a çıkıldığı, Allah(cc) için milyonlarca kurbanın kesildiği ve bir senelik hesapların görülüp amel defterlerinin kapandığı mukaddes bir aydır.
Cenâb-ı Hak âyet-i kerîmesinde buyuruyor ki:
“... Beyt’i hac (ve ziyaret) etmesi Allah’ın insanlar üzerinde bir hakkıdır. Kim küfrederse şüphesiz ki Allah alemlerden ganidir. (Süre-i Ali İmran 97)

İnsan mevkice yüksek bir şahıstan davet alsa sevincinden yerinde duramaz, hemen onun yanına varmak ister; büyüklerin huzurunda bulunmaktan ve onlar tarafından adının anılmasından büyük bir saadet duyar. Hac için vâki olan davet ise âlemlerin Hâlikı, Rabbi ve Kâinatın Mâbûdu bulunan Allah tarafından gelmektedir.
Hangi mü’min, hac yapmak için yola çıkarsa, attığı adımların her birine bir sevap verilir ve derecesi yükseltilir. Arafat’ta vakfe yaparsa Aziz ve Celil olan Allah, meleklerine hitaben, “Ey meleklerim! Kullarımı (buralara kadar) getiren nedir?” buyurur. Melekler de:
“Rızânı ve Cennetini istiyorlar” cevâbını verirler. Allâh-ü Tealâ buyurur ki:
“Ben zâtımı ve bütün yarattıklarımı şâhit tutuyorum ki, onları bağışladım. Ne kadar çok olursa olsun; dehrin günleri, çölün kumları kadar çok olsa bile, onların günahlarını bağışladım” buyurur.
Peygamber Efendimiz diğer bir hadis-i şeriflerinde ise: “(İçine günah karışmamış ve) kabul olunmuş bir haccın mükâfatı ancak cennetttir”, buyurmuşlardır.
Muhterem Mü’minler!
Hacca gidemeyen mü’minlerin bu günlerde oruç tutmaları çok büyük fazîlettir. Bu bakımdan kurban bayramından evvel dokuz gün oruç tutmalı, onuncu günü kurban kesilinceye kadar bir şey yemeyip oruçlu bulunmalı ve orucunu kurban etiyle açmalıdır. Eğer bunu yapma imkânına sahib değilsek, hiç olmadı sekizinci günü ile beraber, dokuzuncu günü oruçlu olmak lazımdır. Yine bu ayda noksanların tamamlanması için istiğfar, salevât-ı şerîfe, diğer duâlar ve tesbih namazına devamda hayır vardır.
 

EBRARNISA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Ağu 2007
Mesajlar
528
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
SELAMÜN ALEYKÜM HAYIRLI AKŞAMLAR HAFİZE HANIM
VERDİĞİNİZ BİLGİLER İÇİNALLAH RAZO OLSUN .
İNŞALLAH ELİMDEN GELDİĞİNCE UYGULAMAYA ÇALIŞICAM.
BU SENENİN HACI ADAYLARI İÇİN İLK KAFİLE DÜN GİTTİ.
RABBİM VAZİFELERİNİ KOLAY VE KABUL KILSIN İNŞALLAH.
<<< HAC MEŞAKKATTİR>>>
RABBİM CÜMLE ÜMMETİ MUHAMMEDE DE NASİP ETSİN. AMİN........
SELAM VE DUA İLE KALIN.......
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
SELAMÜN ALEYKÜM HAYIRLI AKŞAMLAR HAFİZE HANIM
VERDİĞİNİZ BİLGİLER İÇİNALLAH RAZO OLSUN .
İNŞALLAH ELİMDEN GELDİĞİNCE UYGULAMAYA ÇALIŞICAM.
BU SENENİN HACI ADAYLARI İÇİN İLK KAFİLE DÜN GİTTİ.
RABBİM VAZİFELERİNİ KOLAY VE KABUL KILSIN İNŞALLAH.
<<< HAC MEŞAKKATTİR>>>
RABBİM CÜMLE ÜMMETİ MUHAMMEDE DE NASİP ETSİN. AMİN........
SELAM VE DUA İLE KALIN.......

Aleykümselam şurada bir kaç senedir hacıları gördükçe içim burkuluyor Rabbim inş bizlerede nasip eder :A
 

Nur_u Secde

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Eki 2007
Mesajlar
5,181
Tepki puanı
3,538
Puanları
163
Yaş
46
sa.dün hacca gidenleri televizyonda izledim.rabbim bizede nasip etsin inşallah.allah razı olsun hafize annem.
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
Hacca Gidenleri Uğurlarken...


Sonsuz nimetlerini bizlere, sadece lütuf ve merhametiyle bahşeden Rabbimiz (cc) Haccı bize farz kılmış ve diğer ibadetlerde olduğu gibi, onu bize sevdirmiş.
İnsanoğlu fıtratı gereği zaten yolculuk yapmayı çok sever. İşin içine, farziyet ve kuşatılmış bir rahmetin üzerimizdeki hazzı ve kalplerimize inen sekinesi girince, böyle ulvi bir yolculuğun heyecanı, gidenlerle birlikte gitmeyenleri de çepeçevre sarıyor. Her hac mevsimi yaklaştığında, içimi garip bir duygu seli ve hüzün kaplar. Haccın kutsal bir yolculuk ve hacca gidenlerin de allah-u Zülcelâlin misafiri olduğunu, her hac mevsimi bir kez daha hatırlar ve anlamaya çalışırız.
allah-u Zülcelal'e emanet olmak, o emin beldede, O'nun evini ziyaret etmek, ne büyük şeref ve bahtiyarlık. İnsan hayatının adeta bir dönüm noktası olan, böyle bir yolculuğa muhatap olmaktan daha güzel ne olabilir ki? Düşünsenize, hem ibadet hem seyahat... Üstelik allah-u Zülcelâl'in "evim" dediği bir mekânı ziyaret... Evet, kesinlikle bu büyük bir şeref ve bahşedilen bir nimet-i bâlâ.
İşte, yine bir hac kafilesi, hacı adayları, üzerlerinde özel kıyafetleriyle göz dolduruyorlar ve onları uğurlamaya gelen, bu kutsal toprakların hicranıyla ve Sevgililer Sevgilisinin (sav) firkatiyle günbegün yanıp tutuşan susamış gönüller, gidenlerle kucaklaşıp helâlleşiyorlar. Kimileri dua istiyorlar, ‘bize de dua edin, o mübarek mekanlara gittiğinizde, ne olur bizi de unutmayın’ diye gözyaşlarını saklamaya çalışıyorlar. Hacılar da ağlıyor. Gözlerden taşan bu yaşlar hasrettir, O'nun ve mübarek sahabilerinin, bir zamanlar üzerinde yürüdükleri topraklara kavuşma coşkusunun gözyaşları...
Farkında olmadan bir ilahi mırıldanıyorum:
Eylül ekim gel aralık,
Muhammed (sav) e gidemedim,
Olmaz olsun fukaralık,
Muhammed (sav) e gidemedim.
Keşke imkanımız olsaydı da gidenlerle gitseydik. Bir başkası yanımda iç geçiriyor, "bu sene de gidemedik..."
Bu yolculuğun basit bir yolculuk olmadığını ve gayesinin çok büyük olduğunu düşünmeye çalışıyorum. Kâbe’ye, Arafat’a, Safa ve Merve tepelerine, Medine’de yatan Allah’ın Rasulü’ne ve O’nun hatıralarına dalıp dalıp giderken, Haccın bir İlâhi prova olduğunun idrakine varmayı diliyorum Yaratan'dan.
Sırf hacı desinler diye ya da sırf gezme lüksüne bu en büyük davet feda edilebilir mi? Yüce Rabbimiz’in şekillere, suretlere değil, kalplerimizdeki niyetlere baktığını elbette hepimiz biliyoruz. Dünya sevgisiyle dolu bir kalbi, Alemlerin Sahibi’ne nasıl sunabiliriz? ‘O’nun evini ziyaret, O’nu ziyaret etmek gibidir’ şuurunda olmak lazım. Bu şuurda olan bir Müslümanın, Hacı adaylarını uğurlamaya gelmemesi hiç olur mu?
Bu bizim için bir rahmet ve bağışlanma vesilesidir elbet. İşte, af umudumuzun, hasretimizin, iştiyakımızın, teslimiyetimizin bir kere de O’nun misafirleri tarafından takdim edilmesini istiyoruz, dua taleplerimizle, gözyaşlarımızla...
Bunlar geçiyor aklımdan ve el sallıyorum kafilenin ardından. Tarifsiz duygu yoğunluğu içerisindeyim. Hüzün ve huzurla karışık bir halde, ALLH’a ve Rasulü’ne emanetler göndermiş olmanın derunî hazzıyla oradan ayrılıyorum...


İNŞ GİTMEK ÜMİDİ İLE
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
Selamünaleyküm Hayirli Sabahlar
 

EBRARNISA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Ağu 2007
Mesajlar
528
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Eylül ekim gel aralık,
Muhammed (sav) e gidemedim,
Olmaz olsun fukaralık,
Muhammed (sav) e gidemedim.
 

EBRARNISA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Ağu 2007
Mesajlar
528
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
VATAN DİLİMDE HERAN HECE HECEDİR..
GURBET SARAY OLSA BANA GECEDİR...
GURBET GARİP İÇİN ZOR BİLMECEDİR...
GURBET SARAY OLSA BANA GECEDİR...
HÜZÜNLÜ GURBET GURBET .... AH ZALIMM GURBET...
 

EBRARNISA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Ağu 2007
Mesajlar
528
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
SİZ GİTTİNİZ HERHALDE ACABA BİZDE GÖRECEKMİYİZ ORALARI :A

RABBİM SONSUZ MERHAMET VE İKRAM SAHİBİDİR.
KULUN DUASUNA ELBET CEVAP VERİR. BİZ YETERKİ ÖNCE FİİLİ SONRADA KAVLİ DUAMIZI YAPALIM VE SABIRLA BEKLEYELİM.....O HİÇ UMMADIK BİR ZAMANDA , HİÇ UMMADIK BİR ŞEKİLDE VE HİÇ HAKETMEDEN KULLARINA ; SADECE MERHAMETİNDEN VE KERİM'LİĞİNDEN VERİYOR...
DUALARIM SİZLERLE . KALIN SAĞLICAKLA....:H
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
Haccin ehemmiyyeti ve Zilhicce ayinin ilk on gununun esrari

Haccin ehemmiyyeti ve Zilhicce ayinin ilk on gununun esrari

Muhterem Müslümanlar!
Sohbetimiz Hac İbâdeti’nin Fazîlet Ve Ehemmiyeti, Zilhicce Ayının İlk On Gününün Esrârı Hakkındadır.
Cenâb-ı Hak, bazı zaman ve mekânların, kıymet ve ehemmiyetine dikkat çekmek için, Kur’an-ı Kerim’in müteaddit ayetlerinde, “Vennecmi”, “Velleyli”, “Veşşemsi”, “Vedduha”, “Vel-asri” gibi ifadeler ile kasem buyurmuşlardır. Zilhicce ay’ının ilk on günü ile alâkalı olduğu tespit edilen “Andolsun fecre, on geceye, hem çifte hem teke ve gelip geçeceği sırada geceye” mealindeki ayet-i kerimesi ile de Cenab-ı Hak, yine bazı zamanların kıymetine işâret buyurmuşlardır.
Ramazân-ı Şerîfin son on günü ile Muharrem ayının ilk on günü gibi, kurban bayramının birinci gününü de içine alan Zilhicce’nin ilk on günü, birçok esrarın vuku’ bulduğu zamanlar arasındadır. Allâh(cc)’ın rahmeti, günahların bağışlanması, Cehennemden âzât olunmak, keseceği kurbanlarla manevî yakınlığa nâil olmak, yapacağı Hac vazîfeleriyle kazanılan ilâhî mükâfatlar hep bu gecelerin tecelliyâtı arasında bulunmaktadır.
Peygamber Efendimiz bir hadîs-i şeriflerinde: “Allah-ü Teâla’nın ibadet olunduğu günlerin hiçbiri, Zilhicce’nin (ilk) on gününden daha sevimli olmamıştır. Ondan her günün orucu, sene orucuna muâdil; ondan her gecenin kıyâmı, kadir gecesinin (ibadetle) ayakta geçirilmesine müsâvî olur” buyurmuşlardır. Diğer bir hadîs-i şeriflerinde ise: “İyi amelde bulunulan şu on gün kadar Allâh(cc)’a sevimli hiçbir gün yoktur”, buyurmuşlardır. Bunun üzerine Ashab:
- “Allah yolunda yapılan cihad da mı (böyle) dediler. Rasûl-i Ekrem:
-“Allah yolunda cihad da (bundan daha sevimli) değildir. Meğer ki, canı ve malı ile birlikte (savaşa) çıksın da bunlardan hiçbirini geri getirmemiş olsun”, cevabını verdiler.
Muhterem Mü’minler!
Kamerî ayların On ikincisi olan zilhicce ayı, İslâm’ın beş esâsından biri olan Hac farîzasının îfâ edildiği umûmî afv ayıdır. Arafat’a çıkıldığı, Allah(cc) için milyonlarca kurbanın kesildiği ve bir senelik hesapların görülüp amel defterlerinin kapandığı mukaddes bir aydır.
Cenâb-ı Hak âyet-i kerîmesinde buyuruyor ki:
“... Beyt’i hac (ve ziyaret) etmesi Allah’ın insanlar üzerinde bir hakkıdır. Kim küfrederse şüphesiz ki Allah alemlerden ganidir. (Süre-i Ali İmran 97)

İnsan mevkice yüksek bir şahıstan davet alsa sevincinden yerinde duramaz, hemen onun yanına varmak ister; büyüklerin huzurunda bulunmaktan ve onlar tarafından adının anılmasından büyük bir saadet duyar. Hac için vâki olan davet ise âlemlerin Hâlikı, Rabbi ve Kâinatın Mâbûdu bulunan Allah tarafından gelmektedir.
Hangi mü’min, hac yapmak için yola çıkarsa, attığı adımların her birine bir sevap verilir ve derecesi yükseltilir. Arafat’ta vakfe yaparsa Aziz ve Celil olan Allah, meleklerine hitaben, “Ey meleklerim! Kullarımı (buralara kadar) getiren nedir?” buyurur. Melekler de:
“Rızânı ve Cennetini istiyorlar” cevâbını verirler. Allâh-ü Tealâ buyurur ki:
“Ben zâtımı ve bütün yarattıklarımı şâhit tutuyorum ki, onları bağışladım. Ne kadar çok olursa olsun; dehrin günleri, çölün kumları kadar çok olsa bile, onların günahlarını bağışladım” buyurur.
Peygamber Efendimiz diğer bir hadis-i şeriflerinde ise: “(İçine günah karışmamış ve) kabul olunmuş bir haccın mükâfatı ancak cennetttir”, buyurmuşlardır.
Muhterem Mü’minler!
Hacca gidemeyen mü’minlerin bu günlerde oruç tutmaları çok büyük fazîlettir. Bu bakımdan kurban bayramından evvel dokuz gün oruç tutmalı, onuncu günü kurban kesilinceye kadar bir şey yemeyip oruçlu bulunmalı ve orucunu kurban etiyle açmalıdır. Eğer bunu yapma imkânına sahib değilsek, hiç olmadı sekizinci günü ile beraber, dokuzuncu günü oruçlu olmak lazımdır. Yine bu ayda noksanların tamamlanması için istiğfar, salevât-ı şerîfe, diğer duâlar ve tesbih namazına devamda hayır vardır.
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
RABBİM SONSUZ MERHAMET VE İKRAM SAHİBİDİR.
KULUN DUASUNA ELBET CEVAP VERİR. BİZ YETERKİ ÖNCE FİİLİ SONRADA KAVLİ DUAMIZI YAPALIM VE SABIRLA BEKLEYELİM.....O HİÇ UMMADIK BİR ZAMANDA , HİÇ UMMADIK BİR ŞEKİLDE VE HİÇ HAKETMEDEN KULLARINA ; SADECE MERHAMETİNDEN VE KERİM'LİĞİNDEN VERİYOR...
DUALARIM SİZLERLE . KALIN SAĞLICAKLA....:H

O KADAR ÇOK İSTİYORUM Kİ ANLATAMAM HACILIK ZAMANI GELDİMİ GÖZÜMÜN YAŞI HİÇ KURUMUYOR KENDİMİ HEP ORALARDA HAYAL EDİYORUM İNŞ BİR GÜN BİZLERDE BENİM GİBİ İSTEYENLERE DE NASİP OLUR :A
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
Kurban Bayramının bulunduğu aya Zilhicce denir. Zilhicce ayının ilk on gününde yapılan ibadetlerin kıymeti çoktur. Bu husustaki hadis-i şeriflerden birkaçı şöyledir:
(Zilhiccenin ilk günlerinde tutulan oruç, bir yıl oruç tutmaya, bir gecesini ihya etmek de Kadir Gecesini ihya etmeye bedeldir.) [İbni Mace]
(Zilhiccenin ilk on gecesinde yapılan amel için, 700 misli sevap verilir.)
(Terviye günü oruç tutan ve günah söz söylemeyen Müslüman Cennete girer.) [Ramuz] [Terviye, Arefe gününden bir önceki güne denir.]
(Zilhiccenin ilk 9 gününde oruç tutan, her günü için, helal malından yüz köle azat etmiş veya Allah yolundaki mücahidlere yüz at vermiş veya Kâbe’ye kurban için yüz deve göndermiş gibi sevaba kavuşur.) [R. Nasıhin]
(Bu on günün hayrından mahrum olana yazıklar olsun! Bilhassa dokuzuncu [Arefe] günü oruçla geçirmelidir! Onda o kadar çok hayır vardır ki, saymakla bitmez.) [T. Gafilin]
(Zilhiccenin ilk 9 günü oruç tutana, her günü için bir yıllık oruç sevabı verilir.) [Ebul Berekat]
(Zilhiccenin ilk on günü fazilette bin güne, Arefe günü ise, on bin güne eşittir.)
(Allah indinde Zilhiccenin ilk on gününde yapılan amellerden daha kıymetlisi yoktur. Bugünlerde tesbihi, tahmidi, tehlili ve tekbiri çok söyleyin!) [Taberani]
(Tesbih: Sübhanallah, Tahmid: Elhamdülillah, Tehlil: Lâ ilâhe illallah, Tekbir: Allahü ekber, demektir.)

Peygamber efendimiz, Zilhiccenin ilk on gününde yapılan amellerin, diğer aylarda yapılan amellerden daha kıymetli olduğunu bildirince, Eshab-ı kiram, (Ya Resulallah, Allah yolundaki cihaddan da mı daha kıymetlidir) dediklerinde, (Evet cihaddan da kıymetlidir. Ancak canını, malını esirgemeden harbe gidip şehid olan kimsenin cihadı daha kıymetlidir) buyurdu. (Buhari)

Hazreti Ebüdderda buyurdu ki:

(Zilhiccenin ilk 9 günü oruç tutmalı, çok sadaka vermeli ve çok dua ve istiğfar etmelidir! Çünkü Resulullah, (Bu on günün hayır ve bereketinden mahrum kalana yazıklar olsun) buyurdu. Zilhiccenin ilk 9 günü oruç tutanın, ömrü bereketli olur, malı çoğalır, çoluk çocuğu belalardan muhafaza olur, günahları affolur, iyiliklerine kat kat sevap verilir, ölürken kolay can verir, kabri aydınlanır, Mizan’da sevabı ağır gelir ve Cennette yüksek derecelere kavuşur.) [Şir’a]

Birinci vazife!..

Bu on gün içinde, bir hasta ziyaret eden, Hak teâlânın dostları olan kulların hatırını sormuş ve ziyaret etmiş gibi olur. Bu on gün içinde Ehl-i sünnete uygun bir kitap okumak çok sevaptır. Din ilmini, Ehl-i sünnet itikadını öğrenmek kadın erkek herkese farzdır. Çocuklara öğretmek, birinci görevdir.
Her hafta saç, sakal, tırnak kesmek, koltuk, kasık temizlemek sünnettir. İbni Âbidin hazretleri, (Zilhicce ayının ilk on günü, bu sünnetleri geciktirmemeli. (Kurban kesecek kimse, Zilhicce ayı girince, saçını ve tırnağını kesmesin) hadis-i şerifi, emir değildir. Bunları, kurban kesinceye kadar geciktirmek müstehaptır. Ama daha fazla geciktirmek ve hele kırk gün uzatmak günah olur) buyurmaktadır. Kurban kesecek kimsenin, Zilhicce ayının ilk gününden, kurban kesinceye kadar, saçını, sakalını, bıyığını ve tırnağını kesmemesi müstehaptır. Fakat vacip değildir. Bunları kesmesi günah olmaz ve kurban sevabı azalmaz.
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
Hz. Ebüdderda buyurdu ki:


(Zilhiccenin ilk 9 günü oruç tutmalı, çok sadaka vermeli ve çok dua ve istiğfar etmelidir! Çünkü Resulullah, (Bu on günün hayır ve bereketinden mahrum kalana yazıklar olsun) buyurdu. Zilhiccenin ilk 9 günü oruç tutanın, ömrü bereketli olur, malı çoğalır, çoluk çocuğu belalardan muhafaza olur, günahları affolur, iyiliklerine kat kat sevap verilir, ölürken kolay can verir, kabri aydınlanır, Mizanda sevabı ağır gelir ve Cennette yüksek derecelere kavuşur.) [Şira]
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt