Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

kalbdenkalbe mesajlar(ya ali bakış bakışı takip etmesin) (1 Kullanıcı)

Ravza_Nur

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Tem 2006
Mesajlar
8,116
Tepki puanı
3
Puanları
0
Ya Ali, bakış bakışı takip etmesin,

İlk bakış senindir (mübahtır),

Ancak ikinci bakışa hakkın yoktur."

Sağlıklı toplumu oluşturan unsurlar içerisinde en önemli yeri tutan nikah, anlaşılması ve anlatılması bakımından büyük önem arzetmektedir.

Biz, dini kurallar içerisinde nikahın ne şekilde olması gerektiği üzerinde sizlere, kısa ve öz bilgiler sunma gayretiyle bu yazıyı kaleme aldık.

Allahu Teala şöyle buyurmaktadır:

"Size nefsinizden, kendilerine ısınmanız için eşler yaratmış olması, aranızda bir sevgi ve merhamet yapması da O'nun ayetlerindendir. Şüphe yok ki, bunda düşünen bir kavim için elbette ibretler vardır." (1)

Fakihler evliliği üç kısımda incelemişlerdir:

a) Hıtbe (nişan)

b) Nikah (evlilik)

c) Talak (evlilik bağının çözülmesi)

Yüce Allah (Cellecelalühu)'ın insanlığa bahşettiği son hak din; İslam, evliliği sağlam temeller üzerine bina edilmesini amaç edindiğinden, evlilik öncesine büyük önem vermektedir. Zira bu kutsal bağın; her türlü kavga ve çekişmelerden uzak olması, ayet-i kerime’de beyan edilen eşlerin birbirlerine sükuneti gerçekleştirmesi ve çocukların huzur içerisinde büyümeleri, evlilik öncesinde atılan sağlam temellere bağlıdır. Bu itibarla konumuzu fakihlerin tertibi üzere evlilikte ilk adım olan " Hıtbe" ile başlıyoruz.

Hıtbe:

Hıtbe; yani nişan: Bir erkeğin evlenmek istediği kıza veya ailesine bu isteğini bildirmesidir. Bu bildirme erkeğin ailesi tarafından da yapılabilir. Kızın veya ailesinin onaylaması durumunda "nişan" yapılmış olur.

"Nişan evlilik olmayıp sadece evlilik vaadidir." Buna binaen, nişanlılar arasında nişanlanmadan önceki birbirlerine haram oluşları, nişanlandıktan sonra da devam eder. Halk arasında yaygın olan nişan-da "Fatiha Suresi"nin veya bir ayetin okunmasıyla nişanlılar arasında her şeyin mübah olacağı şeklindeki kanaat son derece çirkin ve yanlıştır.

Nişanlı kızın yanında mahremi olmadan nişanlandığı erkekle başbaşa kalması asla caiz değildir. Çünkü O, nişanlısı olan erkek için hala yabancı bir kız konumundadır.

Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): "Bir adam kendisine helal olmayan bir kadınla başbaşa kalmasın. Zira üçüncü leri şeytan olur. Bundan kendisinin mahremi olan kadınlar istisna edilmişlerdir." buyurmaktadır. (2)

"Nişan, nişanlanan erkekle kız arasında bir helallik meydana getirmez." Ancak nişanlı olan kızın nişanlı olduğu bilindiği halde ona evlenme teklif etmek haramdır. Nişanlı kız da ilk nişanlısı onu bırakmadan veya nişan bozulmadan ikinci kez nişanlanıp evlense asi olmuş olur.

Zira Peygamber Efendimiz (Salallahu Aleyhı ve Sellem): "Sizden biriniz (müslüman) kardeşinin satışı üzerine satış yapmasın. Nişanlısı bırakmadan veya izin vermeden (müslüman) kardeşinin nişanlısına talip olmasın" buyurmuştur. (3)

Ayrıca, Müslüman bir erkeğin nişanlanacağı kızda hangi vasıflara dikkat edeceği konusunda Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): "Kadın dört şey için nikah edilir; Malı, soyu, güzelliği, dini; sen dindar olanı seç ki elin bereket bulsun." buyurmuştur. (4)

Görüldüğü gibi İslam, evliliğin sağlam temeller üzerine oturması ve uzun ömürlü olmasını esas aldığından zenginlik, güzellik ve soy gibi gelip geçici ve insanların peşinden koştuğu kibir ve gurur vesilesi olan şeylere itibar etmeyip, kalıcı ve uzun ömürlü olan din ve ahlaka itibar etmiştir.

Yine Hz.Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): "Kadınları güzellikleri için nikahlamayınız, olur ki güzellikleri ahlakça düşmelerine sebep olur. Onları malları için de nikahlamayın, zira mal azgınlıklarına yol açabilir. Kadınları dindarlıklarından dolayı nikahlayın, şüphesiz dindar olan yırtık elbiseli bir cariye (böyle olmayanlardan) daha üstündür." buyurmuştur. (5)

"Nişanlıların nişanlılık dönemi içerisinde birbirlerine vermiş oldukları hediyeler hibe sayılır." Nişanın bozulması durumunda hediyelerin zayi olması, tüketilmesi veya kumaş halinde iken kesilip elbise yapılması; yani değişikliğe uğraması gibi hibeden dömeyi engelleyici bir durum söz konusu olmadığı takdirde hibeden dönmesi caiz olup, verdikleri hediyeleri geri alabilirler.



Uyarı

Evlenecek olan erkek ve kızın birbirlerini görmeleri en tabii haklarıdır. Zaten İslam'da buna müsaade etmiştir. Bu noktada ihtilaf da yoktur. Ancak, evlenecek olan kız ve erkeğin birbirlerini daha iyi tanımaları düşüncesiyle birlikte gezmeleri, kapalı alanlarda baş başa kalmaları ve bu gibi durumlar son derece sakıncalı ve dinen asla tasvib edilemeyecek şeylerdir.

Allahu Teala şöyle buyurmuştur:

"Mü’minlere söyle: gözlerini (harama bakmaktan) sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. Bu onlar için daha temizdir." (6)

Peygamber Efendimiz (Salllalahu Aleyhi ve Sellem) Hz. Ali'ye (Radıyallahu Anh) "Ya Ali, bakış bakışı takip etmesin, ilk bakış senindir (mübahtır), ancak ikinci bakışa hakkın yoktur." buyurmuştur. (7)

Bir Hadis-i Kutsi de: "Bakış şeytanın oklarından bir oktur. Kim benden korktuğu için onu terkederse imanını güçlendiririm. O da kalbinde bu imanın tatlılığını hisseder." buyurulmuştur. (8)

O halde müslüman erkeğin vazifesi dini ölçüler içerisinde evleneceği kıza bakmasıdır. Bu ölçü de, “fakihlerin çoğunluğuna göre sadece yüz ve ellerdir”. Zira yüz ve eller güzellik ve vücudun iyiliğine muttali olmak bakımından yeterli görülmüştür.

İmam-ı Azam Ebu Hanife (Rahimehullah) el ve yüz dışında ayaklara da bakılmasını caiz görmüştür.



SORULAR VE CEVAPLAR

Her şeyi yoktan var eden, noksan sıfatlardan münezzeh, kemal sıfatlarla muffasıl olan yüce Allah(Celle Celalühü)'a hamd, Efendimiz Hz. Muhammed'e ve hidayet önderleri aline ve ashabına salat ve selam olsun.

Muhterem okuyucularımız, bundan böyle her ay dergimizin bu bölümünde sizlerden gelen sorulara cevap vereceğiz. Allah-u Teala bütün müslüman kardeşlerimize hayırlı işlerinde başarılar ihsan etsin.

Soru: Mut'a ve muvakkat nikah nedir? Bu şekilde yapılan nikahlar geçerli midir?

Cevap: Mut'a nikahı

Erkeğin kadına "bir dinar karşılığı senden faydalanacağım", "şu kadar dinar karşılığı senden bu şehirde ikamet ettiğim sürece faydalanacağım" demesi ve kadının da kabul etmesidir.

Bu misallerden de anlaşıldığı gibi mut'a nikahını belirli bir zamanla sınırlandırma gerekli değildir. Bilakis mübhem (belli olmayan) bir zaman zikretmek yeterlidir. Aynı şekilde şahitlerin bulunması da lazım değildir.



Muvakkat nikah

"Şu kadar mehirle bir aylığına benimle evlen" diyen erkeğe kadının "kabul ettim" demesidir.

Bu akitte evliliğin müddetini sınırlandırma ve akit anında şahitlerin hazır bulunması gereklidir. Bu bilgiler ışığında "mut'a" nikahı ile "muvakkat" nikah arasında üç yönden fark vardır.

1- Mut'a nikahı sadece "temettü" (faydalanmak) lafzıyla olur. Muvakkat nikah ise, sahih bir nikahın yapıldığı bütün lafızlarla olur.

2- Mut'a nikahında şahitler şart değildir. Muvakkat nikahta şarttır.



Mut'a ve muvakkat nikahın hükmü:

Mut'a nikahı alimlerin icmai ile batıldır. Rafizilerden bir kavmin dışında hiç kimse bu akdi onaylamamıştır. Muvakkat nikah ise; Ebu Hanife; Ebu yusuf ve İmam-ı Muhammed (Rahimehumullah)'e göre batıldır. Züfer bin Hüzeyl (Radiyallahu Anh), muvakkat nikahın akde uyum sağlamayan bir şarta izafe edilerek yapılan nikah gibi olduğunu söylemiştir. Ona göre vakit (şart) geçersiz, akit ise sahihtir.

Her iki aktin batıl olduğunu söyleyenlere göre,bu şekilde evlenenlerden biri öldüğünde diğeri ona varis olamaz.

Müslüman cemaatin bu şekilde aile hayatı sürdürenlerin aralarını ayırmaları gerekir.

İmam-i Züfer (Rahmetullah)'e göre, muvakkat nikahla evlenenlerin araları ayrılmaz. Belirledikleri zaman geldiğinde evlilik bitmez, devam eder.
 

hakka_teslimiyet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Ağu 2006
Mesajlar
5
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kalbdenkalbe mesajlar(ya ali bakış bakışı takip etmesin)

çok bilgilendirici ve yararlı ve hayırlı bir paylaşım emeğinize sağlık ALLAH razı olsun inşallah.:)
 

Ravza_Nur

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Tem 2006
Mesajlar
8,116
Tepki puanı
3
Puanları
0
RE: kalbdenkalbe mesajlar(ya ali bakış bakışı takip etmesin)

TŞK EDERİM KARDEŞİM BAKIŞLAR İNSANLAR ÜZERİNDEKİ EN ÖNEMLİ ETKİ ALANI ÖZELLİKLE HEMCİNSİMİZE KARŞI BU KONUDA DİKKATLİ OLMALIYIZ
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt