Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Küresel eşkiyanın dişleri kan sızlıyor (1 Kullanıcı)

نعىمة

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
2 Ara 2007
Mesajlar
2,969
Tepki puanı
3
Puanları
0
Yaş
40
Küresel eşkıyanın hazırlamış olduğu küresel planda günde ortalama yüz elli–iki yüz Müslüman hunharca katledilirken Müslümanların, Kurban Bayramında hayvan kesmeleri güya merhamet adına eleştiriliyor. Kargaları bile güldürecek bir mantık ama gülmenin hiçbir anlamı yok, mesele bundan ibaret.

Küresel haydutların hain planlarına uygunsa, Müslüman olmak kaydıyla insanların guruplar halinde kurban edilmesinde bir çelişki görülmüyor. Ama altüst olası planlarına uygun düşmüyorsa hayvanların kurban edilmeleri dahi şiddetle eleştirilmelidir ve eleştiriliyor. Küstahlık, haydutluk, hayasızlık öylesine boyutlara ulaştı ki, artık her çeşit cinayet yedi milyar insanlık aleminin gözü önünde yapılıyor. Artık saklama, gizleme gereği de duyulmuyor. Avını parçalayıp midesine indirdikten sonra, korkunç kafasını yukarı kaldıran ve kazma dişlerinden kan sızan timsahın görüntüsü, bu küresel haydutların görüntüsü yanında biraz daha masum kalıyor.
Alt çenesi Siyonist, üst çenesi ise haçlı armasını taşıyan dev bir timsah ile karşı karşıyayız. Yeryüzünün bütün zenginlikleri, milyarlarca aç ve sefil insanın hakkı bu iki çene arasında öğütülüp iç edildiği halde bir türlü doymak bilmiyor ve boş kaldığı zaman da insan öğütüyor.

Bu korkunç canavarın çenelerinde taşıdığı haç ve siyon armaları; insanlık aleminin önüne iki seçenek koyuyor; boynunuzda, koynunuzda, içinizde–dışınızda bu işaretlerden birini taşırsanız kurtulursunuz, taşımazsanız akıbetiniz bu iki çene arasında yem olmaktır. Haçlıların, Endülüs’e girdiklerinde Müslümanların önüne koydukları; “ya kılıç ya haç”, ya ölüm ya da Hıristiyanlık tercihlerini bu gün küresel boyutta yaşıyoruz. Bugün dünyanın neresinde yaşıyor olursa olsunlar, bütün Müslümanlar bu iki şıktan birini tercihe zorlanmaktadırlar. Yakanıza rozet olarak ya haç takın ya da siyon yıldızı. Bunların dışında herhangi bir rozet aramayın ve yakanıza takmayın, başınıza bela açarsınız. Özellikle İslam’ı çağrıştıran Hilal rozetinden uzak durun. İlle de Hilal diyenlerin akıbetlerini görüyorsunuz.

Dişlerinden sürekli Müslüman kanı sızan bu korkunç canavarın, doyumsuzluğu, caniliği ve küstahlığı karşısında insanlığın İslam’dan başka bir sığınağı bulunmamaktadır. Bütün bir insanlık, bütün mazlum milletler bu canavara yem olmaktan ancak İslam’ın o engin merhametine sığınarak kurtulabilir.
Kurtulmak bir yana, kurtarıcı olmak, bu sınır tanımaz canavara meydan okumak da ancak İslam’ın kendinden emin ve emniyet telkin eden atmosferinde beslenmekle mümkün olacaktır.

Canavarın iki çenesi arasında debelenen, kemikleri çatırdayan insanlara kurtuluş yolu olarak haçı, kiliseyi, çanı gösterenlerin merhamet anlayışlarını idraklerinize havale ederek, bizim Nadim Macit’ten bir paragrafla sözü sonlandıralım:
“Günümüzde içi boş olan küreselleşme kavramı ekseninde din ve dinin anlaşılması gibi konular tartışılmaktadır. Küreselleşmenin tanımlarına bakıldığı zaman, yapılan tanımların politik ve ekonomik alanda dünyayı resmetme girişimi olduğu ve bu amaca hizmet için kullanıldığı ortadadır. Ne var ki popüler ve mevcut kalıplara vurgu yaparak var olmayı amaçlayan bazı ilahiyatçılar aynen modernleşmenin erken döneminde olduğu gibi hemen küreselleşmenin üzerine atladılar. Bunlar takdim edilen olguları aynen alıntı yaparak ve kopyalayarak önce dünyanın nereye gittiğini tenbihlediler, hemen bunun peşi sıra da dinin yeniden yorumlanmasının gereğini hiçbir dini kaynağa müracaat etmeden ileri sürdüler ve önerilerde bulundular. Küresel aktörleri şeytan olarak niteleyen bu çevreler bu günlerde küresel aktörlerden başka dost aramanın enayilik olduğunu söylemektedirler. Evet, bir daha tekrar etmemiz gerekir ki ilginç zamanlarda yaşıyoruz!“ (Prof. Dr. Nadim Macit, Küresel Güç Politikaları Türkiye ve İslam, 32–33).
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt