Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

EVRİMİN DİNLE BAĞLANTISI (1 Kullanıcı)

ahmet-763

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
31 Ağu 2007
Mesajlar
1
Tepki puanı
0
Puanları
0
arkadaşlar beni evrimi destekleyen biri ve ya ateist olarak algılamayın cok şükür inançlı biriyim.ama kafama evrim konusu hep takılıyor.çünkü bugün bilimde en önde olan devletler evrimi kabul etmiş durumdalar neredeyse.okullarda bilim dersi olarak bile gösterlyor.yani bugün bilimde en ilerlemiş olan ABD de amerikan bilimler enstütisi diye bi arastırma merkezi kurmuslar ve evrim üzerine dünyanın en zeki bilim adamlarını toplayarak trilyonlar harcayarak onlarca yıl kafa yorarak evrimin var olduğunu kabul ediyolar inkar edilemez bir gerçek olduğunu ifade ediyolar.bunun dışında üniversitelerde ne bilim oxford stamford gibi üniversitelerde bilim adamı olma seviyesinde zekaya bilgi birikimine sahip insan heralde evrim konusunda bizden daha doğru seyler söyleyebilir.ve bu kşilerin cok büyük bi kısmı evrimi kabul ediyosa ciddi biçimde bildikleri bişeyler olduğuna inanıyorum.sizcede böyle değilmidir.mesela yaratılışı destekleyenlerin söylediği evrim varsa türden türe geçişi sağlayan ara geçiş formları olmalı deniyor ama bugüne kadar bulunmadığı söyleniyor.buna karsın evrimcilere bunu sorduğumda bi sürü ara geçiş formu olduğunu örnekleriyle gösteriyolar bunlar çok önemli bilim akademilerinde muhafaza edilen sahte olma imkanı olmayan ve bilimsel olarak birsürü araştırma sonucu kanıtlanmış ara geçiş formları.ya bizim evrimi yalanlamak adına söylediğimiz ispat dediğimiz bilgileri bu kadar zeki ve bilgi sahibi insan elbette bizden önce biliyodur ama bunları bilerek hala evrim var diyorlarsa bildikleri bişeyler vardır demekki.ve internet üzerinden evrime karsıt olarak araştırdığım herseyin altından harunyahya çıkıyor hatta carmelo arkadaşımızın göstermiş olduğu fosil kayıtları yine harun yahyaya ait ve bu fosil kayıtlarının sahte olduğu bir birbucuk ay önce tesbit edildi zaten ve bu arageçiş formu olmadığını idda eden tek kişi yine harun yahyadır bu arageçiş formu yok fikride sadece bu kişiden alınan bilgiler sonucu söyleniyor internette bakın bu konuyla ilgili tüm kaynak video resim vs bilgiler hep harun yahyaya ait.Su anda bi tarafta evrim saçmalık arageçiş formu yok binlerce canlı fosili var diyen harun yahya yani bildiğimiz nağmı değer kendini ben isa yani mehdiyim diyen lüks villalarda yaşayan adnan hocayamı inanmak yoksa en üstün teknolojilerle onlarca yıl araştırma yapan en zeki bilim adamlarını toplayarak araştırmalar yapan amerika bilim akademisinin evrim vardır diyen profesörlerinemi inanayım...Bu evrim konusu hep kafamı kurcalayan bi konu hiçbi cevap tam olarak tatmin etmiyor çünkü evrimi kabul eden insanlar bizden zeki bizden daha çok okumuş dünyanın en gelişmiş ünivertsitelerinde eğitim veren en üstün teknolojiyle çalışan bilim adamları.biz ise kısıtlı bilgimizle genel olarak sadece içimizde kurduğumuz mantıkla işte herseyin yaratılması tesadüfle oluşamaz mantığıyla yaratılışa karar veren insanlarız.sizce kim haklı olabilir. bazen acaba allah canlıları evrim şeklinde yaratmış olamazmı diye düşünüyorum yani allah canlıların temelini oluşturan maddelere o özellikleri verip ve onları sürekli yöneterek canlıların milyonlarca yıl sonra en son halini almasını sağlamış olamazmı.yani ille inançlıysak herşeyin bir anda oldğuna inanmamızmı gerekiyor.dün tvde bir reklam gördüm tüm dünya üzerinde yayınlanan ortak bi reklam küresel ısınmayla ilgili uyarı yapan ciddi bi reklam ve reklamın sonunda şu deniyor iklimin bu kadar hızla değişmesi sonucunda canlılar iklime ayak uydurabilmek için bu kadar hızlı evrimleşemiyor evrimleşmesi için daha yavaş iklim değişmeli eğer canlıların yok olmasını istemiyorsanız küresel ısınmaya sebep olan nedenlere karsı önlem alın vs vs devam ediyor....yani evrimi bırakın tartışmayı zaten kabul etmişler canlıların evrimleşitğini ve bu kadar ciddi bi reklamdada evrim geçirebildikleri söylenmiş.lütfen yardımcı olacak yanıtlar gönderin carmelo arkadaşım sen bu konularla ilgili birine benziyosun görüşün önemli benim için lütfen yanıt yaz allah razı olsun şimdiden sizlerden.....
 

carmelo89

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
14 Haz 2006
Mesajlar
452
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: EVRİMİN DİNLE BAĞLANTISI

kardeşim yazdıklarını okudum...
öncelikle sunu söyleyeyim evrimciler canlılıgın kademeli olarak kör rastlantısal olaylarla olustugunu ve ve bir yarataıcı tarafından oluşturlmadıgını iddaa ederler eger bir evrimin var oldugunu kabul ediosan bunuda kabul etmek szorundasın cünkü bazı şeyler kademeli ve tesadüf olarak yaratılmışsa geri kalanlar icinde aynı şeyi düşününmemiz gereikr..
ben hic bir şekilde evrimi kabul etmiyorum cünkü ortaada evrimlişmiş hicbir canlı göremiyorum...sen görüyormusun? ilk maymun nasılsa şimdide aynı ilk kelebek nasılsa şimdide aynı kelebek 1400 yıl önceki insan nasıl aynıysa şimdide aynı...ayrıca o laboratuvarla kapanan bilim adamı dediğin insanlar ileri sürdükleri yalanları ortaya cıkmasın diye aylarca labaratuarlarda gercege en yakın arageciş forumu yapabilmek icin ugrasıyorlar...
buna emin cünkü daha denediler ...
ewrim demek erşeyin tesadüf olduugnu kabul etmek demektir arkadasım cünkü bişey evrimleşiyor sa neden evrimleşiyor die sorduugnda bi cvp alamssın sadece evrimleşiordur hicbir acıklaması yoktesadüfen oludr herşey...yokcevreye uyum bilmem ne bir sürü safsata
sunu unutma biyolojide bi kural vardır sonradan kazanılan özelikler asla kalıtsal olarak bir baska gene yani yeni dogacak bireye aktarılmaz yane örneklersek birisi zmanla cok hızlı yazı yazma yetenegi kazandı ellerini cok seri kuallnıyordu fakat bu şahsın bir cocugu olursa bu kazandıgı özellik ona aktarılmaz yane cocuk hızla yazma özelligine sahip olmaz buda evrimin olmadıgını gösterir ne adaptasyon cevre uyumu nede mutasyon hicbi şelide evrime neden olmaz sonradan kazanılan bişe gen yoluyla aktarılamadıgına göre evrim die bişe yoktur üstelik ben hala gercekci bi ara geçiş formu göremedim...sen gördünmü hepsi bariz bi şekilde sahte ve eger hala öle bişeler varsa nie hala evrileşmio canlılar neden maymunlar hala insan olmuyor????
 

suspection

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
36
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: EVRİMİN DİNLE BAĞLANTISI

Sonrdan kazanılan bazı özellikler gen yoluyla yeni bireylere aktarılır. buna da mutasyon denir kardeşim. illa olumlu olması gerekmiyor. mutasyon da bir çeşit evrimdir. kendiliğinden yada dış müdahale ile.

lütfen bakınız aşağıdaki konudaki yorumum...

http://www.islamiyet.gen.tr/forum/RESİMLİEVRİM_denen_YALAN&33&6793.html
 

carmelo89

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
14 Haz 2006
Mesajlar
452
Tepki puanı
0
Puanları
0
yanlıyorsun!

yanlıyorsun!

kardeşim Selamın Aleyküm...
kazanılan özellikler kalıtım yoluyla aktarılır diye yazmıssın bende şüphelendin acaba yanlış mı biliyorum diye ama doğru biliyormuşum bunu heryerde bulabilirsin sonradan kazanılan özellikler asla genetik yoluyla aktarılamaz!
mutasyonlardanda bahsetmişsin...
arastırmalarıma göre mutasyonlar canlılara hicbir yarar sağlamamakta...
en iyi ihtimalli mutasyon bile canlıda değişliklige yol acmıyo üstelik zararı oluyo zararıda en hafifinden kontrolsüz hücre bölünmesi yani kanser...
mutasyonlar sonucu canlılar bircok organını ya kaybetmiştir yada mutasyonlarla ortaya cıkan yeni organları işlevsiz kalmıştır bu konuda bicok feney yapılmıştır ve yapılmaktadır ama sonuc hala mutsayonun evrime denen yalana olumlu bir katkısının olmadıgı gercegidir...
 

suspection

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
36
Tepki puanı
0
Puanları
0
sa
ben doğru ya da iyi birşeyler olduğunu ima etmedim,"mutasyon" ile. O da bir çeşit evrimdir dedim. "evrim" kelimesinden (ve dolayısıyla teorisinden) ne anlaşıldığına bağlı. aslında konu ile ilgili diğer konuya yazmıştım, sanırım o daha açıklayıcı, tekrar olmasın.

hayırlı günler.
 

carmelo89

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
14 Haz 2006
Mesajlar
452
Tepki puanı
0
Puanları
0
sa
ben doğru ya da iyi birşeyler olduğunu ima etmedim,"mutasyon" ile. O da bir çeşit evrimdir dedim. "evrim" kelimesinden (ve dolayısıyla teorisinden) ne anlaşıldığına bağlı. aslında konu ile ilgili diğer konuya yazmıştım, sanırım o daha açıklayıcı, tekrar olmasın.

hayırlı günler.

kardeşim bahsettğini okudum...ve kaanatimce bircok yanlış düşünce gördüm....
bahsi geçen konu okadar uzun ki bu platformda tartışılabilcek gibi değil...
o yüzden ben hala evrim teorisin dinimize bir dayanak oluşturamayacagını söylerim ve sana bilğin üzere Adnan Okatarın kitaplarını okumanı tavsiye ediyorum bu zat ın şahsında ne düşündüğün beni ilgilendir kendisine vaktinde bircok suclamalar atıfedildi inanırsın yada inanmazsın orasına karışmam ben sadece yazdıgı eselerini okumanı istiyorum özellikle 50 soruda evrim teorisinin çöküşü adlı kitabını uzunca bahsettğin tüm konun acıklamasını o kitapta ve diğer kitaplarda bulabilrisn...ama sana okumanı tavsie ederim mutlaka okumalısın...
selam ve dua ile...
 

carmelo89

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
14 Haz 2006
Mesajlar
452
Tepki puanı
0
Puanları
0
ve bahsetiğim kitaplarda harunyahya adlı siteden ulasabilrisn...
 

suspection

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
36
Tepki puanı
0
Puanları
0
harunyahya bilim ile dini bağdaştırma konusunda bir uzman. ama bu bilimde uzman olduğu anlamını taşımıyor.

beni yanlış anlamanızı istemem, bunu her defasında söylüyorum.

mutajen etki ile genlerin sonraki kuşaklara geçtiği bilinen bir gerçektir. özellikle radyoaktif ışınımlara maruz kalan bireylerin yeni doğanlarında işlev ve fiziksel bozukluklar anormal gelişimler senelerdir gözlenmekte. "sonradan kazanılan özellik mutasyonda doğal kazanımla elde edilen bir özellik olmuyor" dersen bu tespitinde haklı olursun. Ancak sonuç itibariyle uzun zaman içerisinde nesiller arasında kalıtsal değişimlerin olması olasıdır, mümkündür.

benim anlatmaya çalıştığım şu, faydalanabildiğim her detayı kullanırım, bu teoriyi okumam, bilmem onu tamamıyla kabul ettiğim anlamına gelmez. ama kimya, biyoloji ve genetik biliminin ortaya koyduğu gerçekleri de inkar edemeyiz.

hayırlı günler :)
 

_musi_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Eyl 2007
Mesajlar
31
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
selamun aleykum ...

öncelikle şunu söyliyeyim evrim teorisinin kökeninde yaratılışın inkarı vardır.

Yeryüzündeki tüm canlıların tesadüfler sonucu oluşmuş ilk proteine dayandırmak,
teorik olarak tanrıyı inkar etmektir.
Bu ilk proteinin nerden geldiği sorusuna evrimcilerin verdiği klasik cevap :
"ilkel bir atmosferde tesadüfler sonucu oluşan yıldırımın yeryüzünde bir protein oluşturması",
işte evrimin temeli budur , Bu ise tanrıyı inkardır.

Ayrıca Darwinin ortaya attığı doğal seleksiyon teorisi geçersizdir
çünkü doğal seleksiyon hiç bir zaman tür değişikliğine sebep olmaz,
sadece fiziksel değişiklik yapar , bu ise evrim değildir.

Mutasyon meselesine gelince,
Evrim teorisine göre bir canlı türü evrim geçirdiği vakit daha komplex ve gelişmiş bir türe dönüşür.
Halbuki mutasyona uğrayan hiç bir canlı daha gelişmiş bir hale gelmemiştir ,
aksine kısa zaman içinde ölmüştür,
yani bu güne kadar faydalı mutasyona rastlanmamıştır.

Evrim teorisi bilimisel bir teori değildir? Neden

DNA nın bile daha bilinmediği , elektron mikroskobunun icat edilmediği bir dönemde
Darwinin sadece nitel gözleme dayanan fikirleri ve bunun sonucunda ortaya çıkmış bir toeriyi
bilimsel kabul etmek bir kere modern bilim ile çelişir.

Bilim adamları evrime inanıyor diye biz de mi inanmalıyız ? Hayır

Bi kere şunu unutmayın bilim adamı yanılabilir.
Bilim adamı evrime inanıyor diye bizimde inanmamız , aynı bilim adamının Allahı inkar ediyor diye
bizim de inkar etmemiz gerektiği saçmalığını ortaya çıkarır.
Bu ise ne akla uyar , ne dine uyar .

Ayrıca evrimci bilim adamları evrimi ıspatlamak için değil ,
yaratılışı çökertmek için çalıştıkları da bir gerçektir

Evrimci bir bilim adamının yaptığı itiraf bunu açıkça gözler önüne seriyor

"Evrime , öyle olduğu için değil öyle olmasını istediğim için inanıyorum"

Dikkat edin evrim teorisi statik evren modeli üzerine kurulmuş ,
yani materyalist felsefenin bir kolu olarak da düşünebilirsiniz,
zaten big bang teorisinin ortaya çıkmasından sonra evrim teorisi buyuk bir darbe almıştır.

İşte görüyorsunuz ki evrim teorisinin temelinde materyalist felsefe ve yaratılış inkarı vardır.
Bu ise Tevhid inancına tamamen aykırıdır.

İslam da evrim yoktur , tekamul vardır.

Tekamul : Ruhun kemale ermesi , olgunlaşması . Bu ise evrim değildir.

Müslüman dünyasında evrime inanan ilahiyatçılar var ,
evrimi yaratılışın bir parçası sayarlar.
Ama malesef bunlar bilimden haberleri olmadığı için sadece ideolojide inanırlar,
Gerçek manada evrimin ne olduğunu bilimsel olarak bilmezler

İşte Harun Yahyanın önemi burda ortaya çıkıyor

Modern bilimi çok iyi takip eden ve evrimin bilimsel olarak mümkün olmadığını ıspatlayan tek kişidir.
Onun kitapları bu yüzden Fransada , Rusyada , Çinde ders kitabı olarak okutuluyor.

Bu arada Adnan Oktar hiç bir zaman Mesihlik veya Mehdilik İDDİA ETMEMİŞTİR
Bu onu karalamak için atılmış bir iftiradan başka bişey değildir.
Daha önce de ona sayısız iftiralar atıldı.

Sözlerimi kapatıyorum , bir kez daha söylüyorum :

TEVHİD İNANCI ALTINDA EVRİM KABUL EDİLEMEZ !!!

selametle...
 

suspection

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
36
Tepki puanı
0
Puanları
0
Sevgili arkadaşlar,

(Diğer evrim konusuna yazdığım yorumu sanırım buraya yazmam gerekiyormuş)

Öylesine bir konu ki, giren bir pişman girmeyen bin.
Yorumumu bilimsel terminoloji ile inanç terminolojisini karıştırmadan açık bir dille yazmaya çalışacağım ama lütfen yorumumda anlaşılmayan bir ifade olursa sorunuz.

Her şeyden önce şu bilgiyi paylaşmak isterim ki, "Evrim Teorisi"ni (ki adı üstünde bir teoridir) geliştiren batılı bilim adamı Darvin ölmeden önce (kilisenin savunduğu ve ehli kitabın kabul ettiği) onlardaki ifadesi ile "Yaratılış Teorisi"ni kabul ettiğini açıkladı. Neden?

Burada bahsettiğiniz konuların pek çoğu (maymundan insan evrimi gibi) gerçekte evrim teorisinin temeli değildir. Sözde Darvincilerin ortaya attığı, temeli olmayan, beşer için değil 900, binlerce cilt kitapta anlatılamayacak kadar uzun süreçler içeren bir oluşumun genellenmiş ve ANLATILAMAMIŞ halidir. Zamanla pek çok saptırımlara uğramıştır. Sonuçta BEŞER beyanatının kesinliği YOKTUR.

Evrim teorisinin temeli dünyanın ve canlıların nasıl meydana geldiğini araştırmak, incelemek, öğrenmek ve anlamaktır. Son yıllarda evrim teorisi sadece dünya ve canlıların değil, kainatın ilk üç saniyesinin nasıl oluştuğunu faraza anlatacak kadar kurgulanmıştır. Çeşitli bilimsel verileri ele alarak varsayımlar ve hipotezler ile evrenin ilk üç saniyesine kadar bir takım yorumlar yapmaktadır. Teoriye göre her şey bir tek Helyum atomuyla başlamıştır...

Tüm canlıların ortak özelliği, hücrelerinde Karbon ve Hidrojen (yani Su) bulundurmalarıdır. Tek bir hücreden mitoz bölünmeler, mayoz bölünmeler sonucu tüm canlıların geliştiğini söyleyebilmek için o vakit orada bulunmuş olmak gerekir. Bilinen gerçek doğada var olan bütün elementlerin insanda hemen hemen tamamının, ve diğer canlılarda da benzer şekilde değişik oranlarda bulunduğunun bilimsel olarak tespit edildiğidir. Aynı hücreyi bilemem ama, aynı malzemeden imal edildiğimiz ortada. Bütün canlılar kompleks organik moleküllerden meydana gelmekte. Temelinde C, N, P, H2O var. En bilinen ve oldukça büyük bir molekül olan glikoz (şeker) hepsinin temel gıdası...

Olaya daha fazla bilimsel açıdan yaklaştığımız zaman bu teorinin bazı bilinmezlere ışık tutan yanı vardır.

Dünyanın oluşumuna dair varsayımlar laboratuar ölçeğinde deneniyor. Tahmin edilen koşullar cam bir kürenin içerisinde deneysel olarak uyarlanıyor. Bir süre sonra çamurumsu bir sıvı oluşuyor ve bu sıvının içerisinde DNA proteinlerinin yapı taşlarına benzer uzun zincirli moleküller oluştuğu gözleniyor. (TÜBİTAK serisinde okumuştum. Kesin doğrudur diyebilmem için o deneyi benim yapmam gerekirdi, sadece naklediyorum).

Dünya 6 günde yaratıldı. Peki buradaki zamansal kavram olarak "gün" bizim bildiğimiz anlamda "gün" mü? Hani dünyamızın yaşı 6 milyar yıldı?

Evrim teorisine göre, mikro ölçekte, canlılar için ele alırsak yani, kullanılmayan organ küçülür. Çok basit bir örnek, spor yapan kişilerin akciğerleri yapmayanlara oranla daha fazla miktarda hava ile dolar, spor yapan kişilerin kasları yapmayanlara oranla daha sert ve gelişmiştir. Bu kullanılabilir yanına bir örnek.

Evrim teorisi çalışmaları "gen" bilimi temellidir. Bu çalışmalar sırasında bugün tıpta organ naklinde çığır açmış bir sonuca ulaşılmıştır. kök hücreden organ ve organeller büyütülebilmektedir. Bir canlının bire bir aynısı (biyolojik olarak) kopyalanmıştır, gen teknolojisi sayesinde. (Etik midir? Bilemem, kullanıldığı yer ve bakış açısına göre değişir, kaldı ki, bire bir kopyalanan bir insan olsaydı -belki denenmiştir bilemeyiz- biyolojik kopya dahi mantıken orijinal ile aynı olamaz, çünkü orjinalin yaşadıklarını yaşamamış, onun aldığı eğitim ve terbiyeyi almamış, maneviyatı orjinalin maneviyatı gibi olmamış bir canlı olur, ve her neasıl olursa olsun, sebebi vasıtası ne olursa olsun, Allah'ın yarattığı bir varlık olur, tüm varlıklar gibi)

Bilgiyi ve bilimsel çalışma/ araştırma sonucunu nerede ve nasıl kullandığınız önemlidir.

Önemli olan şudur, neye nasıl hangi açıdan bakıyorsunuz? Eldeki bilgiyi nasıl kullanıyorsunuz?

Bence "Evrim Teorisi" bu teoriyi kendisine destur kabul etmiş (Darvin gibi -ölmeden kısa bir sure öncesine kadar öyleymiş-) ateistlere karşı Allah'ın varlığına ve tüm kainatı yarattığına bire bir delildir. Nasıl mı?

Her şey 1 tek Helyum atomu ile başladıysa, o Helyum atomu o başladığı yere nasıl gelmiştir?

Evrimciler bu soruyu yanıtlayamadıkları için başta Darvin olmak üzere gerçekten bilimsel verilerle hareket edenler artık bilinen "Evrim Teorisi"nin gerçekten ispatlanamamış bir teori olduğunu anlamış ve olayı "nasıl oldu?" sorusuna cevap verecek araştırma süreçleri haline çevirmiştir.

Evrim teorisi yada bir başkası, beşerin tüm teorileri çürütülebilir. Kesin ve doğru olan tek beyan Allah (CC)' a aittir.

Bence evrim teorisinin kullanılabilecek yanları vardır. Anlamak açısından. Çünkü Rabbim benden denizdeki gemileri, etrafımdaki canlıları, doğanın seyrini izleyip O'nu ve ademoğlu için yaptıklarını anlamamı istiyor. Anlamak için de nasıl ve neden sorularına cevap bulmam gerekir. İnsan mantığının algılayabileceği ölçekte ve düzende sistematiği çözmem gerekir. Değil mi?

Bu şekilde düşünürsem ben bu teorinin çok sayıda bilimsel araştırma ve deney içeren alt bölümlerinden sorularıma cevap verebilecek kısımlarını ayıklayabilirim. Bunu yapabilirim. Bu teoriyi ortaya atanlar insan değil mi? Onlar da düşünerek bunları dillendirmedi mi? Ben de sadece bu teori değil, Kitab-ı Mukaddes'te yazana uyan, onu açıklayıcı her türlü bilimsel veriyi değerlendirebilirim. Nitekim de değerlendiriyoruz (Bknz sızıntı yazıları).

Öteki taraftan, yüce Kitabımıza bütünsel olarak bakarsanız benzer bir kronoloji görürsünüz.

"Biz insanı su ve topraktan, çamurdan yarattık"

Mümin 67- "Sizi (önce) bir topraktan, sonra bir damla sudan, sonra bir aleka (embriyo)dan yaratan, sonra sizi bir bebek olarak çıkaran, sonra güçlü kuvvetli bir çağa erişmeniz, sonra da ihtiyarlar olmanız için yaşatıp büyüten O'dur.

Ve diğer benzer ayetlere baktığımızda bir oluşum ve gelişim süreci var. Belki evrim teorisi yolun çok çok başında henüz bir kaç kelimeden ibaret, belki zamanla doğru yönde kullanılarak bazı konuların aydınlanmasına yardımcı olacak. Bunları bilemeyiz.

Bir tek hücreden bütün canlıların oluştuğu gibi bir varsayım olsa bile, Allah'ın (CC) "Ol!" demesi ile oluverenin bizim için ne kadar sürede olduğunu bilemeyiz.

Kaldı ki böyle bir olasılık bilimsel olarak da mümkün değildir. Kök hücreden organ geliştirmek örneği. Belki ilerleyen yıllarda deriden yada saçtan kulak yapılabilir ama şu an için karaciğerden alınan kök hücreden sadece karaciğer yapılabiliyor. Kurbağa yaptıklarını ne duyduk ne okuduk

Anlatmaya çalıştığım özetle şudur: Hz. İbrahim'in Allah (CC) katındaki kıymet farkı Allah'ın ona vahyetmeden O'nun Allah'a ulaşmış olmasından gelir. Sebebi de Hz. İbrahim'in aklını kullanarak tüme varmasıdır. Ezcümle, hiçbir şeyi doğrudan ve kesin olarak inkar etmemek, akıl süzgecinden geçirmek bize verilen "akıl nimetinin" hakkını vermemiz için üzerimize bir borçtur.

Bu söylediklerimden evrim teorisini savunduğum sonucu çıkmaz. Yada "Kur-an'da Evrim teorisi yer alır" gibi bir yorum da çıkmaz. Buradan çıkacak olan sonuç,

Ankebut 20- De ki: "Yeryüzünde gezip dolaşın da, Allah ilk baştan nasıl yaratmış bakın. İşte Allah bundan sonra (aynı şekilde) ahiret hayatını da yaratacaktır." Gerçekten Allah her şeye kadirdir.

Ve benzeri bir çok Ayet-i Kerime'de yer alan "anlayanlar için bunda bir ibret vardır" ı bulmaya ve anlamaya çalışmaktır.

Teşekkürler.
 

suspection

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
36
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yukarıda da söyledim, tekrar kısaca özetleyeyim,

Evrim teorisi Darvin'in ortaya attığı bir teori de olsa günümüzde Darvin'den çok daha fazla gelişmiş bir haldedir. Bu teoriyi bilmek, işe yarar yanlarını kullanmak teoriyi kabul etmek anlamını taşımaz.

Ayrıca, teorilere inanılmaz, dolayısıyla tevhid inancı ile kıyaslanması bile doğru değildir. Teori bir takım kabullerle (hipotez) yola çıkar, bu kabullerin sağlaması yapılabiliyorsa geçerlilik kazanır, yapılamıyorsa teori olmaz zaten hipotezde kalır. Hatta bazen daha da geri düşer. atmasyonda kalır.

Mutasyon konusunu arkadaşımın "sonradan kazanılan özelliklerin yeni nesillere geçmeyeceği" yorumuna yazılmış bir karşı yorumdur. geçebilir'e örnektir. Evrim teorisinin yola çıktığı yada eleman kabul ettiği kavramlardan biridir.

Harun Yahya'nın bilgi düzeyini sorgulamıyorum, yargılamıyorum, herhangi bir karşıtlığım da yok. Çok beğendiğim yazıları ve eserleri de var.

Benim anlatmaya çalıştığım evrim teorisi bileşenlerinin nasıl değerlendirilebileceği, sonuçta işime yarayan her bilgiyi kullanabilirim.

Farkındaysanız teoriyi saunmuyorum, teorinin nasıl değerlendirilmesi gerektiği noktasındayım. Yaradılışımızı anlamaya yönelik bilgileri neden? ve nasıl? sorularına cevap verebilecek detayları kullanmaktan bahsediyorum. Ve bilimle ilgili birisi olarak hiçbir zaman bilimsel bir kavrama inanmak yada inanmamak gibi bir düşüncem olmadı. Bilimsel çalışmalar verilerini metodlarını ortaya koyar ve bir sonuca varırı. Sonucun anlamlı (kabul edilebilir) yada anlamsız olması durumu önemlidir. Sonucu olumlu olmayan yada anlamlı sonuçlar vermeyen bilimsel çalışmalar da birşeyleri ispat edebilir. Bunları değerlendirmekle inanmak çok farklı kavramlardır.

Bilimsel çalışma inancın karşısında bir varlık değildir, olamaz, olmamalıdır. O sadece bir araçtır ve her araç gibi nasıl ve nerede ve amacına ne kadar yönelik kullandığınızla ilgili olarak nitel bir değer taşır. Yada taşımaz.

özetle budur :)

Saygılar....
 

_musi_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Eyl 2007
Mesajlar
31
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
Suspection kardeşim,

verdiğin yazı için teşekür ederim , söylemek istediğim bir kaç şey var.

İlk protein oluşturma deneyi Miller tarafından yapıldı.
Ve tamamen bir sahtekarlık ürünüydü.
Bu deneyin Tübitak tarafında bilimsel bir deney olarak ortaya atılması beni hiç te şaşırtmadı,
çünkü Tübitak evrimci bir kuruluştur .

Deneye gelirsek :

Stanley Miller 1953 yılında bir deney yapar.
Bir aminoasitin ilkel şartlarda oluşabileceğini deneyle ispat ettiğini savunur.
Fakat zamanla deneyinde bazı hilelere başvurduğu ortaya çıkar :

1-Metan ve amonyak gazlarını deneyinde kullanan Miller'in deneylerinin aksine 1970'lerden sonra ilkel ortamda bu gazların olmadığı ortaya çıkmıştır. Araştırmacılar atmosferin ilk dönemlerde azot, hidrojen, su buharı, oksijen ve karbondioksitten oluştuğunu ispat etmişlerdir. Bu gazlarla yapılan 1975'teki deneyde tek bir aminoasit bile elde edilememiştir.

2-Miller, deneyinde "soğuk tuzak" adlı mekanizmayı kullanmıştır. Bu mekanizma ile aminoasitin oluşumunu engelleyen oksijeni de Miller deneyinden soyutla-mıştır.

3-Miller deneyi sonucunda, canlıların yapılarını bozan organik asitler oluşmuştur. Miller bu asitleri de deneyden izole etmiştir.

Kısaca Miller deneyi, evrimi değil evrimsizliği ispatlar.
Çünkü bir aminoasitin oluşumu için bile deneye olmayan metan ve amonyak gazları eklenmeli,
olan oksijen çıkartılmalı, oluşacak aminoasitin korunması işin özel bir mekanizma
(soğuk tuzak) kurulmalı ve bozucu özelliğe sahip organik asitler izole edilmelidir.
Kısaca, aminoasitler tesadüfen değil özel şartlarda, kontrolle, bir laboratuvar ortamında,
bilinçli müdahalelerle ancak elde edilebileceğini Miller İspat etmiştir. :)

Zaten Miller yukarıdaki tezatları, 1985'te İsveç Stockholm şehrindeki sempozyumda, ayrıca; Science (S.423)'te , The Origins Of Life On The Earth (S.33)'te itiraf etmiştir.

Görüldüğü gibi evrime delil sunular güya Tübitakın bize bilimsel bir deney diye yutturmaya çalıştığı sahtekarlık
aslında evrimi değil , tam tersine evrimin çıkmazını ıspat eder.

selametle...
 

_musi_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Eyl 2007
Mesajlar
31
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
Suspection kardeşim

Şu konuda seninle hemfikirim :

Teoriyi savunmak değil , teoriyi kullanmak

Görüldüğü gibi teori aslında bizi doğrudan doğruya Tek olan Yüce Allaha götürmektedir

Hiç bir bilimsel çalışma benim inancımı zedeleyemez :)

Tam tersine bilimin ortaya koyduğu gerçekler İslam inancını daha da güçlendirmektedir

selametle...
 

_musi_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Eyl 2007
Mesajlar
31
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
Şunu da eklemek istiyorum

hiç bir teoriyi Tevhid inancıyla kıyaslamıyoruz

Fakat Tevhid inancını yok etmeye çalışan art niyetli teorilerin olduğunu söylüyorum

Bu teoriler bilim dünyası tarafında cahil kesime çok kolay bir şekilde kanun diye yutturulabilir :)

İşte bu yüzden bu tür teorile karşı bilimi yakından takip eden
ve bunu din adına kullanmasını bilen araştırmacılara ihtiyacımız var

Bunu da en iyi şekilde yapan tartışmasız Harun Yahya dır :)

selametle...
 

suspection

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
36
Tepki puanı
0
Puanları
0
Suspection kardeşim

Şu konuda seninle hemfikirim :

Teoriyi savunmak değil , teoriyi kullanmak

Görüldüğü gibi teori aslında bizi doğrudan doğruya Tek olan Yüce Allaha götürmektedir

Hiç bir bilimsel çalışma benim inancımı zedeleyemez

Tam tersine bilimin ortaya koyduğu gerçekler İslam inancını daha da güçlendirmektedir

selametle...

Uzunca yazdığım yorumda ben de tam bunu demeye getirmiştim :)
Nihayet anlaşabildik...

Deneyin tutarsızlığı hakkında ben de okumuştum. Söylediğim gibi, kendim yapmadan bilemem :) Ama evrim teorisi ile ilgili çok fazla şey okudum (laf aramızda bi tübitak değil, hangisini nerde okuduğumu unuttum desem yeridir)

Her defasında sonuç bölümünde şu soruyu sordum;

"....eeee, peki o zaman şu nasıl oldu? bu nerden geldi?" ve sonuç, her türlü bilimsel çalışma bize Allah'ın varlığı ve birliği konusunda bir delildir.

Ve ben, O'nun nasıl yarattığını anlamak için her türlü bilgiyi okurum, olumlu yada olumsuz, "değil'inin değil'i kendisidir" veya bilimum önerme, doğru sırada kullanılınca bizi hep aynı sonuca götürür. Zaten ben o sonucu değil, o sonuca giden yolu öğrenmeye çalışıyorum...

Öğrenebilir miyim?
Asla tamamen öğrenemem, bu O'nun sırrına ilmine ermem demektir ki böyle birşey mümün değildir. (En azından benim için ve benim çapımda :) )

Anlayabilir miyim?
O'nun izin verdiği kadar, belki 3 de biri bile değil, belki yarısı, bilemem, bana O'nu daha çok sevdirsin yeter.. Beni O'na daha çok götürsün, bana O'nu daha çok anlatsın yeter. Başka isteğim yok...

Ve ben şunu öğrendim... Hiçbirşeye hemen karşı durma...
Sonuçta var olan her şey, istisnasız herşey, soyut somut herşey, O'nun izni ve bilgisi dahilindedir. Ve bizler içindir... Önemli olan şu ki sen neredesin? ben neredeyim? biz neredeyiz? nersindeyiz? Söylediğim gibi, belki bir gün evrim teorisi çok farklı bir boyutta ve anlamda farklı sorulara ışık tutan detaylarla önümüze gelebilir. Tam olarak ifade etmek gerekirse, Kaptan Kusto örneği, belki birgün bu teori üzerinde çalışan bir bilim adamı Kusto'nun birbirine karışmayan denizleri bulduğu gibi, gerçekten çamurdan başlayan yaratılış sürecimizi gün ışığına çıkarabilir.... (Ütopik bir hayal ama olsun, hayal kurmak güzeldir :) )

Allah bizleri yolundan ayırmasın...
Saygılar....
 

suspection

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
36
Tepki puanı
0
Puanları
0
Şunu da eklemek istiyorum

hiç bir teoriyi Tevhid inancıyla kıyaslamıyoruz

Fakat Tevhid inancını yok etmeye çalışan art niyetli teorilerin olduğunu söylüyorum

Bu teoriler bilim dünyası tarafında cahil kesime çok kolay bir şekilde kanun diye yutturulabilir

İşte bu yüzden bu tür teorile karşı bilimi yakından takip eden
ve bunu din adına kullanmasını bilen araştırmacılara ihtiyacımız var

Bunu da en iyi şekilde yapan tartışmasız Harun Yahya dır

selametle...

Heeeeyyyyy.... bi dakikaaa :mad:

Biz ne yapmaya çalışıyoruz burda :p :)

Ben kimsenin bilgi düzeyini tartışmıyorum, değerlendirmiyorum, bunu yapabilmem için o kişinin kafasının içini bilmem lazım, bu da mümkün olmadığına göre?

Benim dinim akıl dinidir :)

Bilmukabele...
 

suspection

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
36
Tepki puanı
0
Puanları
0
Güzel bir forum oldu bence :)
Zaman ayırdığın ve değerli bilgilerini paylaştığın için teşekkür ederim musi :)
 

Turksoso

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Eyl 2007
Mesajlar
2
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
55
HALA ÖLÜME İNANMADIM

Sayısını unuttum uğurladığım cenazenin
Hala ölüme inanmadım ben!
O kadar aşikar ki çürüyor her şey
Yine de dünyaya kanmadım ben
Hala ölüme inanmadım ben

Kaç defa ateşte yandı elim
Onca günahlardan usandım ben
Kaç defa seyrettim bitmez son bölüm
Nefsin oyuncağı oldum utanmadım ben
Hala ölüme inanmadım ben




Turksoso 002
 

Turksoso

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Eyl 2007
Mesajlar
2
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
55
Bismillahirrahmanirrahim. Rabbi yessir vela tuassir Rabbi temmim bil hayr. “
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt