12 OCAK 2008 Mecidiyeköy / Halid YAŞAR
El-hamdü lillahi Rabb-il-alemin, ves-salatü ves-selamü ala seyyidina Muhammedin ve alihi ve sahabihi ecmain.
BİAT
Lugat anlamı: Bağlılığını, itimadını bildirmek. Birisinin hakemliğini veya hükümdarlığını kabul etmek. El tutarak bağlılığını alelen izhar etmek.
Bağlılığını tazelemek.Anlamına gelir.
Ayet-i kerime,de '' Şüphe yok, sana biat edenler muhakkak ki Allah'a biat ederler. Allah'ın eli, (kudret ve azemeti) onların ellerinin üstündedir.
Artık kim ahdini bozarsa kendi aleyhine bozmuş olur ve her kim de Allah ile üzerine sözleşmede bulunduğu şeyi yerine getirirse ona da
Allah büyük bir mükafat verecektir.'' buyrulmaktadır. Fetih 10,cu ayet.
Bilindiği üzere Efendimiz Muhammet Mustafa Sallahü Aleyhi Vesellam Mekke-iMükerreme'de iken her sene Hac mevsimi şehrin dışına çıkar,her
taraftan gelen hacılar ile görüşür, onlara İslamiyet'i bildirir ,müslüman olmalarıını teklif buyururdu. Hz. Peygamber'in gönderilişinin on birinci
senesinde yine Mekke dışına çıkmış (Akabe) denilen bir tepede Medine-i Münevverden' den gelen bir cemaat ile görüşmüş, onlara islamiyeti
telkin buyurmuş, onlarda İslamiyet'le şerflenmiş Medine-i Münevvere'ye dönmüşler.
Bunlardan beş zat ile yine Medine-i Münevvere ehalisinden diğer yedi zat, ertesi sene Hac mevsiminde Mekke-i Mükerreme'ye gelmişler,
Akabe mevkiinde Resul-i Ekremle, görüşmüşler: '' Allah Teala'ya ortak koşmamak, zinada, hırsızlıkta, iftirada bulunmamak, kız çocuklarını
öldürmemek, hakkı müdafadan cekinmemek üzere bir Biat'ta bulunmuşlardır. Buna ''birinci Akabe biy'atı'' denilmiştir. Hz. Peygamber'in gönderilişinin
onüçüncü senesinde de yine Medine-i Münevvere ahalisinden yetmiş üç erkek ile iki kadın, Mekkey-i Mükerreme'ye gelmişlerdi. Ebu Eyyub-ül
Ensari Hz. de bunların arasında idi, Akabe mevkiinde Resul-i Ekrem Efendimiz ile buluştular, bu defa ''ikinci Akabe'' biat-ı gercekleşti.
Şöyle ki
eygamber Efedimiz, Medine-i Münevvere'ye hicret buyurduğu taktirde onu kendi caların'dan daha iyi muhafaza edeceklerine ve ona
itaatde bulunacaklarına ve hertürlü tehlikelere karşı İslamiyet'i müdafaya çalışaçaklarına, müslümanların zayıflarına, fakirlerine yardım dair
söz verdiler. Resul-i Ekrem, sallallaü aleyhisselam de Medine-i Münevvere'ye hicret buyuracağını müjdeledi. İşte bu Fetih Suersi onuncu
ayet-i kerime,si bütün bu biat'ları içine alıyor.
Demek istedigim odur ki Peygamber Efendimiz zamanında Peygamber Efedimize Biat ediyordu Müslümanlar. Peygamber Efendimizin ahiret'e
irtihallerinden sonra sırasıyla. Hz. Ebu Bekir sıddık.(r.a.) Hz. Ömer b. Hattab (r.a.) Hz. Osman Zİ-n nureyn''iki nur sahibi demek'' (r.a.)
Hz. Ali b. Ebi Talib (r.a.) Allah C. Celaluhu hepsinden razı olsun. Daha sonraları fitne çıktı Peygamber Efendimiz'in Torunlarını katletiler
Allah C. Celaluhu hepsinin şefat'larından bizleri mahrum eylemesin. Bu konulara girecek deyilim. Medine-i Münevvere'in, Mescid'inin kapılarını
tuttular ya Abdülmelik b. Meravana Biat edersiniz veya hepinizi öldürürüz dediler. kerhen Biat ettiler bundan sora Müslümanlar kendi içlerinde
Alim, Fazıl, Arif kişilere Biat edile geliyor. İslam beldelerinde devlet reisleri dahi bu zatlara Biat edile geliyor.
Mesela Osman gazi Hz. Şeyh edbali'ye (k.s)na.Fatih Hz. Akşemsettin(ks)na Selcuklularda Mevlana Hz.(k.s) var Osmalının son dönemlrine
baktıgınızda Gümüşhanevi Dergahını yani Ahmed Ziyaüddin Hz. (k.s) Hz.lerini görürsünüz.
Günümüzde doğru yapılan azda olsa var. Müslüman'ların hemen hemen her konuda eksikleri oldugu gibi Biat konusunda'da eksikler'imiz var
Evvela Biyat'ın Din'i hükümü nedir? Biat kime nasıl yapılır? Uygulama, veya uygulamama konusunda hüküm nedir. Konumuzla alakalı Fetih 10,cu
ayet ve 10,larca Hadisi şerif var bunları iyi belleyelim bellemenizi araştırmanızı rica ederim. Belleyelimki müslüman'ların ilk yapması gereken Biat
yanlış olmasın başta bu yanlış olursa herşey yanlışgider Allah korusun. Biat'ı kimler alablir? bunu Hoca'larımız Şeyh'lerimiz bizl'ere bizatihi sözle,
kitablarında anlatmışlar bizleri yanlış yolara girmesinler, yanlış insan'ların peşine düşmesinler diye. Zahiri ve batını hükümlere göre Biat alması
hiçmi, hiç caiz olmayan kişiler çok, her zaman olacak Peygamber Efendimiz (S.A.S.) zamanı saadetlerinde ve sonrasında sahte peygamberler de çıkmıştı.
Bu zamada da Biat alan şeyh sayısında enfilasyon var Kimi bana rüyamda şeyh'lik verildi diyor kimisi bana hızır (A.S.A) verdi çogaltabiliriz kimide
babam Dedem şeyhti bende bu görevi üstleniyorum diyor veya dedittiriliyor. Nasıl oluyorsa üstlenmek? Mehmet Zahid Kotku (k.s) Efendimin bu gibi
kişilere ''İlhad, Zındıka ve ibahiyedendir'' buyurmaktadır. (Tasvvufi Ahlak cilt 2 sayfa 230) Allah hepimizi bulardan muhafaza eylesin.
Mehmet Zahid (k.s) ve emsali zevatı tanıyıb elini öpmek cümle müslümanlara bahusus bu fakirede nasib olsun. Mahmud Esad (k.s.) Efedimizde
Hacı Betaş-ı Veli ve Makalat adlı kitab'ında Şeyh den Şeyhe intikal eden şeylerden bahsediyor. Siz kardeşlerimden ricam araştırın, soruşturun
Mahmut Esad (k.s.) efendinin emiretigi gibi hesap sorun . Hz. Ömer b. Hatttab(r.a.) efendimiz Halife hutbede ben hata yaparsam ne yaparsınız?
dediginde. Sen hata yaparsan seni kılıcımla dogrulturuz diyerek klıncı çekiyorlar. Bizleri Allah af etsin çünkü müslüman'ların her hali acınaacak
halde.Biz Biat konusunu bile doğru dürüst beceremiyoruz. Onun için Müslümanı katlediyorlar Heryerde Müslüman itilib kakılıyor, Müslümanın,
vakıf'ları yağmalanıyor, Müslümanların faaliyet gösterdigi hizmet kurumları satılıyor. Kimsenin sesi çıkmıyor.Bize amaliyat olacak hasta gibi
anestezi yapmışlar uyuşturmuşlar Müslümanı öldürüyorlar kılımız kıpırdamıyor Malımızı talan ediyorlar sesimiz çıkmıyor neden?
Bizi uyuşturmuşlar vücut his duymuyor. İllmimizi almışlar imanımızı köreltmişler. Bu uyuşukluktan kurtulmanın yolu dinimizi iyi bellemeliyiz
sünnete sımsıkı sarılmalıyız.Peygamber Efedimiz(S.A.S.) ''Benim sünnetimden ayrılanlar Nuh (as)ın gemisine binmeyenler gibidir''buyurmaktadır.
Mehmet Zahid (k.s) Tasvvufi Ahlak c.2 s.85 de Hakiki üstazı, mürşidi ve mürebbiyi arayıp bulmak ta namaz, oruç gibi farzdır. buyurmuş.
Resulullah(S.A.S.) Efendimiz Hazretleri '' Zamanının Din önderini bilmeden ve Biat etmeden ölen kimse cahiliyye çağında ölmüş gibidir''buyurmuşlardır.
Mademki bu iş Namaz, Oruç gibi farz mademki Biat edilmesi gerekene Biat edilmesse cahiliye ölümü üzere ölünüyor? niçin Biat edecegimiz kişiyi
araştırmıyoruz fıtbol takımı tutar gibi kişilerin peşine takılyoruz. Mademki Allah ın rızasını arıyoruz arayalım araştıralım.Önçe işin mahiyet ini
öğrenelim sonra Allah a dua edelim ''Yarab benim gönlümün gözünü aç ki açki doğruları görebileyim'' diye. (Seven sevdigi ile beraberdir)
Hadis-işerifine mutlaka ve mutlaka muhatab olacağız.Allah korusun ya hırsızın haydutun banka hortumcusuna, Müslümanları soyup soğana
çevirene,ya müslümanların vakıf mallarını müslümanların kuruluşlarını satıp savana ya müslümanların ceplerini boşaltana.Yada ben şeyhim diye
imanımızı yok eden kişiyle berabersek onu seversek halimiz nice olur. Bu durum ve bu gibi kişilerden yani zındıklardan Allah'a sıgınırım.
Allah hepimizi affetsin Sevdiği ve razı olduğu kulları arasına kabul etsin inşaallah... El Fatiha.
12 OCAK 2008 Mecidiyeköy
28-02-2008
El-hamdü lilahi Rabb-il alemin, ves-salatü vesselamü ala seyyidina Muhammedin ve
ala alihi ve shabihi ecmain. ...Bir Fatiha üç ihlas-ı şerif okuyalım...
EMANET VE HIYANET
Bu iki kelime birbirinin zıddıdır onun için bu iki kelimeyi ayrı ayrı Luğat anlamına bakalım.
EMANET: Luğat anlamı: Eminlik. İstikamet üzeri bulunmak. Birisine bir şeyi koruması için
bırakmak. Emniyet edilip inanılan şey. Başkasının hukuku emniyet edilip inanılabilen. Os
manlılar Devrinde bazı devlet dairelerine verilen isim Şehr emaneti. rusumet emaneti
gibi.
HIYANET: Luğat anlamı: Hainlik. Vefasızlık. İtimatı kötüye kullanmak. Sözünde durmayıp
oyun emek.
Emanete riayet Müslümanların sıfatlarından İslamın şiair'i dir bunun zıddı Hıyanettir
Peygamber Efendimiz (s.a.v) hıyanet sahiblerini mezmum ve kötü olarak bildirmiş.
Hatta harb meydanından kaçan kişiden daha kötü oldoğunu bizlere bildirir. Harb mey
danından kaçmak şöyle dursun Askerlikten kaçıyorlar gitmemek için türlü bahaneler
uyduruyorlar. Yani hem Emanete Hıyanetlik ediyorlar hem askerlikten kaçıyorlar birde
siyasi parti kuruyorlar devlet idaresine talib oluyorlar.Şeyhlik yapmaya bile kalkıyorlar
bunlar hep milletin gözü önünde cereyan eden şeyler. Allah bunların şerrinden bütün
insanları korusun.amin. Geçtiğimiz yıllarda neler yaşadık. İslama uygun Banka diyerek
Müslümanların paralarını toplayıp neler yaptılar şirketler kurup nice müslümanı mağdur
ettiler. Müslümanlar bir araya geliyor hizmet için çocuk çoluğunun ekmek parasından
kısıp Hastahaneler Radyolar TV ler Gazeteler otomativ aş.ler Yayım evleri okullar neler
neler. Dostları sevindiren düşmanları kızdıran faliyetler şunabak şirketler saymakla
bitmiyor bunlar hepsi müslümanların ekmek parasından çocuklarının süt parasından
kısarak kurulan şirketler. Adama diyorlarki gel bu şirketleri bir süre sana emanet ediyo
rum hem sen bu işleri daha iyibilirsin mektebinide okudun bende bir süre yokum
diyor. Sonra ? Sonrası herkezin malumu. Müslümanların Dişinden tırnağından artırarak
kurdukları şirketler talan ediliyor. Hiçbir Müslüman çıkıpda hesap sormuyor hesap
sormak isteyen olsa bile muhatapları bulamıyor. Bu gibi şeyler Müslümanları çok
incitiyor Müslümanların birbirlerine olan emanet güvenini ortadan kaldırıyor. Bir
Müslman bunu nasıl yapar. İlk defa Mehmet Zahid Kotku Efedimizden (ks) duymuş
tum. Sizinde bildiğiniz meşhur hikaye ama tekralamak istiyorum.
Süleyman (as) bütün mahlukatı toplamış ama serçe kadar olan hüthüt kuşu gelmemiş
hüthüte elçi göndermiş acele gelsin diye. Hüthütün cevabı sert olmuş söyle Süleyman
(as)a fazla üzerime gelmesin yoksa sarayını başına yıkarım demiş. Süleyman (as)
bu cevaba çok şaşırmış. Elçiye git sor bakalım hüthüte sarayımı nasıl yıkacakmış
başıma. Hüthüt kuşu demişki serçe kadar, ayaklarıma vakıf tarlasından çamur alırım
sarayının tepesine bırakırım o azıcık çamur o sarayı helak eder demiş. Bu insanlar
bunları bilmiyorlarmı bu mübarek hocalarımızdan duymadılarmı bu gibi şeyleri
babalarımızdan dedelerimizden hiçmi dinlemedik Allah hepimizi afetsin amin.
Allah korusun bugibi kişiler birde hükümetin devletin başında olsalar insanların
hali nice olur. Emanet ve Hıyanet hakkında 12, 13 tane Ayet-i kerimeler vardır Emanete
riyayet edenlere sözlerinde duranlara methüsena ediliyor mükafatlarla müjdeleniyor.
Hıyanetlik edenlerede cehennemi haber veriyor.
Peygamber Efedimiz (s.a.v.) hazretleri ''Emanete riyayet etmeyenin imanı olmadığı
gibi ahde riyayet etmeyeninde dini yoktur.'' buyurmuşlardır. Buna benzer onlarca
hadisi şerif vadır. Emanet. Bize ne emanet? Din emanet sıhhat emanet çocuk çoluk
emanet komşular emanet birisi size bir şey anlatmıştır o emanet doğa, hayvanlar
emanet. Bugünlerde sıkıntısını çektiğimiz su, enerji vesaire hepsi emanete riyayet
etmediğimizden başımıza geliyor. Yani Allah (cc)nın yarattığı herşey emanet insanlar
birbirlerine emanet hatta imanımız bile bize emanet onu korumalıyız nasıl korumalıyız
Allahın emirlerini yerine layıkıile yerine getirmeliyiz. İtikadlarımızı ehli sünnete uygun
belleyip ve yaşamalıyız itikadla ilgili Mehmed Zahid Efendimizin Kitabı var bulabilir
seniz onu tavsiye ederim Gerçi Efeendi Hazretleinin kitaplarını ortadan kaldırdılar
çünkü o kitapların her bircümlesi delil vesikadır onun için yok ediliyor.
O kitapı bulamasanız Ahmed Ziyaüddin Gmüşhanevi Efedimizin Ehl-i sünnet
i'tikadı eseri var BEDİR YAYINEVİ den çıkmış onu tavsiye edrim.
Emanete hıyanet etmiyeceğiz ayrıca bu müafıklık alameti olduğunu Peygamber
(s.a.s.)Efedimiz bizlere bildirmiş. ''Münafıkın alametindendir konuştumu yalan konuşur
va'dinde hulf etmek, ve amanete hıyanet etmek'' oldugu her hadis kitapında vardır.
Yine Peygamber (s.a.s.) Hazretleri Açlık ve hıyanetlikten Cenab-ı Allah sığınmıştır.
Cenab-ı Allah hepimizi Emanete riyayet eden Hıyanetlikden uzak kalan sevgili
kullarından eylesin sevdiği ve razı oldugu kulları arasına bizleride dahil eylesin amin.
Salat ve selamların engüzeli Peygamber (s.a.s.) e ve onun temiz aline onun yolundan
gidenlere olsun. Esselamün aleyküm. El Fatiha.