Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark
Hanımlar EŞİNİZ İKİNCİ BİR EŞ ALMAK İSTERSE TEPKİNİZ NE OLUR.? (1 Kullanıcı)
- Konuyu başlatan medahms
- Başlangıç tarihi
bu anketi ilk defa gördüm..
ama bence bu zamanda ikinci evlilik çok zor..
daha basiti var sevgili bulmak chatleşmek telefonlaşmak..
çoğu evli erkeğin baş vurdugu yol..
Allah hiç bir kadının başına getirmesin ben bir erkek olarak istemem böyle bişeyi.
ama hiç bir şeyde sebepsiz olmaz bunun nedenleri tabiki vardır ama her ne nedende olursa olsun Allah korkusu varsa birinde ya sabır eder eşinin durumuna yada güzellikle boşanır..
yani ne ikinci eşe (kumaya) gerek var ne aldatmaya nede sevgili bulmaya..
güzellikle boşanırsın yada oturur sabredersin Allahta hz.Eyüp (a.s) sabrını verir.
vesselam...
ama bence bu zamanda ikinci evlilik çok zor..
daha basiti var sevgili bulmak chatleşmek telefonlaşmak..
çoğu evli erkeğin baş vurdugu yol..
Allah hiç bir kadının başına getirmesin ben bir erkek olarak istemem böyle bişeyi.
ama hiç bir şeyde sebepsiz olmaz bunun nedenleri tabiki vardır ama her ne nedende olursa olsun Allah korkusu varsa birinde ya sabır eder eşinin durumuna yada güzellikle boşanır..
yani ne ikinci eşe (kumaya) gerek var ne aldatmaya nede sevgili bulmaya..
güzellikle boşanırsın yada oturur sabredersin Allahta hz.Eyüp (a.s) sabrını verir.
vesselam...
Aleykümselam
Değerli kardeşim ayet hakkındaki yorumunuzda bir problem var.Mutlak adeletten bahsetmiyor.Gücümüzün yettiği adaletten bahsediyor
Zaten olmayan bir durum için adaletli olun denmez var olan bir durum için adalet şartı aranır Rabbimizde c.c bu durumda bir tarafa meyletmeyin adaletli olmaya çalışın der ve ayetin devamında eğer kusurlarınız olursa Rabbimiz çok esirgeyici ve bağışlayıcı oduğunu söyler.
Yani burada bu kapının kapandığı söylemek ayeti doğru yorumlamamak demektir.
Bakın fıkıh derki
Bir erkeğin 3 tane eşi 1000 tanede cariyesi olsa 4. eşi almasına müsade edilmiştir.
Nefislerimize ne kadar zor gelsede hüküm hükümdür bu hükmün hikmetlerini ancak şartlar oduğunda anlayabiliriz.
Zaten islamın hükümleride hep nefislerimze zor gelmezmi buda onlardan bir hüküm.Ama ancak muttakilere islamın hükümleri zor gelmez bunlar bu hükümleri seve seve yaparlar.Ne mutlu o muttakilere.Mevlam cümlemizi o muttakilerden eylesin
Selametle
Selamun Aleykum
Nisa suresi 129. ayet. Üzerine düşüp uğraşsanız da kadınlar arasında Âdil davranmaya güç yetiremezsiniz.Bari birisine tamamen kapılıp da diğerini askıya alınmış gibi birakmayın .Eğer arayı düzeltir,günahtan sakınırsanız Allah şüphesiz çok bağışlıyıcı ve çok esirgiyicidir.
Rabbimizin siz adaleti sağlayamazsınız dediği halde kimin haddidir acaba ben yaparım diyebilmek buda çok merak konusudur.sizin buyurduğunuz gibi Gücünüz yettiği kadar adalet değil, ayet gücünüz yetmez diyor.
âyet apaçık ortadadır,burada Allah'ın esirgeyip bağışlaması bazen adaletsizlikler yapsanızda Allah c.c sizi bağışlar demek değildir.
Kuranın hükümleri asla nefislere zor gelmez,çünkü bütün hükümler insanın saadeti içindir.
fıkıhta 1000 tane cariyen olsada 4 kadın almaya izin var buyurmuşsunuz......?
Selametle
Aleykumselam Sevgili kardeşim
Konuya tartışma babından baktığınız anlaşılıyor o nedenle ben bu konuda şahsi tartışmalar yapmak yerine hükmün ne olduğunu ortaya koymak adına tefsir alimlerimizden bu konudaki görüşleri nakletmeyi uygun gördüm.
Eğer yinede konuya ilişkin soru işaretleriniz varsa.Nisa 3 ayetinin tefsirlerinede başvurabilirsiniz
[h=3]Nisa 129
Hangi Konuda Kadınlar Arasında Adalet Sağlanamaz[/h]«Ne kadar gayret ederseniz ediniz kadınlar arasındaki adalete güç yetiremezsiniz...»
Cenab-ı Hak, bu âyette kadınlar arasında tam mânâsiyle adaleti gözetmenin mümkün olmadığını haber veriyor. Bu, bir kadını sevmek, yatakta tercih etmek ve ondan kalbin payını almak hususundadır. Bunlar insan oğlunun iradesi altında değildirler. Cenab-ı Peygamber: «Ey Allah'ım! Bu, kadınlar arasında benim taksimimdir. Gücüm yet*tiği konuda bu taksimi yaptım. Gücüm yetmediği ve senin yed-i kud*retinde olan konularda da beni kınama ve mazur gör.» diye yalvardı.
Kattâde, Nadr bin Enes'den, o da Beşir bin Nehik'ten, o da Ebu Hureyre'den rivayet etti. Resûlüllah buyurdu:
«Kimin iki hanımı varsa ve onlar arasında adaletli davranmazsa kıyamet gününde bir tarafı yamuk olarak haşrolunacaktır.»
Hadisi Ebu Davud rivayet etmişti umumi bir hüküm!...
Bir kişinin nikâhında iki veya daha fazla kadın varsa, taksimat*ta onların, aralarında müsavi hareket etmesi lâzımdır. Eğer onların aralarında eşitliği bırakırsa, Allah'a isyan etmiş olur. Eşitlik, onların odalarında yatmaktadır. Cinsî mukârenette ise, eşitlik şart değildir. Çünkü bu insanın neşesine, kalbinin meyline bağlı bir şeydir. Bu da insanın elinde değildir. Nikâhının altında hürre ve bir de cariye varsa, hürrenin odasında iki, cariyede bir gece yatacaktır. Eski hanımlarının üzerine yeni bir hanım getirirse, yeni hanımın yanında, eğer bakire ise, yedi gece yattıktan sonra taksime başlayacaktır. Eğer dul ise, üç gece onun yarımda yattıktan sonra yeniden aralarında taksime başlayacak*tır. Gerek bakire, gerekse dul hanımın yanında durduğu geceler kadar, diğerlerinin yanında durması gerekmez. Buna Ebu Kilâbe'nin Enes'-den rivayet ettiği şu hadîs delâlet eder: «Bakire bir kızla evlenirse onun yanında yedi gece kalacak, dulla evlenirse üç gece kalacak. Son*ra eski hanımlanyla onlann arasında taksimata başlayacaktır.» Kişi | sefere çıkarsa, kadınlar arasında kur'a çeker ve birisini yanma alabi-g, lir. Döndükten sonra yolculuk ne kadar uzun sürerse sürsün geride kalanların haklarını kaza etmek mecburiyetinde değildir. Yalnız bir memlekette misafirlik müddetinden fazla durmamak zamanı böyledir. Aişe validemizden gelen şu hadis buna delâlet eder: «Resûlüllah (S.A. V.) bir sefere çıkmak istediğinde hanımlarının arasında kur'a çeker-İ di. Kur'a hangisine isabet ederse, onu beraberine alır, sefere götürür-| dü.» Hadisi Buharı rivayet ederek: «Kişi bir yerden diğer yere göç et*mek istiyorsa, bütün hanımlarını beraberinde götürmesi vacibtir.» eki*ni de ilâve etti..,
«Kim dünya sevabını irade ederse, Allah'ın katında dünyanın da âhiretin de sevabı vardır...»
Bu âyeti celîle müşrikler hakkında nazil olmuştur. Onlar ahirete îman etmiyorlardı. Dünyada Allah'a yaklaşıyorlardı ki Allah dünyada kendilerine bol rızık versin. Cenab-ı Hak: «Dünya rızkım isteyen bir insan bilsin ki dünyanın da âhiretin de rızkı Allah batındadır» demek suretiyle onlann yanlış bir yolda olduklarını beyan buyurdu. Bazı tef-sircilere göre; âyet, münafıklar hakkında nazil olmuştur. Et Tâberi bu görüşü ihtiyar etmektedir. Ayeticelîle İslâm dininin müslümanlan saa*deti dareyne götürdüğüne ve müslümanlann dünya ve ahiret sevabı*nın Allah'ın rahmetinden olduğunu bilmelerinin gerekliliğine delâlet eder. Bu gibi bir mâna «Ey Rabbimiz, dünyada bize bir iyilik, âhirette
bir iyilik ver ve bizi ateş azabından koru» (El-Bakara: 201) âyetndede geçti
Büyük kuran tefsiri Ali aslan
........................
129. Sûrenin başında (3. âyet), eşler arasında âdil davranamamaktan korkan kimselere bir kadınla yetinmeleri tavsiye edilmişti. Burada ne kadar istense, üze*rine düşülse, gayret edilse de birden fazla eş arasında her yönden âdil davranma*nın mümkün olmadığı açık ve kesin bir ifadeyle dile getirilmiştir. Bu gerçek kar*şısında beklenirdi ki birden fazla kadınla evlenmek yasaklansın. Ancak Allah Te-âlâ zaruretleri, mübrem ihtiyaçları, fevkalâde halleri bildiği İçin bunu yasaklama*dı; kullarının uygulamada zorlanacakları bir yasak hükmü koymak yerine, iki al*ternatifli bir tavsiye ile yetindi: a) Tek hanımla evli olanlar -bir zaruret bulunma*dıkça- bununla yetinmelidirler. Çünkü Allah ilgili âyetlerde adalet ve hakkaniyete vurgu yapmaktadır. Oysa erkekler birden fazla kadınla evlenmeleri halinde hak*sızlıklar olacak ve bundan dolayı günaha girebileceklerdir, b) 3. âyetin tefsirinde açıklanan zaruretler neticesinde birden fazla kadınla evli bulunan erkekler ise gö*nül ilişkisi, sevgi ve bağlılık gibi insanın elinde olmayan durum ve farklılıklar dı-şrnda, maddî konularda objektif, ölçülebilir hak ve menfaatlerde kadınlarına eşit davranacak, biriyle evlilik hayatını fiilen yaşarken diğerini askıda (yalnız bırakıl*mış, ilgi ve ilişkiden dışlanmış, ihtiyaç içinde veya maddî bakımdan diğerlerinden aşağı durumda) bırakmayacaklardır
Diyanet tefsiri
.................
Öyle ise birine tamamen yönelip ötekini boşlukta gibi bırakmayın. Eğer sulh yapar ve muttaki olursanız, Allah bağışlayıcı ve esirgeyicidir." âyeti de çok büyük bir gerçeği kapsar: Koca, nikâhmdaki hanımları arasında adaleti yerine getirmekten âcizdir. Adaleti ne kadar gözetse de. asla zirveye ulaşa*mayacaktır. Burada adaletten maksat, sevgideki ve cinsel ilişkideki adalettir. Değilse gün ayırmaya, giydirmeye, yedirmeye, iyi davranmaya kocanın gücü yetebilir. Allah-u Teâlâ, kulunun bu özelliğini bildiği için. kocaya sevgi ve ilişki konusunda ruhsat verdi. Nefsin meylinden dolayı kocayı sigaya çekme*di. Nitekim Allah Rasûlü de (s.a.v.) "Benim elimden gelen taksim budur Al*lah'ım. Senin sahip olup, benim sahip olmadığım hususta beni kınama!" buyur*muştuKocaya haram olan, gerisini bırakıp hanımlarından sırf birine mey-letmektir. Çünkü bu, mü'mine bir hanımı ne eşlik haklarından yararlanabilen evli, ne de haklarını vererek kendisini mutlu edecek bir başka adamla evlen*mesine imkân sağlayacak tarzda boşanmış bir kadın durumunda kalmaya götürür. İşte "... ötekini boşlukta gibi bırakmayın..."in gün tayininde "... sulh yaparsanız ve..." bunda, Alîah-u Tcâlâ'dan "... sakınırsanız..." ve sadece bir eşinize yönelmezseniz, adaletli davranabileceğiniz şeylerde haksızlık yap*mazsanız, Allah-u Teâlâ zayıflığınızdan dolayı yerine getirmekten âciz oldu*ğunuz şeyleri bağışlar, dünyanızda ve âhiretinizde size rahmet eyler. Çünkü Allah-u Teâlâ tevbe edenleri bağışlamıştır ve bağışlayacaktır, mü'minlere merhamet 1 İd ir ve merhametli olacaktır."
En kolay tefsir
..............
[h=3]Bîrden Fazla Kadınla Evlenmek:[/h]
Evlilik hayatının karekteri, tabii olarak kocanın kadına, kadının da ko*casına mahsus olmasını gerektirmektedir. Koca, karısını kıskandığı gibi, ka*dın da kocasını kıskanır. İçinde iki kuma bulunan evde ihtilaf, çekişme ve huzursuzluk olduğunu görüyoruz. Bu anlaşmazlık ve çekişmeler, bazen kök*lü bir düşmanlığa dönüşür ve Ölümle sonuçlanır. Bu nedenle bazı kimseler, İslâm dininde birden fazla kadınla evlenme hükmünün, tabiat ve akılla çeli*şen bir şey olduğunu 'iöylemişlerdir. Şu halde bu izni kaldırmak çok hayırlı bir iş olacaktır. Zira zararlı şeyleri ortadan kaldırmak, yararlı şeyleri sağla*maktan önce.gelİr! İslâm dini birden fazla kadınla evlenmeye izin verirken, zorunluluk nedeniyle izin vermiş ve bu İzni, gerçekleştirilmesi zor bazı kayıt*lara bağlamıştır. Kur'an-ı Kerim diyor ki: Yetim kızların kendilerine ve mal*larına haksızlık etmeyin. Onlardan başka bir çok kadın daha vardır. O ka*dınlardan, ikişer, üçer ve dörder tanesiyle evlenin. Tabii ki, tanınan bu serbest*lik, bir takım kayıtlarla sınırlanmıştır. Kadının eskisine de yenisine de, güze*line de çirkinine de arada fark gözetmeksizin adalet uygulayın ve zulümden kaçının. Diğer bir ayette de şöyle buyuruluyor: "Kadınlar (ınız) arasında sev*gide eşit davranmaya çabalasanız bile, asla buna gücünüz yetmez. O halde açık açık birine fazla ilgi göstermeyin Burada kastedilen adalet, kalbin eğilimidir. Zira tam anlamıyla adaletin gerçekleşmesi hemen hemen imkân*sızdır. Kadınlardan bîrine mutlaka daha fazla ilgi gösterilecektir. Hiç bir kayda ve şarta bağlı kalmaksızın birden fazla kadınla evlenmek mubah kılınmamıştır. Tersine bu izin, gerçekleşmesi zor bir şarta bağlanmıştır. Kadını boşamak ve*ya birden fazla kadınla evlenmek, kocanın hakkıdır. Bu hak onun elinden alınamaz. Bu, insan tabiatının mutlaka karşılaşılan zorunluluklarındandır. Ancak en büyük hata,bu hakkın kötüye kullanılması durumunda işlenmiş olur. Bu hakkın, kocanın elinden alınması gerektiğini söylemek, Kur'an'ın apaçık nassına ters düşer olur. Hem erkeğin, hem de kadının hukukuna aykırı davranilmış olur.
Çocuk sahibi olmak isteyen zengin bir erkek, iki kadına yetecek iktidarı varsa, kısır bir kadınla da evliyse ne yapılması gerekir? Kadınlara karşı aşırı derecede istekli olan bir erkek, erkeğe karşı istek duymayan veya kendisinde cinsel ilişkiye engel bir hastalık bulunan bir kadınla evliyse, bu erkek zina mı edecektir? Zina edip te dinîni» malını, sağlığını ve şerefini mi yitirecektir? Yoksa her ikisine de adaletle davramnak şartıyla ikinci bir kadınla mı evlene*cektir? Erkeklerin çoğunun ölümüne yol açan ve çok sayıda kadını az sayıda erkekle bir arada bırakan savaşlardan sonraki dönemlerde ne yapılacaktır? Bazı kadınlar erkeklerden; yararlanırken, çok sayıdaki kadının erkek şefka*tinden ve geçim garantisinden yoksun kalması ve içinde yaşamakta olduğu ortam tarafından günah ve fuhuş işlemeye mecbur bırakılması daha mı iyi olur? Şu halde İyilik, bu meseleyi dinin sunduğu reçeteyle tedavi etmektedir. Savaşta da barışta da kadını tam bir korumayla ve İtinayla koruma altına almaktadır.
İslâm'ın sunduğu bazı ruhsatları müslümanların kötüye kullanmaları, İslâm dinine zarar vermez. Şerefli bir maksat için değil de, sırf şehvet ve inti*kam için bazı müslüman erkeklerin birden fazla kadınla evlendiklerini ve eş*leri arasında adalet uygulamadıklarını görmekteyiz. Bir çok batılı felsefeci*nin boşama olayının gerekli olduğunu söylemesi ve birden fazla kadınla ev*lenmeyi savunması, İslâm için bir övünç olarak yeter. Yetkililerin İslâm'ın ru*huna sadık kalmak şartıyla bu soruna kesin bir çare bulmaları gerekir
Furkan tefsiri
Konuya tartışma babından baktığınız anlaşılıyor o nedenle ben bu konuda şahsi tartışmalar yapmak yerine hükmün ne olduğunu ortaya koymak adına tefsir alimlerimizden bu konudaki görüşleri nakletmeyi uygun gördüm.
Eğer yinede konuya ilişkin soru işaretleriniz varsa.Nisa 3 ayetinin tefsirlerinede başvurabilirsiniz
[h=3]Nisa 129
Hangi Konuda Kadınlar Arasında Adalet Sağlanamaz[/h]«Ne kadar gayret ederseniz ediniz kadınlar arasındaki adalete güç yetiremezsiniz...»
Cenab-ı Hak, bu âyette kadınlar arasında tam mânâsiyle adaleti gözetmenin mümkün olmadığını haber veriyor. Bu, bir kadını sevmek, yatakta tercih etmek ve ondan kalbin payını almak hususundadır. Bunlar insan oğlunun iradesi altında değildirler. Cenab-ı Peygamber: «Ey Allah'ım! Bu, kadınlar arasında benim taksimimdir. Gücüm yet*tiği konuda bu taksimi yaptım. Gücüm yetmediği ve senin yed-i kud*retinde olan konularda da beni kınama ve mazur gör.» diye yalvardı.
Kattâde, Nadr bin Enes'den, o da Beşir bin Nehik'ten, o da Ebu Hureyre'den rivayet etti. Resûlüllah buyurdu:
«Kimin iki hanımı varsa ve onlar arasında adaletli davranmazsa kıyamet gününde bir tarafı yamuk olarak haşrolunacaktır.»
Hadisi Ebu Davud rivayet etmişti umumi bir hüküm!...
Bir kişinin nikâhında iki veya daha fazla kadın varsa, taksimat*ta onların, aralarında müsavi hareket etmesi lâzımdır. Eğer onların aralarında eşitliği bırakırsa, Allah'a isyan etmiş olur. Eşitlik, onların odalarında yatmaktadır. Cinsî mukârenette ise, eşitlik şart değildir. Çünkü bu insanın neşesine, kalbinin meyline bağlı bir şeydir. Bu da insanın elinde değildir. Nikâhının altında hürre ve bir de cariye varsa, hürrenin odasında iki, cariyede bir gece yatacaktır. Eski hanımlarının üzerine yeni bir hanım getirirse, yeni hanımın yanında, eğer bakire ise, yedi gece yattıktan sonra taksime başlayacaktır. Eğer dul ise, üç gece onun yarımda yattıktan sonra yeniden aralarında taksime başlayacak*tır. Gerek bakire, gerekse dul hanımın yanında durduğu geceler kadar, diğerlerinin yanında durması gerekmez. Buna Ebu Kilâbe'nin Enes'-den rivayet ettiği şu hadîs delâlet eder: «Bakire bir kızla evlenirse onun yanında yedi gece kalacak, dulla evlenirse üç gece kalacak. Son*ra eski hanımlanyla onlann arasında taksimata başlayacaktır.» Kişi | sefere çıkarsa, kadınlar arasında kur'a çeker ve birisini yanma alabi-g, lir. Döndükten sonra yolculuk ne kadar uzun sürerse sürsün geride kalanların haklarını kaza etmek mecburiyetinde değildir. Yalnız bir memlekette misafirlik müddetinden fazla durmamak zamanı böyledir. Aişe validemizden gelen şu hadis buna delâlet eder: «Resûlüllah (S.A. V.) bir sefere çıkmak istediğinde hanımlarının arasında kur'a çeker-İ di. Kur'a hangisine isabet ederse, onu beraberine alır, sefere götürür-| dü.» Hadisi Buharı rivayet ederek: «Kişi bir yerden diğer yere göç et*mek istiyorsa, bütün hanımlarını beraberinde götürmesi vacibtir.» eki*ni de ilâve etti..,
«Kim dünya sevabını irade ederse, Allah'ın katında dünyanın da âhiretin de sevabı vardır...»
Bu âyeti celîle müşrikler hakkında nazil olmuştur. Onlar ahirete îman etmiyorlardı. Dünyada Allah'a yaklaşıyorlardı ki Allah dünyada kendilerine bol rızık versin. Cenab-ı Hak: «Dünya rızkım isteyen bir insan bilsin ki dünyanın da âhiretin de rızkı Allah batındadır» demek suretiyle onlann yanlış bir yolda olduklarını beyan buyurdu. Bazı tef-sircilere göre; âyet, münafıklar hakkında nazil olmuştur. Et Tâberi bu görüşü ihtiyar etmektedir. Ayeticelîle İslâm dininin müslümanlan saa*deti dareyne götürdüğüne ve müslümanlann dünya ve ahiret sevabı*nın Allah'ın rahmetinden olduğunu bilmelerinin gerekliliğine delâlet eder. Bu gibi bir mâna «Ey Rabbimiz, dünyada bize bir iyilik, âhirette
bir iyilik ver ve bizi ateş azabından koru» (El-Bakara: 201) âyetndede geçti
Büyük kuran tefsiri Ali aslan
........................
129. Sûrenin başında (3. âyet), eşler arasında âdil davranamamaktan korkan kimselere bir kadınla yetinmeleri tavsiye edilmişti. Burada ne kadar istense, üze*rine düşülse, gayret edilse de birden fazla eş arasında her yönden âdil davranma*nın mümkün olmadığı açık ve kesin bir ifadeyle dile getirilmiştir. Bu gerçek kar*şısında beklenirdi ki birden fazla kadınla evlenmek yasaklansın. Ancak Allah Te-âlâ zaruretleri, mübrem ihtiyaçları, fevkalâde halleri bildiği İçin bunu yasaklama*dı; kullarının uygulamada zorlanacakları bir yasak hükmü koymak yerine, iki al*ternatifli bir tavsiye ile yetindi: a) Tek hanımla evli olanlar -bir zaruret bulunma*dıkça- bununla yetinmelidirler. Çünkü Allah ilgili âyetlerde adalet ve hakkaniyete vurgu yapmaktadır. Oysa erkekler birden fazla kadınla evlenmeleri halinde hak*sızlıklar olacak ve bundan dolayı günaha girebileceklerdir, b) 3. âyetin tefsirinde açıklanan zaruretler neticesinde birden fazla kadınla evli bulunan erkekler ise gö*nül ilişkisi, sevgi ve bağlılık gibi insanın elinde olmayan durum ve farklılıklar dı-şrnda, maddî konularda objektif, ölçülebilir hak ve menfaatlerde kadınlarına eşit davranacak, biriyle evlilik hayatını fiilen yaşarken diğerini askıda (yalnız bırakıl*mış, ilgi ve ilişkiden dışlanmış, ihtiyaç içinde veya maddî bakımdan diğerlerinden aşağı durumda) bırakmayacaklardır
Diyanet tefsiri
.................
Öyle ise birine tamamen yönelip ötekini boşlukta gibi bırakmayın. Eğer sulh yapar ve muttaki olursanız, Allah bağışlayıcı ve esirgeyicidir." âyeti de çok büyük bir gerçeği kapsar: Koca, nikâhmdaki hanımları arasında adaleti yerine getirmekten âcizdir. Adaleti ne kadar gözetse de. asla zirveye ulaşa*mayacaktır. Burada adaletten maksat, sevgideki ve cinsel ilişkideki adalettir. Değilse gün ayırmaya, giydirmeye, yedirmeye, iyi davranmaya kocanın gücü yetebilir. Allah-u Teâlâ, kulunun bu özelliğini bildiği için. kocaya sevgi ve ilişki konusunda ruhsat verdi. Nefsin meylinden dolayı kocayı sigaya çekme*di. Nitekim Allah Rasûlü de (s.a.v.) "Benim elimden gelen taksim budur Al*lah'ım. Senin sahip olup, benim sahip olmadığım hususta beni kınama!" buyur*muştuKocaya haram olan, gerisini bırakıp hanımlarından sırf birine mey-letmektir. Çünkü bu, mü'mine bir hanımı ne eşlik haklarından yararlanabilen evli, ne de haklarını vererek kendisini mutlu edecek bir başka adamla evlen*mesine imkân sağlayacak tarzda boşanmış bir kadın durumunda kalmaya götürür. İşte "... ötekini boşlukta gibi bırakmayın..."in gün tayininde "... sulh yaparsanız ve..." bunda, Alîah-u Tcâlâ'dan "... sakınırsanız..." ve sadece bir eşinize yönelmezseniz, adaletli davranabileceğiniz şeylerde haksızlık yap*mazsanız, Allah-u Teâlâ zayıflığınızdan dolayı yerine getirmekten âciz oldu*ğunuz şeyleri bağışlar, dünyanızda ve âhiretinizde size rahmet eyler. Çünkü Allah-u Teâlâ tevbe edenleri bağışlamıştır ve bağışlayacaktır, mü'minlere merhamet 1 İd ir ve merhametli olacaktır."
En kolay tefsir
..............
[h=3]Bîrden Fazla Kadınla Evlenmek:[/h]
Evlilik hayatının karekteri, tabii olarak kocanın kadına, kadının da ko*casına mahsus olmasını gerektirmektedir. Koca, karısını kıskandığı gibi, ka*dın da kocasını kıskanır. İçinde iki kuma bulunan evde ihtilaf, çekişme ve huzursuzluk olduğunu görüyoruz. Bu anlaşmazlık ve çekişmeler, bazen kök*lü bir düşmanlığa dönüşür ve Ölümle sonuçlanır. Bu nedenle bazı kimseler, İslâm dininde birden fazla kadınla evlenme hükmünün, tabiat ve akılla çeli*şen bir şey olduğunu 'iöylemişlerdir. Şu halde bu izni kaldırmak çok hayırlı bir iş olacaktır. Zira zararlı şeyleri ortadan kaldırmak, yararlı şeyleri sağla*maktan önce.gelİr! İslâm dini birden fazla kadınla evlenmeye izin verirken, zorunluluk nedeniyle izin vermiş ve bu İzni, gerçekleştirilmesi zor bazı kayıt*lara bağlamıştır. Kur'an-ı Kerim diyor ki: Yetim kızların kendilerine ve mal*larına haksızlık etmeyin. Onlardan başka bir çok kadın daha vardır. O ka*dınlardan, ikişer, üçer ve dörder tanesiyle evlenin. Tabii ki, tanınan bu serbest*lik, bir takım kayıtlarla sınırlanmıştır. Kadının eskisine de yenisine de, güze*line de çirkinine de arada fark gözetmeksizin adalet uygulayın ve zulümden kaçının. Diğer bir ayette de şöyle buyuruluyor: "Kadınlar (ınız) arasında sev*gide eşit davranmaya çabalasanız bile, asla buna gücünüz yetmez. O halde açık açık birine fazla ilgi göstermeyin Burada kastedilen adalet, kalbin eğilimidir. Zira tam anlamıyla adaletin gerçekleşmesi hemen hemen imkân*sızdır. Kadınlardan bîrine mutlaka daha fazla ilgi gösterilecektir. Hiç bir kayda ve şarta bağlı kalmaksızın birden fazla kadınla evlenmek mubah kılınmamıştır. Tersine bu izin, gerçekleşmesi zor bir şarta bağlanmıştır. Kadını boşamak ve*ya birden fazla kadınla evlenmek, kocanın hakkıdır. Bu hak onun elinden alınamaz. Bu, insan tabiatının mutlaka karşılaşılan zorunluluklarındandır. Ancak en büyük hata,bu hakkın kötüye kullanılması durumunda işlenmiş olur. Bu hakkın, kocanın elinden alınması gerektiğini söylemek, Kur'an'ın apaçık nassına ters düşer olur. Hem erkeğin, hem de kadının hukukuna aykırı davranilmış olur.
Çocuk sahibi olmak isteyen zengin bir erkek, iki kadına yetecek iktidarı varsa, kısır bir kadınla da evliyse ne yapılması gerekir? Kadınlara karşı aşırı derecede istekli olan bir erkek, erkeğe karşı istek duymayan veya kendisinde cinsel ilişkiye engel bir hastalık bulunan bir kadınla evliyse, bu erkek zina mı edecektir? Zina edip te dinîni» malını, sağlığını ve şerefini mi yitirecektir? Yoksa her ikisine de adaletle davramnak şartıyla ikinci bir kadınla mı evlene*cektir? Erkeklerin çoğunun ölümüne yol açan ve çok sayıda kadını az sayıda erkekle bir arada bırakan savaşlardan sonraki dönemlerde ne yapılacaktır? Bazı kadınlar erkeklerden; yararlanırken, çok sayıdaki kadının erkek şefka*tinden ve geçim garantisinden yoksun kalması ve içinde yaşamakta olduğu ortam tarafından günah ve fuhuş işlemeye mecbur bırakılması daha mı iyi olur? Şu halde İyilik, bu meseleyi dinin sunduğu reçeteyle tedavi etmektedir. Savaşta da barışta da kadını tam bir korumayla ve İtinayla koruma altına almaktadır.
İslâm'ın sunduğu bazı ruhsatları müslümanların kötüye kullanmaları, İslâm dinine zarar vermez. Şerefli bir maksat için değil de, sırf şehvet ve inti*kam için bazı müslüman erkeklerin birden fazla kadınla evlendiklerini ve eş*leri arasında adalet uygulamadıklarını görmekteyiz. Bir çok batılı felsefeci*nin boşama olayının gerekli olduğunu söylemesi ve birden fazla kadınla ev*lenmeyi savunması, İslâm için bir övünç olarak yeter. Yetkililerin İslâm'ın ru*huna sadık kalmak şartıyla bu soruna kesin bir çare bulmaları gerekir
Furkan tefsiri
Selâmun âleykum
Pek Muhterem kardeşim,Zâtı âlinizle tartışmak gibi hiç bir niyetim yok hele konu ayet ise hiç haddim değil,elbetteki sizler benden daha iyi bilirsiniz,naçizane bu fakir de 11 yıl meal tedris etmiş bir kişi olarak bir kaç kelime yazmak cüretinde bulundum.Ve dikkat ederseniz,sizin kırıcı mesajınzdan hemen sonra ben mesajımı sildim,konu tartışma yaratmasın diye siteden ayrılacağımı bildiren bir mesaj da yazdım sonra onu da sildim.Bana tefsirlere bakmamı tavsiye etmişsiniz ,çok teşekkür ederim,tefsir yorumdur,en doğrusunu Allah c.c bilir.Affınıza sığınarak size kendimle ilgili bilgi vermek isterim.Ben 62 yaşındayım 18 yaşımdan itibaren Kuran,meal ve tefsir okumakdayım inanınki okumadığım gün yoktur,bunun sonunda tek bir şey öğrendim o da hiçbir şey bilmediğimdir,yani koskaca bir Kuran cahiliyim.Siz kırdımsa affınıza sığınırım lütfen bizi bağışlayınız ve hakkınızı helâl ediniz.Biz size hakkımızı helal ettik.
Allah'ın c.c Merhameti ve selâmı üzerinize olsun.Saygılarımla.
Pek Muhterem kardeşim,Zâtı âlinizle tartışmak gibi hiç bir niyetim yok hele konu ayet ise hiç haddim değil,elbetteki sizler benden daha iyi bilirsiniz,naçizane bu fakir de 11 yıl meal tedris etmiş bir kişi olarak bir kaç kelime yazmak cüretinde bulundum.Ve dikkat ederseniz,sizin kırıcı mesajınzdan hemen sonra ben mesajımı sildim,konu tartışma yaratmasın diye siteden ayrılacağımı bildiren bir mesaj da yazdım sonra onu da sildim.Bana tefsirlere bakmamı tavsiye etmişsiniz ,çok teşekkür ederim,tefsir yorumdur,en doğrusunu Allah c.c bilir.Affınıza sığınarak size kendimle ilgili bilgi vermek isterim.Ben 62 yaşındayım 18 yaşımdan itibaren Kuran,meal ve tefsir okumakdayım inanınki okumadığım gün yoktur,bunun sonunda tek bir şey öğrendim o da hiçbir şey bilmediğimdir,yani koskaca bir Kuran cahiliyim.Siz kırdımsa affınıza sığınırım lütfen bizi bağışlayınız ve hakkınızı helâl ediniz.Biz size hakkımızı helal ettik.
Allah'ın c.c Merhameti ve selâmı üzerinize olsun.Saygılarımla.
Burada kastedilen adalet, kalbin eğilimidir. Zira tam anlamıyla adaletin gerçekleşmesi hemen hemen imkân*sızdır. Kadınlardan bîrine mutlaka daha fazla ilgi gösterilecektir. Hiç bir kayda ve şarta bağlı kalmaksızın birden fazla kadınla evlenmek mubah kılınmamıştır. Tersine bu izin, gerçekleşmesi zor bir şarta bağlanmıştır. Kadını boşamak ve*ya birden fazla kadınla evlenmek, kocanın hakkıdır. Bu hak onun elinden alınamaz. Bu, insan tabiatının mutlaka karşılaşılan zorunluluklarındandır. Ancak en büyük hata,bu hakkın kötüye kullanılması durumunda işlenmiş olur. Bu hakkın, kocanın elinden alınması gerektiğini söylemek, Kur'an'ın apaçık nassına ters düşer olur. Hem erkeğin, hem de kadının hukukuna aykırı davranilmış olur.
Selamun aleykum, ne denirse denilsin zor bir konu olduğu açık...
Allah'ın hükmü isteyen için günaha girmesin diyedir. Yoksa durduk yerde laf olsun, nefsim şenlensin diye değil....
Bu yol açıktır, nefsini terbiye eden için bir hanım kafi gelmektedir ama azgın nefislere , dur diyemeyenlere ? Allah izin veriyor...
Demiştim bilen çok, fetva veren de çok ama gönüllere merhem çalan yok!
Benim anlamadığım , kendi çalıp , kendi dinleyen , kafasına göre fetvalar düzenleyen şahısa niye hiç itiraz edilmiyor???
Bu kadar dikkatli olan , en ufak ifade özgürlügüne karşı çıkanların bu musamaası beni hayrete düşürüyor...
Helal olan birşeye haram diyene neden musaama ediliyor ? çok merak ettim , oysa ne çabuk itiraz ediliyor istenilirse, bazıları neden koruma
altında, kimine hemen aba altından sopa çıkartılıyor? çok merak ettim
Ve bu konu çok çirkin bir şekilde sadece cinsellik konusunda adaletten bahsediyor , hiç merakım değil!
Hiçbirşeyin bu kadar basit olacagını sanmıyorum, hikmetler böyle basite indirgenmemeli...
Kadın TEK sever, kalbine başka sevgi alamaz, erkek ise ikinci bir sevgiyi taşıyabilir, kaldırabilir
(ama bu durumu hangi kadın kabul edebilir? burası mechul, Allah'ın emri mecbur değil! Olabilir , dikkat burda izin var ama al diye zorunluluk yok! Şartlar ne getirir? kimse bilemez izin onun için, birinci eşin hakkı ??? evliliğin devamı için ... sorun varsa gidermek için ,
İZİN var, zorunluluk yok .. (bu kadar yeter)
Rabbim hatamızı bağışla... maksat üzüm yemek...
Selamun aleykum, ne denirse denilsin zor bir konu olduğu açık...
Allah'ın hükmü isteyen için günaha girmesin diyedir. Yoksa durduk yerde laf olsun, nefsim şenlensin diye değil....
Bu yol açıktır, nefsini terbiye eden için bir hanım kafi gelmektedir ama azgın nefislere , dur diyemeyenlere ? Allah izin veriyor...
Demiştim bilen çok, fetva veren de çok ama gönüllere merhem çalan yok!
Benim anlamadığım , kendi çalıp , kendi dinleyen , kafasına göre fetvalar düzenleyen şahısa niye hiç itiraz edilmiyor???
Bu kadar dikkatli olan , en ufak ifade özgürlügüne karşı çıkanların bu musamaası beni hayrete düşürüyor...
Helal olan birşeye haram diyene neden musaama ediliyor ? çok merak ettim , oysa ne çabuk itiraz ediliyor istenilirse, bazıları neden koruma
altında, kimine hemen aba altından sopa çıkartılıyor? çok merak ettim
Ve bu konu çok çirkin bir şekilde sadece cinsellik konusunda adaletten bahsediyor , hiç merakım değil!
Hiçbirşeyin bu kadar basit olacagını sanmıyorum, hikmetler böyle basite indirgenmemeli...
Kadın TEK sever, kalbine başka sevgi alamaz, erkek ise ikinci bir sevgiyi taşıyabilir, kaldırabilir
(ama bu durumu hangi kadın kabul edebilir? burası mechul, Allah'ın emri mecbur değil! Olabilir , dikkat burda izin var ama al diye zorunluluk yok! Şartlar ne getirir? kimse bilemez izin onun için, birinci eşin hakkı ??? evliliğin devamı için ... sorun varsa gidermek için ,
İZİN var, zorunluluk yok .. (bu kadar yeter)
Rabbim hatamızı bağışla... maksat üzüm yemek...
Allah C.C. tek'i sever TEK 'i tavsiye eder...
Adem A.S.için Allah C.C. TEK eş seçmiş ve TEK eş nasip etmiştir...
Muhammed Mustafa A.S. 'a dahi TEK eş üzerine tavsiyede bulunulmuş...Diğer eşleri için af ve yöntem tavsiye buyurulmuştur...
Kendileri bizlerin incelemesinden münehzehtir...
Evlenme çok eşle olmakla beraber...Nikah üzere tek eşli yaşamışlardır...
Hatice Validemiz ve dünyalarını değiştirince Ayşe Validemiz..
Diğer evlendiği eşlerle NİKAH sal yaşayıp yaşamadığını incelemek bizi aşar...Yalnız Allah C.C. Eşlerine başkaları ile nikahlanmamalarını buyurmuştur...
Doğrusunu Allah C.C. bilir ancak acizane bizim de tespitimiz TEK eş üzeredir...
Bilen kanalındanda tavsiye TEK eş üzeredir...
Allah C.C. Kadınlar üzerinde nemle durur...MERYEM suresi,Nisa suresi bunun göstergesidir...
Nefis helal davranışa yönlendirilmelidir...
Zaruri durumlar hariçtir...
Bir örneği İbrahim A.S. hayatında görülmektedir...
Evlat yetiştirme gibi bir arzu gibi sebepler belkide kabul görmektedir...
Sonrasında tekrar tek eşle yaşam devam ettirilmelidir...
Hacer Validemizden uzakta yaşaması gibi...
Ama o HALİLULLAH eşleri dahi Vahiyle şereflendirilmişlerdir...
Neticede İsmail A.S. ın bağlılığı ...örnektir...
Allah C.C. doğrusunu bilir...
Adem A.S.için Allah C.C. TEK eş seçmiş ve TEK eş nasip etmiştir...
Muhammed Mustafa A.S. 'a dahi TEK eş üzerine tavsiyede bulunulmuş...Diğer eşleri için af ve yöntem tavsiye buyurulmuştur...
Kendileri bizlerin incelemesinden münehzehtir...
Evlenme çok eşle olmakla beraber...Nikah üzere tek eşli yaşamışlardır...
Hatice Validemiz ve dünyalarını değiştirince Ayşe Validemiz..
Diğer evlendiği eşlerle NİKAH sal yaşayıp yaşamadığını incelemek bizi aşar...Yalnız Allah C.C. Eşlerine başkaları ile nikahlanmamalarını buyurmuştur...
Doğrusunu Allah C.C. bilir ancak acizane bizim de tespitimiz TEK eş üzeredir...
Bilen kanalındanda tavsiye TEK eş üzeredir...
Allah C.C. Kadınlar üzerinde nemle durur...MERYEM suresi,Nisa suresi bunun göstergesidir...
Nefis helal davranışa yönlendirilmelidir...
Zaruri durumlar hariçtir...
Bir örneği İbrahim A.S. hayatında görülmektedir...
Evlat yetiştirme gibi bir arzu gibi sebepler belkide kabul görmektedir...
Sonrasında tekrar tek eşle yaşam devam ettirilmelidir...
Hacer Validemizden uzakta yaşaması gibi...
Ama o HALİLULLAH eşleri dahi Vahiyle şereflendirilmişlerdir...
Neticede İsmail A.S. ın bağlılığı ...örnektir...
Allah C.C. doğrusunu bilir...
Allah razı olsun, kalplere merhem diye bu sunulsun...
Herşey sevgi üzerine kurulsun
Kalpte sevgi var ise, daha ne durursun?
Nefsine sunan ise varsın durulsun
Rabbim bilir, neyi taşıyacagımızıda, kaldıramıyacagımızı da
İster ki , günahtan uzak durulsun
Ya Rab seni isteyenlere ne buyurursun
Gel, gel de ne olursun
Aşk ile çoşan kalplere bir yudum su bulundurursun?
(her daim garip) Elhamdülillah , Ya Rab ! ne umulursun???
Kalpteki azıktan al garip yoksa unutursun (ne O?)
Ya Rab senin adın unutulur mu?
Hep hatırlat ne olursun...
Herşey sevgi üzerine kurulsun
Kalpte sevgi var ise, daha ne durursun?
Nefsine sunan ise varsın durulsun
Rabbim bilir, neyi taşıyacagımızıda, kaldıramıyacagımızı da
İster ki , günahtan uzak durulsun
Ya Rab seni isteyenlere ne buyurursun
Gel, gel de ne olursun
Aşk ile çoşan kalplere bir yudum su bulundurursun?
(her daim garip) Elhamdülillah , Ya Rab ! ne umulursun???
Kalpteki azıktan al garip yoksa unutursun (ne O?)
Ya Rab senin adın unutulur mu?
Hep hatırlat ne olursun...
Amin efendim...ne güzel söylediniz...
Allah C.C. nun Esma sı ile şereflenmek lazım...
Allah C.C. sıfatları biz aciz kullar için boyaların en güzeli..
Nefis güzel ama en güzeli Edepli nefis...
Nefs ikizi Allah C.C. nun seçtiğidir bunda sabit kalmak lazım...
Diğer sevgi Allah C.C. NUR 'u ışıması...Bunada Edeple yaklaşılmalı...
Haddi bilip Allah Aşkı olduğu bilinmel ve seven Allah C.C. na sevgisini yönlendirmeli...
Gerçek aşk Allah C.C.ve Habibi aşkıdır...bilinmeli...
Çok konuştuk galiba af ola..
Allah C.C. nun Esma sı ile şereflenmek lazım...
Allah C.C. sıfatları biz aciz kullar için boyaların en güzeli..
Nefis güzel ama en güzeli Edepli nefis...
Nefs ikizi Allah C.C. nun seçtiğidir bunda sabit kalmak lazım...
Diğer sevgi Allah C.C. NUR 'u ışıması...Bunada Edeple yaklaşılmalı...
Haddi bilip Allah Aşkı olduğu bilinmel ve seven Allah C.C. na sevgisini yönlendirmeli...
Gerçek aşk Allah C.C.ve Habibi aşkıdır...bilinmeli...
Çok konuştuk galiba af ola..
Selamun Aleykum
Muhterem Yakais üstadım ve melissa26 kardeşim yazdıklarınızı büyük bir zevkle okudum elleriniz dert görmesin,İkinci evlilik daha doğrusu çok eşlilik istiyene verilen bir izin gibi algılanıyor oysa bu iznin çok ağır şartları var sizler bunu benden çok daha iyi bilirsiniz burada yazmaya kalksak sahifeler yetmez bu izni günümüzde kendi nefislerine hak gibi görenler var.İşin beşeri yönüne gelirsek Allah c.c kadınlar erkeklere Allah'ın c.c bir emanetidir diye hükmü de varken yazık değilmi kadınlara hangi kadın kocasına git birdaha evlen diye izin verirki?
Selam ve selametle kalınız Saygılarımla.
Muhterem Yakais üstadım ve melissa26 kardeşim yazdıklarınızı büyük bir zevkle okudum elleriniz dert görmesin,İkinci evlilik daha doğrusu çok eşlilik istiyene verilen bir izin gibi algılanıyor oysa bu iznin çok ağır şartları var sizler bunu benden çok daha iyi bilirsiniz burada yazmaya kalksak sahifeler yetmez bu izni günümüzde kendi nefislerine hak gibi görenler var.İşin beşeri yönüne gelirsek Allah c.c kadınlar erkeklere Allah'ın c.c bir emanetidir diye hükmü de varken yazık değilmi kadınlara hangi kadın kocasına git birdaha evlen diye izin verirki?
Selam ve selametle kalınız Saygılarımla.
Aleykum selam...
Adem A.S. 'a Lütfedilen Eş...Her Erkek insana lütfedilir daha doğmadan...Nasip budur...Eş Erkeğin nefsi eşidir...
Allah C.C. daha iyi bilir ancak evlenmelerinin bir noktası bazı insanlara test olabilir...Nefsi eşten dönüp başka eşte karar bunun neticesidir...O evliliklerde maalesef diğer testler başarılmazsa yıkılır...
İkinci eş izni diye bir şey yoktur...Zaruret müstesna olabilir...Allah C.C. bilir...
İyi günler dileklerimle...
Her erkek Adem A.S. 'dan örnek ..Her bayan Havva Validemizden örnek...tir...Anlayana ...
''Adam gibi adam Adem A.S. 'ın...Bayan gibi bayan Havva Annemizin öğretim ve gözetimindedir...Onların duaları onların üzerinedir...''
Adem A.S. 'a Lütfedilen Eş...Her Erkek insana lütfedilir daha doğmadan...Nasip budur...Eş Erkeğin nefsi eşidir...
Allah C.C. daha iyi bilir ancak evlenmelerinin bir noktası bazı insanlara test olabilir...Nefsi eşten dönüp başka eşte karar bunun neticesidir...O evliliklerde maalesef diğer testler başarılmazsa yıkılır...
İkinci eş izni diye bir şey yoktur...Zaruret müstesna olabilir...Allah C.C. bilir...
İyi günler dileklerimle...
Her erkek Adem A.S. 'dan örnek ..Her bayan Havva Validemizden örnek...tir...Anlayana ...
''Adam gibi adam Adem A.S. 'ın...Bayan gibi bayan Havva Annemizin öğretim ve gözetimindedir...Onların duaları onların üzerinedir...''
Selamun Aleykum
Muhterem üstadım Bende aynen sizin gibi düşünüyorum elleriniz dert görmesin çok doğru yazmışsınız .Bende sizinle aynı fikirdeyim ancak bu fikri savunduğum için eleştirildim,oysa ben bu konu ile ilgili bir zamanlar tez de hazırlamıştım.
Selam ve selametle kalınız.Saygılarımla.
Aleykümselam
Kimseyi kırmak istemem.Eğer böyle bir algı varsahakkınızı helal edin.
Takdir edersnizki bazı konularda sorumlu kişiler olarak bazı durumlara müdahale etmek bizim görevimizdir.
Bu konu ayetle sabirr olan ve bütün ulemanın ittifak ettiği bir konudur bu.
Alleh celle celaluhu bir erkeğe dört evlenmeye kadar ruhsat vermiştir.
Bu ruhsatı kullanmak isteyen kullanabilir.
Eğer bu konuda adaletsizliğe düşerse hayatındaki yaptığı herşeyden sorumlu olduğu gibi buda o kişinin sorunudur.
Bu konunun hikmetlerini anlamak için şartların oluması gerekir ve bu şartlarıda iyi analiz etmeyle konu tam anlamı ile anlaşılır.
Günümüzde bu konunun hakkı ile anlaşılması tabiki zordur.O nedenle fazlaca söz sarfetmekte yersiz olur
Hepimiz istesekte istemesekte hükme rıza göstermek zorundayız
Selametle kalınız
Kimseyi kırmak istemem.Eğer böyle bir algı varsahakkınızı helal edin.
Takdir edersnizki bazı konularda sorumlu kişiler olarak bazı durumlara müdahale etmek bizim görevimizdir.
Bu konu ayetle sabirr olan ve bütün ulemanın ittifak ettiği bir konudur bu.
Alleh celle celaluhu bir erkeğe dört evlenmeye kadar ruhsat vermiştir.
Bu ruhsatı kullanmak isteyen kullanabilir.
Eğer bu konuda adaletsizliğe düşerse hayatındaki yaptığı herşeyden sorumlu olduğu gibi buda o kişinin sorunudur.
Bu konunun hikmetlerini anlamak için şartların oluması gerekir ve bu şartlarıda iyi analiz etmeyle konu tam anlamı ile anlaşılır.
Günümüzde bu konunun hakkı ile anlaşılması tabiki zordur.O nedenle fazlaca söz sarfetmekte yersiz olur
Hepimiz istesekte istemesekte hükme rıza göstermek zorundayız
Selametle kalınız
Hz.Adem örnek olduğu gibi Hz.Muhammed aleyhisselamda örnektir.