Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Kiyafet (1 Kullanıcı)

#fani_dünya#

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Kas 2008
Mesajlar
419
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
35
SELAMÜN ALEYKÜM KARDEŞİM BANA AÇIKLARMISIN DİNİ NİKAH NEDEN KILINIYOR.BU NE SAÇMALIK YAAAA.ŞARTLAR OLUŞURSA SADECE RESMİ NİKAH YETERLİ NE DEMEK.ALLAH KATINDA NİKAH AKDİ YAPILMADAN NİKAH GERÇEKLEŞİRMi

kardeşim buna fetva veren ailmler var bu benim görüşüm değilki seni ikna edeyim ..

kabul edersin veya etmezsin o senin bileceğin iş..

Sorularla İslamiyet | Sadece resmî nikâh yeterli midir? “Sadece resmî nikâhı olanlar Allah katında evli sayılır mı?”
 

Guo1903

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Haz 2008
Mesajlar
2,657
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
42

BULENT TUNALI

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Ağu 2007
Mesajlar
2,307
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
52
Konum
BURSA-m.k.paşa
Web Sitesi
www.bilsankimya.com
kardeşim buna fetva veren ailmler var bu benim görüşüm değilki seni ikna edeyim ..

kabul edersin veya etmezsin o senin bileceğin iş..

Sorularla İslamiyet | Sadece resmî nikâh yeterli midir? “Sadece resmî nikâhı olanlar Allah katında evli sayılır mı?”
ama eğerki bu 5 şarta uyuluyorsa bir devlette o zaman resmi nikah tek başına yeterlidir diyorum..

ŞMDİ BENİM GÖRÜŞÜM DEĞİL KİMİ DİYORSUN YUKARIDAKİ YAZI SENİN YAZDIKLARINDAN.BENİ İKNA ETMENE GEREK YOK ZATEN.DİNİ NİKAH HER HALUKARDA KILINMALIDIR.SELAM VE DUA iLE
 

#fani_dünya#

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Kas 2008
Mesajlar
419
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
35
Verdiğiniz linke göre Mehmed paksu Hocamız Dini Nikah yapılmalı diyor.. Ben öyle anladım açıkcası..

evet kardeşim bende zaten yapılmalı diyorum çünkü bu şartlara ülkemizde uyulmadığı için dini nikah olmadan nikah akdi sağlam olmuyor.

ama iyice okumuşsanız sadece resmi nikahlada helallik olur diyor.

yani adam resmi nikah yaptırdı ama dini nikah yaptırmadı diyelim ve yaptırdığı resmi nikahta bu şartları taşıyorsa o adamın evliliği helaldir adam zina yapmış sayılmaz.

ama eğerki adamın yaptırdıgı resmi nikahta belirtilen şartla yoksa o zaman adamın dini nikah yaptırması zorunludur aksi takdirde zina yapmış sayılır.

inşAllah anlatabilmişizdir kardeşim..

vesselam...
 

GEVHER

Yönetici
Katılım
9 Eyl 2008
Mesajlar
3,971
Tepki puanı
2,515
Puanları
163
selamünaleyküm...

Bülent Tunalı kardeşimiz , sayfanızı tamamen farklı konular ile işgal ettiğimiz için , sizden kendi adıma helallik diliyorum .Lütfen hakkınız helal edin.

Fani dünya kardeşimizin belirttiği nikah konusunda da bir yazı ekliyorum.İnşaAllah faydası olur.


(Sorularla islamiyet Editöründen alıntıdır.)


Nikâh bir akit, sözleşme ve anlaşmadır. Bunun için bazı şartları vardır. Bu şartlardan birisi yerine getirilmezse nikâh sahih olmaz.

1. Evlenecek kişilerin veya vekâletlerini verdikleri şahısların hazır bulunması.
2. Tarafların irade beyanı. Evlilik akdini kabul ettiklerine dair eşlerin “kabul ettim” şeklinde ifade etmeleri.
3. Nikâhın duyurulması. Gizli bırakılmaması. Bu şart bazı mezheplere göredir.
4. Kızın velisinin izninin olması. Bu hüküm Hanefi mezhebi hariç diğer mezheplere göredir.
5. Şahitlerin hazır olması. Bu şahitler, ergenlik çağına ermiş, aklı başında iki erkek veya bir erkekle iki kadın olmalıdır. Yani şahitlikte mutlaka bir erkeğin bulunması icap eder.

Nikâh, talâk diğer bir ifade ile evlilik ve boşanma dinî bir müessesedir; aynı zamanda ibadetler içinde değerlendirilir. Çünkü kaynağı Kur'ân ve hadistir. Bu hususta yüzlerce âyet-i kerime, binlerce hadis-i şerif vardır. Bu âyetler hem evlilik müessesesinin sınırlarını çizer, hem de sorumluluk ve mükellefiyetleri belirler. Bazı âyetlerde mesele bütün ayrıntılarıyla verilir. Hadisler ise evlilik ve aile müessesesinin bütün ayrıntılarını belirler, anlatır ve öğretir.

Aynı şekilde İslâm hukuku kitaplarında nikâh ve talak bölümü ap ayrı bir bölüm teşkil eder. Meselâ kaynak olarak verdiğimiz, Türkçede de kapsamlı bir eser Ömer Nasuhi Bilmen'in 8 ciltlik Hukuk-u İslâmiye ve Istılâhât-ı Fıkhiyye Kamusu'nun bir cildi bu meseleye ayrılmıştır.

Konunun anlaşılmasına yardımcı olması ve bir örnek teşkil etmesi açısından bazı âyetlerin meallerini okuyalım:

"İçinizden bekâr olanları ve köle ve cariyelerinizden dindar olanlarını evlendirin. Onlar fakir iseler, Allah onları lûtfuyla zenginleştirir. Allah'ın lütfü geniştir ve O her şeyi hakkıyla bilir.

"Evlenmeye imkân bulamayanlar da, Allah onları lûtfuyla zenginleştirinceye kadar iffetlerini korusunlar."1

"Size şu kadınları nikahlamak haram kılındı: Anneleriniz, kızlarınız, kız kardeşleriniz, halalarınız, teyzeleriniz, erkek kardeşlerinizin kızları, kız kardeşlerinizin kızları, sizi emzirmiş olan süt anneleriniz, süt kardeşleriniz, hanımlarınızın anneleri, aranızdan zifaf geçmiş olan kadınlarınızdan doğan üvey kızlarınız. Eğer zifaf geçmemişse onların kızlarını nikâhlamakta size günah yoktur. Öz oğullarınızın hanımlarını nikahlamanız ve iki kız kardeşi birden nikâhınız altına almanız da size haram kılındı. Ancak geçmiş olan müstesnadır. Muhakkak ki Allah çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir."2

Nikâhın kendine göre şartları vardır. Bu da yukarıda izah edildi. Cumhuriyet devrine kadar "dini nikâh, resmi nikâh" diye bir ifade mevcut değildi. İslâm hukuku yürürlükten kaldırılıp yerine Batıdan adapte edilen "medenî" hukuk devreye girince ve nikâh akit işlemleri belediyelere verilince bu çeşit sorular gündeme geldi. Oysa Yahudilik ve Hıristiyanlık gibi semavi kaynaklı dinlerde önceden olduğu gibi şimdi de nikâh merasimleri sinagog ve kiliselerde yapılır. Esasen İslâmda da böyledir.

Peygamberimizin (a.s.m.) "Nikâhı duyurun ve onu camilerde yapın" mealindeki hadis-i şerif bu prensibi hatırlatmaktadır. Bu işlem camilerden alınıp belediye nikâh salonlarına taşınınca, nikâhın "dinî" bir mahiyet taşıyıp taşımadığı akıllara gelmeye başladı.

Nikâh, evlilik bazı şartlar taşıdığından dolayı bu meseleyi bir bütün olarak âlimler ve din görevlileri bilmektedir. Ve öteden beri nikâh akdini âlimler ve imamlar yapmaktadır. Bunun için nikâhın halk dilindeki adı "imam nikâhı" şeklinde söylenir olmuştur.

Aslında bu işlem imamlık, hocalık işi değildir. Her Müslüman nasıl ibadetlerini önceden öğrenerek yapıyorsa, nikâhı ve nikâhın şartlarını ve sorumluluklarını araştırıp öğrendikten sonra bu hazırlığa girecek, şahitler huzurunda taraflar birbirlerini karı-koca kabul ederek nikâhlarını kıyacaklardır. Yani cemaatle namazda olduğu gibi, nikâhta mutlaka imam bulunacak diye bir şart yoktur. Şartları bellidir ve ona göre akit yapılır.

Sadece resmî nikâh yeterli midir? "Sadece resmî nikâhı olanlar Allah katında evli sayılır mı?"

Nikâh dinî bir müessesedir ve belli şartları vardır. Aynı şart ve esaslar resmî nikâhta, yani belediye memuru tarafından kıyılan nikâhta mevcutsa nikâh nikâhtır. Ancak şart ve esaslara dikkat edilmiyor, hattâ kaale alınmıyorsa mesele değişir, nikâha gölge düşebilir. Şöyle ki:

Resmî nikâhta evlenecek kişiler evlendiklerine dair ifadelerini açıkça belirtiyorlar. Ancak bu ifadelerin kesinlik bildirmesi gerekir. Başka türlü bir yoruma müsait olmamalıdır.
Bir diğer önemli nokta, şahitlerin Müslüman olması ve iki şahitten birisinin erkek olmasıdır. Oysa laik düzende şahidin T.C. vatandaşı olması kâfi geliyor.

Evlenecek taraflar süt kardeşi olmamalıdır. Oysa resmî nikâhta bu husus araştırılmadığı gibi, memur tarafından da sorulmuyor.

Müslüman bir hanım gayr-ı müslim bir erkekle evlenemez. Halbuki yürürlükte olan mevzuatta bu meseleye dikkat edilmiyor, memur sormaya gerek duymadan nikâhı kıyıyor.

Bu mahzurlar söz konusu değilse, sadece resmî nikâhla da helâllik mümkün olur. Zaten nikâhın rüknü: iki şahit huzurunda tarafların birbirlerini karı-koca olarak kabul etmeleridir.

Ancak bütün bunlarla birlikte İslâmî ölçüler çerçevesinde nikâh akdini ihmal etmemeli, yaptırmalıdır.


1- Nur Sûresi 32 ve 33.
2- Nisa Sûresi 23.
Mehmed PAKSU (Aileye Özel Fetvalar)
 

Guo1903

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Haz 2008
Mesajlar
2,657
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
SELAMÜN ALEYKÜM ARKADAŞLAR.KONU NERELERE ÇEKİLMİŞ.HAKKIMDA NE HİTAMLARDA BULUNULMUŞ ANLAMAK MÜMKÜN DEĞİL.KONU TARTIŞILIR HATAM VARSA KABULLENİRİM.BANA HATAMI GÖSTERİP DOĞRUYOLA IŞIK TUTANDA BENİM İÇİN ÇOK DEĞERLİDİR ASLA KINAMAM KİN DUYMAM.
HAYRETTİN KARAMANI AÇIKÇASI İLK DEFA DUYDUM TANIMIYORUM Kİ ARKASINDA DURAYIM.KONU İŞÇİ VE MEMURUN.ZARURET HALİNDE NAMAZI ERTELEMESİYDİ.BELKİ BEN ANLATAMADIM.AMA İSTİŞAREDEN GÜZELLİKLER DOĞAR TABİİ.KONUYU BİR HİKAYE İLE ÖRNEKLENDİREREK ANLATIRSAM DAHA ALGILANMA KONUSUNDA FAYDALI OLACAĞI KANISINDAYIM.
ATIYORUM ALİ İSMİNDE BİR ŞAHIS BİR FABRİKADA MAKİNE BAŞI İŞÇİSİ OLARAK ÇALIŞIYOR.AYNI MAKİNEDE ÇALIŞAN BİR KAÇ İNSANLA BERABER.BAŞINDAKİ AMİRİ DİNE ÖNEM VEREN BİRİ.NAMAZ VAKİTLERİ GELİNCA MAKİNEYİ DURDURUP NAMAZLARINI KILMASINA İZİN VERİYOR.UZUN YILLAR SONRA.O AMİR DEĞİŞİYOR.VE BAŞKA BİR AMİR GELİYOR.FAKAT NAMAZA MÜSADE ETMİYOR.ÖNEMLİ OLAN İŞ DİYOR.ALİ MAKİNE BAŞINDA KAFASINI KALDIRAMIYOR.DEVAMLI ÜRETİM DEVAMLI ARDI ARKASI KESİLMEYEN BİR İŞLENTİ VAR.MAKİNEYİ BIRAKSA MAKİNE DURACAK ÖYLE ÇIRPINIYOR BÖYLE ÇIRPINIYOR NAMAZINI KILAMIYOR VE ERTELEMEK ZORUNDA KALIYOR.AMA İŞ ÇIKIŞI İLK İŞİ NAMAZINI KILMAK OLUYOR.İŞİ BIRAKSA GEÇİMİYLE SORUMLU OLDUĞU BİR AİLESİ VAR.EVİ KİRA BEBEĞİ YENİ DOĞMUŞ.BİR YANDAN ÇALIŞIYOR BİR YANDANDA İŞ ARIYOR.ŞİMDİ SORUM ŞU ALİNİN AMİRİ SEBEBİ İLE ERTELEMİŞ OLDUĞU NAMAZLARINDA VEBAL KİME AİTTİR.SELAM VE DUA iLE

Vebali Ali'nin Şahsına aittir tabii ki.. Ama Amir de yaptığından sorumludur onun cezası ayrı.. Allahü teala kuluna namaz kıl diyor amir ise kılma diyor. Bizim yaratıcımızdan başka bizi tanıyan ve rızkımızı veren kim var? Dolayısyla cenabı hakkı dinleyerek namaz kılabileceğimiz bir iş bakmalıyız.İnşallah rızkımızı alasıyla verecektir.
Selam ve dua ile.
 

BULENT TUNALI

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Ağu 2007
Mesajlar
2,307
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
52
Konum
BURSA-m.k.paşa
Web Sitesi
www.bilsankimya.com
[sıze=4]vebali ali'nin şahsına aittir tabii ki.. Ama amir de yaptığından sorumludur onun cezası ayrı.. Allahü teala kuluna namaz kıl diyor amir ise kılma diyor. Bizim yaratıcımızdan başka bizi tanıyan ve rızkımızı veren kim var? Dolayısyla cenabı hakkı dinleyerek namaz kılabileceğimiz bir iş bakmalıyız.inşallah rızkımızı alasıyla verecektir.[/sıze]
[sıze=4]selam ve dua ile.[/sıze]

[sıze=3]yorumunuz için teşekkürler[/sıze]
 

BULENT TUNALI

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Ağu 2007
Mesajlar
2,307
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
52
Konum
BURSA-m.k.paşa
Web Sitesi
www.bilsankimya.com
selamünaleyküm...

Bülent Tunalı kardeşimiz , sayfanızı tamamen farklı konular ile işgal ettiğimiz için , sizden kendi adıma helallik diliyorum .Lütfen hakkınız helal edin.

VE ALEYKÜM SELAM GEVHER KARDEŞİM.HELAL OLSUN TABİKİ.ASLINDA FANİ DÜNYA KARDEŞİMİN YAZDIKLARI BİR BAKIMA DOĞRU AMA UYGULAMA YANLIŞ. ŞARTLAR OLUŞTUKTAN SONRA NİKAHI HERKEZ KIYABİLİR.SANIRIM BU KONUDA BİR FİKİR AYRILIĞI OLUŞTU.KISACASI RESMİ NİKAH KIYILAN ORTAMLARDA İSLAMİ ŞARTLAR PEK ARANMIYOR.

Bir nikahın İslamiyet nezdinde geçerli ve makbul olması için şu şartların yerine getirilmesi gerekir:

1-Taraflar: Bunlar nikahlanacak kız ve erkektir. Nikah esnasında kız ve erkek hazır bulunmalı veya belirli olmalıdır.

2-İrade beyanı: Kız ve erkeğin, birbirlerini eş olarak aldıklarını kesin bir dil ile beyan etmeleri.

İrade beyanı şahitlerden birinin veya nikah kıydıran kimsenin sormasıyla anlaşılabileceği gibi, hiç kimse sormadan da, kız ve erkeğin birbirlerini kendilerine zevce olarak, yani karı ve koca olarak aldıklarını beyan etmeleriyle de anlaşılır. Her iki durumda da bu irade beyanının şahitlerin gözü önünde gerçekleşmesi gerekir.

3-İki şahit: Kız ve erkeğin irade beyanlarına şahit olacak iki erkek şahidin nikahta hazır bulunmaları ve buna şahitlik etmeleri şarttır.

4-Kızın velisinin nikahta hazır bulunması: Peygamber Efendimiz(asm): `Velisiz nikah olmaz`1 buyurmuştur. Yine Peygamber Efendimiz(asm): `Kız evlendirilirken fikri sorulur. Eğer sükut ederse kabul etmiş sayılır. Eğer istemezse, kızı evlendirmek caiz değildir`2 buyurmuştur.

Bu iki hadisten anlaşılıyor ki, nikahta efdal olan, hem velinin, hem de kızın rızasının ve izninin bulunmasıdır.

Bu hadislerden hareket eden Hanefiler, akıllı olmayan ve ergenlik çağına ulaşmayan kızlar için hem velinin, hem de kızın rızasının ve izninin şart olduğunu; fakat akil-baliğ olan kızlar için yalnız kızın rızasının ve izninin yeterli bulunduğunu, bu kızların kendi rızalarıyla nikahlanmak ehliyetine sahip bulunduklarını söylemişlerdir. Nitekim Ebu Hanife ve Ebu Yusuf`a göre, hür ve mükellef olan bir kadın, velisi olmadan, kendi rızasıyla nikahlanabilir.3 Şafiilere göre ise ister çocuk olsun, ister akil baliğ olsun bir kız veya kadın kendi rızası alınmadan nikahlanamayacağı gibi, velisinin izni olmadan da nikahlanamaz.4

Bir nikahın sahih olması için, nikahları kıyılacak kız ile erkeğin ve bunlara şahitlik edecek şahitlerin hazır bulunmaları gerekir.

Ülkemizde dinin tanımladığı ölçülerde nikah şöyle kıyılmaktadır (veya şöyle kıyılan nikaha dini nikah dememiz mümkündür):

İki şahit huzurunda erkeğe, `Falancanın kızı falancayı hiçbir zorlama olmadan kendine eş (zevce=karı) olarak alıyor musun? (veya aldın mı?)` diye sorulur. Erkek, `Aldım` der.

Aynı soru kıza da sorulur: `Falancanın oğlu falancayı hiçbir zorlama olmadan koca olarak kabul ettin mi?` denir. Kız da, `Kabul ettim` der. Ve bunları iki şahit tam olarak işitirlerse nikahları dinen kıyılmış olur.

Nikahın kıyılması esnasında mehrin belirlenmiş olması şart değildir. Eğer mehir belirlenmemişse, nikah yine sahihtir. Fakat kadın kocasından mehr-i misil almaya hak kazanmış olur. Mehr-i misil kocanın karısına borcudur. İleride kadını boşaması halinde kadının mehr-i misilini vermek kendisine vacip olur.
Nikah kıymak için ayrıca birisinin bulunmasına gerek de yoktur. Eğer usulünü biliyorsa, şahitlerden birisi de nikah kıyabilir.
 

ishakyakup

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Tem 2007
Mesajlar
549
Tepki puanı
21
Puanları
18
Yaş
44
Konum
Gebze
bak kardeş dua et sanal ortam yoksa seni rezil etmesini çok iyi bilirim herkes benle fikir ve zikir yarıştıramaz bunuda bil her lafa verilecek bir cevabım her suale verilecek bir misalim vardır..!

"bülenttunalı" isimli kardeşimiz bir hata yaptı bizde üstüne gittik hatasını kabul edip düzeltti..

velevki aldığı fetva hayrettin karamanın olsun ne değişecek..

sen bir adamın 10 iyiliği 1 kötülüğü varsa o adamı kovacakmısın yada ona değer vermeyecekmisin..

hayrettin karaman dediğin adam bir çok insanın hidayetine vesile olmuş müthiş ilmi deryası olan türkiyede ender yürüyen kütüphanelerden biridir.

ne kolay bir insanı yerden yere vurabiliyorsunuz..

bu adam basit birimi bir laf ettimi deliliyle eder öyle cahil cesur atıp tutmaz..

ben burda hayrettin karamanın avukatlığını yapmıyorum sadece yeter artık bu insanlara bakış açınız herkese bir laf atın herkese ön yargıyla bakın herkese tenkitle eleştiriyle yaklaşın sonrada biz müslümanız diyin!

yok öyle yağmaa birader gölgen geçmiş boyunu eğil biraz hizaya gel!

vesselam...

tek kelime ile söyleyeyim..;
sen anormalsin.. ne yapsan makûldür...
 

Guo1903

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Haz 2008
Mesajlar
2,657
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
Allah razı olsun yerinde açıklamalar oldu ama taraflardan biri gayrimüslimse ve bu yukarıdaki şartlar yerine getiriliyorsa nikahın hükmü nasıl olacaktır..
 

ishakyakup

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Tem 2007
Mesajlar
549
Tepki puanı
21
Puanları
18
Yaş
44
Konum
Gebze
SELAMÜN ALEYKÜM ARKADAŞLAR.KONU NERELERE ÇEKİLMİŞ.HAKKIMDA NE HİTAMLARDA BULUNULMUŞ ANLAMAK MÜMKÜN DEĞİL.KONU TARTIŞILIR HATAM VARSA KABULLENİRİM.BANA HATAMI GÖSTERİP DOĞRUYOLA IŞIK TUTANDA BENİM İÇİN ÇOK DEĞERLİDİR ASLA KINAMAM KİN DUYMAM.
HAYRETTİN KARAMANI AÇIKÇASI İLK DEFA DUYDUM TANIMIYORUM Kİ ARKASINDA DURAYIM.KONU İŞÇİ VE MEMURUN.ZARURET HALİNDE NAMAZI ERTELEMESİYDİ.BELKİ BEN ANLATAMADIM.AMA İSTİŞAREDEN GÜZELLİKLER DOĞAR TABİİ.KONUYU BİR HİKAYE İLE ÖRNEKLENDİREREK ANLATIRSAM DAHA ALGILANMA KONUSUNDA FAYDALI OLACAĞI KANISINDAYIM.
ATIYORUM ALİ İSMİNDE BİR ŞAHIS BİR FABRİKADA MAKİNE BAŞI İŞÇİSİ OLARAK ÇALIŞIYOR.AYNI MAKİNEDE ÇALIŞAN BİR KAÇ İNSANLA BERABER.BAŞINDAKİ AMİRİ DİNE ÖNEM VEREN BİRİ.NAMAZ VAKİTLERİ GELİNCA MAKİNEYİ DURDURUP NAMAZLARINI KILMASINA İZİN VERİYOR.UZUN YILLAR SONRA.O AMİR DEĞİŞİYOR.VE BAŞKA BİR AMİR GELİYOR.FAKAT NAMAZA MÜSADE ETMİYOR.ÖNEMLİ OLAN İŞ DİYOR.ALİ MAKİNE BAŞINDA KAFASINI KALDIRAMIYOR.DEVAMLI ÜRETİM DEVAMLI ARDI ARKASI KESİLMEYEN BİR İŞLENTİ VAR.MAKİNEYİ BIRAKSA MAKİNE DURACAK ÖYLE ÇIRPINIYOR BÖYLE ÇIRPINIYOR NAMAZINI KILAMIYOR VE ERTELEMEK ZORUNDA KALIYOR.AMA İŞ ÇIKIŞI İLK İŞİ NAMAZINI KILMAK OLUYOR.İŞİ BIRAKSA GEÇİMİYLE SORUMLU OLDUĞU BİR AİLESİ VAR.EVİ KİRA BEBEĞİ YENİ DOĞMUŞ.BİR YANDAN ÇALIŞIYOR BİR YANDANDA İŞ ARIYOR.ŞİMDİ SORUM ŞU ALİNİN AMİRİ SEBEBİ İLE ERTELEMİŞ OLDUĞU NAMAZLARINDA VEBAL KİME AİTTİR.SELAM VE DUA iLE


selamün aleyküm...

efendi kardeşim bu anlattığınız hikaye asla namazı terk etmeye sebep değildir.. siz buna "namazı erteliyor." diyorsunuz lakin bunun fıkıhtaki karşılığı "namazı terk" tir.. bahs ettiğiniz işten dolayı ancak amiri namaz vakti gelince bizim ali'nin kafasına bir silah dayarsa ve makina'nın başından ayrılırsan seni vururum derse.. o zaman namazı terk etmeye bir sebep olur... yoksa makinanın başından ayrılırsan kovarım derse.. bu namazı bırakmaya sebep değil... hiç bir fıkıh kitabınıda böyle bi şey bulamazsınız...

diyelim ki..
ali'ye "ya iş ya namaz" dendiği zaman tereddütsüz namaz diyecek.. tesettürü dekan'ın hatrına bıaktığımız gibi..namazı da işverenin hatrına bırakırsak.. daha "biz müslümanız" demenin ne önemi var.. bizim namazdan gayrı neyimiz var ki..

iş çok.. bir işten çıkarılırsan mevla daha hayırlısını vermeye kadir dir.. sonra siz imtahandan ne anlıyorsunuz...? mevla kullarını imtahan için dünyaya göndermedi mi..? bu da bir imtahandır işte.. mevla bakacak kulum benim emrime ne derece bağlı.. karşımıza çıkan ilk zorlukta mevlanın emirlerini terek edersek.. "ente mevlana fensurna..." demenin ne anlamı var...

efendi kardeşim bu fikrinizden vazgeçin.. bunun din'i bir temeli yok...

"ve ma fi daabbetil erdu illa alAllahi rızkuha"
ayeti celile dir... bütün rızıklar benim üzerimedir buyuruyor rabbimiz... o öyle dedikten sonra biz çocuğumuzun nafakasını dert edersek onun sözüne hakkıyla güvenmemiş oluruz..
 

BULENT TUNALI

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Ağu 2007
Mesajlar
2,307
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
52
Konum
BURSA-m.k.paşa
Web Sitesi
www.bilsankimya.com
selamün aleyküm...

efendi kardeşim bu anlattığınız hikaye asla namazı terk etmeye sebep değildir.. siz buna "namazı erteliyor." diyorsunuz lakin bunun fıkıhtaki karşılığı "namazı terk" tir.. bahs ettiğiniz işten dolayı ancak amiri namaz vakti gelince bizim ali'nin kafasına bir silah dayarsa ve makina'nın başından ayrılırsan seni vururum derse.. o zaman namazı terk etmeye bir sebep olur... yoksa makinanın başından ayrılırsan kovarım derse.. bu namazı bırakmaya sebep değil... hiç bir fıkıh kitabınıda böyle bi şey bulamazsınız...

diyelim ki..
ali'ye "ya iş ya namaz" dendiği zaman tereddütsüz namaz diyecek.. tesettürü dekan'ın hatrına bıaktığımız gibi..namazı da işverenin hatrına bırakırsak.. daha "biz müslümanız" demenin ne önemi var.. bizim namazdan gayrı neyimiz var ki..

iş çok.. bir işten çıkarılırsan mevla daha hayırlısını vermeye kadir dir.. sonra siz imtahandan ne anlıyorsunuz...? mevla kullarını imtahan için dünyaya göndermedi mi..? bu da bir imtahandır işte.. mevla bakacak kulum benim emrime ne derece bağlı.. karşımıza çıkan ilk zorlukta mevlanın emirlerini terek edersek.. "ente mevlana fensurna..." demenin ne anlamı var...

efendi kardeşim bu fikrinizden vazgeçin.. bunun din'i bir temeli yok...

"ve ma fi daabbetil erdu illa alAllahi rızkuha"
ayeti celile dir... bütün rızıklar benim üzerimedir buyuruyor rabbimiz... o öyle dedikten sonra biz çocuğumuzun nafakasını dert edersek onun sözüne hakkıyla güvenmemiş oluruz..[/b]

SELAMÜN ALEYKÜM ISHAK YAKUP KARDEŞİM.BİR KONU ANCAK BÖYLE GÜZEL ANLATILABİLİRDİ.BANA HATAMI GÖSTEREN ÇOK GÜZEL BİR PAYLAŞIM OLMUŞ.ALLAH RAZI OLSUN.BİLGİLENDİK.DOĞRUYU GÜZELİ BÖYLE GÜZELCE GÖSTEREN İNSANLARIN HERZAMAN BAŞIMIN ÜSTÜNDE YERİ VARDIR.SELAM VE DUA iLE
 

ishakyakup

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Tem 2007
Mesajlar
549
Tepki puanı
21
Puanları
18
Yaş
44
Konum
Gebze
SELAMÜN ALEYKÜM ISHAK YAKUP KARDEŞİM.BİR KONU ANCAK BÖYLE GÜZEL ANLATILABİLİRDİ.BANA HATAMI GÖSTEREN ÇOK GÜZEL BİR PAYLAŞIM OLMUŞ.ALLAH RAZI OLSUN.BİLGİLENDİK.DOĞRUYU GÜZELİ BÖYLE GÜZELCE GÖSTEREN İNSANLARIN HERZAMAN BAŞIMIN ÜSTÜNDE YERİ VARDIR.SELAM VE DUA iLE


aleyküm selam.. efendi kardeşim...

eğer gerçekten izah edebildiysem.. çok sevindim.. laf anlatmaya çalıştığımız kişiler sizin yaptığınız gibi olgunlukla karşılık verse.. inanın her şey çok daha güzel olacak..

hayrettin karaman meselesi ne gelince.. sizin namazı terk meselesinde ilk alıntı yaptığınız yazı "amire söyler izin vermezse sonra kılar..... başka iş bulana kadar çalışır iş bulunca çıkar.." vs.vs. işte bu fikirler ona aittir.. onun sitesinden alıntıdır.. konu o yüzden h.karaman'a geldi.. ve karaman tavsiye edilen biri değildir.. reformisttir.. kendisini imam'ı azamla eş tutan biridir... özetle sakınılması gerekir...


yeminle söylüyorum ki..

bu sitede hiç kimse'ye karşı sırf muhalefet olsun diye yazmıyorum.. sırf altta kalmamak adına yazmıyorum.. ego içinde yazmıyorum..

ama ne hikmetse bazı kütükler çıkıyoru karşımıza..
ben sana yenilmem, senin lafının altında kalmam, her şeye cevap veririm.. diyor...

bunlardan ve şerlerinden Allah'a sığınıyorum..


selamün aleyküm


 

firdevs_91

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 May 2007
Mesajlar
49
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
33
Konum
Almanya
s.a. kardesim ellerine saglik cok güzel olmus ve cok tskler bu konuyu bizlen baylasdigin icin
 

elif esma

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 May 2007
Mesajlar
20
Tepki puanı
0
Puanları
0
çok şükür iki yıldır etek giyiyorum..hiç giyemiyecem gibi geliyordu alışınca rahatladım..bundan sonra hep giyerim inşallah..

teşekkür ediyoruz konu için..
 

zuhalcevik

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 May 2011
Mesajlar
4
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
50
Armine,Aker gibi gösterişli eşarp kullanmak hakkında verilmiş bir fetva var mıdır? Bilenler varsa paylaşırsanız çok sevinirim.
 

mavci

* ZİKİR * FİKİR * ŞÜKÜR *
Yönetici
Katılım
14 Eyl 2007
Mesajlar
32,304
Tepki puanı
7,635
Puanları
163
Yaş
53
Konum
Alanya
Armine,Aker gibi gösterişli eşarp modelleri kullanmanın bir sakıncası var mıdır?

Örtünürken dikkat çekici süslenmeler ve kıyafetler tesettür ruhuna uygun düşmeyeceği için bunlardan kaçınmak gerekir.
Kadın namahreme karşı giydiği elbise sade ve gösterişten uzak olmalıdır.
Böylece tesettür hakiki anlamda gerçekleşmiş olsun.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt